Tedbir Nafakası Nedir ve Nasıl Uygulanır? *2025 – Av. Ozan Soylu
Tedbir nafakası, evlilik birliği devam ederken veya boşanma davası sürecinde eşlerden birinin diğerinden talep edebileceği maddi desteği ifade eder. Bu nafaka türü, aile hukukunda önemli bir yere sahip olup, ekonomik açıdan zayıf olan eşin ve varsa çocukların temel ihtiyaçlarının karşılanmasını amaçlar. Peki tedbir nafakası nasıl alınır, kimler talep edebilir ve nafaka miktarı nasıl belirlenir? İşte tüm detaylar…
Tedbir Nafakasının Tanımı ve Kapsamı
Tedbir nafakası, evlilik birliği devam ederken veya boşanma davası süresince eşlerden birinin diğer eşten talep edebileceği maddi desteği ifade eder. Bu destek, aile hukukundan kaynaklanan ve kanundan doğan bir yükümlülük olarak karşımıza çıkmaktadır.
Peki tedbir nafakasının kapsamına neler girer? Tedbir nafakası, öncelikle eşlerin ve varsa çocukların temel ihtiyaçlarını karşılamayı amaçlar. Bu ihtiyaçlar barınma, giyinme, beslenme, sağlık ve eğitim giderlerini içerir. Nafakanın miktarı belirlenirken, tarafların sosyal ve ekonomik durumları göz önünde bulundurulur.
Tedbir nafakası iki farklı durumda talep edilebilir: Birincisi, evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin ortak hayatı terk etmesi veya diğer eşin geçimine katkıda bulunmaması halinde; ikincisi ise boşanma davası açıldıktan sonra dava sonuçlanıncaya kadar geçen sürede ekonomik açıdan zayıf olan eşin korunması amacıyla talep edilebilir.
Kanun koyucu, tedbir nafakasının kapsamını oldukça geniş tutmuştur. Sadece parasal destek değil, aynı zamanda eşlerin ve çocukların barınması, malların yönetimi ve çocukların bakımı gibi konular da tedbir nafakasının kapsamına girmektedir.
Burada dikkat çeken bir nokta şudur; tedbir nafakası sadece kadın için değil, ekonomik açıdan zor durumda olan erkek eş için de talep edilebilir.
Son olarak belirtmek gerekir ki, tedbir nafakası talebi için kusur şartı aranmaz. Yani boşanma davasında kusurlu olan taraf dahi tedbir nafakası talep edebilir. Bu durum, tedbir nafakasının amacının cezalandırma değil, ekonomik açıdan zayıf olan tarafı koruma olduğunu göstermektedir.
Şu soruyu da yanıtlamak gerekir: Tedbir nafakası her durumda talep edilebilir mi? Hayır, bazı istisnai durumlar vardır. Örneğin, her iki eşin de ekonomik durumunun birbirine denk olması veya nafaka talep eden eşin yeterli ve düzenli bir gelirinin bulunması halinde tedbir nafakasına hükmedilmez.
Tedbir Nafakasının Hukuki Niteliği
Tedbir nafakası, Türk Medeni Kanunu’ndan kaynaklanan ve diğer taraf aleyhine borç doğuran yasal bir yükümlülüktür. Hukuki niteliği bakımından değerlendirildiğinde, kanundan doğan bir alacak hakkı olarak karşımıza çıkar.
Peki tedbir nafakasını diğer borç ilişkilerinden ayıran özellikler nelerdir? En önemli özelliği, sözleşmeden veya haksız fiilden değil, doğrudan kanundan doğmasıdır. Bu sebeple tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri bir borç ilişkisi değildir. Örneğin, nafaka borçlusu ve nafaka alacaklısı, aralarında anlaşarak nafakanın miktarını veya ödeme biçimini belirleseler bile, bu durum nafakanın kanundan doğan niteliğini değiştirmez.
Tedbir nafakası, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olarak değerlendirilir. Bu özelliği sebebiyle başkasına devredilmesi veya mirasçılara geçmesi mümkün değildir. Ancak burada şu ayrımı yapmak gerekir: Nafaka davası açıldıktan sonra nafaka alacağı malvarlığı hakkına dönüşür ve bu aşamadan sonra devri mümkün hale gelir.
Tedbir nafakasını diğer nafaka türlerinden ayıran en önemli özellik, geçici nitelikte olmasıdır. Boşanma veya ayrılık davası süresince ya da evlilik birliğinin devamı sırasında talep edilebilir. Bu süreçte maddi açıdan zor durumda olan eşin korunması amaçlanır.
Şu noktaya da değinmek gerekir: Tedbir nafakasında yükümlülüğün ihlali halinde özel bir yaptırım öngörülmüştür. Nafaka ödemesi yapılmadığında, İcra ve İflas Kanunu’na göre borçluya 3 aya kadar tazyik hapsi (zorlama hapsi) uygulanabilir. Bu durum, tedbir nafakasının diğer borç ilişkilerinden farklı bir koruma mekanizmasına sahip olduğunu gösterir.
Tedbir Nafakası Talep Etme Koşulları
Tedbir nafakası talep etmek için öncelikle resmi bir evliliğin varlığı şarttır. Dini nikah veya fiili birliktelik gibi durumlarda tedbir nafakası talep edilemez. Bu husus, tedbir nafakasının yasal evlilik kurumunun bir sonucu olduğunu gösterir.
Peki tedbir nafakası talep etmek için hangi durumlar söz konusu olmalıdır? Bu talep iki farklı şekilde ortaya çıkabilir: Evlilik birliği devam ederken veya boşanma/ayrılık davası sürecinde. Evlilik birliği devam ederken talep edilecek tedbir nafakası için eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemesi gerekir. Örneğin eşin, ailenin geçimine katkıda bulunmaması veya ortak hayatı terk etmesi gibi durumlar söz konusu olabilir.
Tedbir nafakası talebinde bulunan eşin, kendisinin ve varsa çocuklarının bakım ve geçimini sağlayamadığını ispat etmesi gerekir. Ancak şu noktaya dikkat etmek gerekir: Tedbir nafakası talep eden eşin ekonomik durumunun kötü olması yeterli değildir, diğer eşin de bu nafakayı ödeyebilecek mali güce sahip olması aranır.
Hakimin tedbir nafakasına hükmedebilmesi için talep eden eşin ayrı yaşamakta haklı olduğunu da ispatlaması gerekir. Örneğin, diğer eşin şiddet uygulaması, sadakatsizlik göstermesi veya ailenin geçimini sağlamaması gibi durumlar ayrı yaşamakta haklı sebep olarak kabul edilir.
Çocuklar için talep edilecek tedbir nafakasında ise durum biraz farklıdır. Çocuk lehine tedbir nafakası talep edebilmek için çocuğun fiilen nafaka talep eden eş yanında kalıyor olması ve henüz ergin (18 yaşını doldurmamış) olması şarttır. Ergin olan çocuk için ancak eğitimine devam ediyorsa yardım nafakası talep edilebilir.
Tedbir nafakasını talep etmek için kusur şartı aranmaz. Bu durumun en çarpıcı örneği, boşanma davasında tamamen kusurlu olan eşin bile ekonomik durumu kötü ise tedbir nafakası talep edebilmesidir. Bu durum, tedbir nafakasının amacının cezalandırma değil, ekonomik açıdan zayıf olan tarafı koruma olduğunu göstermektedir.
Tedbir nafakası her zaman para olarak mı talep edilmelidir? Hayır, tedbir nafakası ayni olarak da talep edilebilir. Örneğin, evin kullanım hakkının nafaka talep eden eşe bırakılması veya arabanın kullanım hakkının verilmesi gibi durumlar da tedbir nafakası kapsamında değerlendirilebilir.
Tedbir Nafakasının Başlangıcı ve Süresi
Tedbir nafakasının başlangıç tarihi, davanın açıldığı tarih olarak kabul edilir. Bu husus, Yargıtay’ın 28.1.1956 tarihli İçtihadı Birleştirme Kararı ile açıkça ortaya konmuştur. Ancak dikkat edilmesi gereken nokta, bazı durumlarda başlangıç tarihinin farklılık gösterebileceğidir.
Peki başlangıç tarihi hangi durumlarda farklılık gösterir? Tedbir nafakası, TMK m.196/3 gereğince dava tarihinden geriye doğru bir yıl ve gelecek yıllar için talep edilebilir. Bu düzenleme, tedbir nafakasının başlangıç tarihine ilişkin genel kuralın bir istisnasını oluşturur. Örneğin, eş uzun süredir ailenin geçimine katkıda bulunmuyorsa, dava tarihinden bir yıl öncesine kadar olan nafaka talep edilebilir.
Boşanma davası devam ederken müşterek çocuğun dünyaya gelmesi durumunda, çocuk için tedbir nafakasının başlangıç tarihi doğum tarihi olarak belirlenir. Bu durumda ayrıca bir dava açılmasına gerek yoktur, hakim kendiliğinden çocuk lehine tedbir nafakasına hükmedebilir.
Süre bakımından tedbir nafakasını ikiye ayırabiliriz:
- Evlilik birliği devam ederken talep edilen tedbir nafakası
- Boşanma veya ayrılık davası süresince talep edilen tedbir nafakası
Evlilik birliği devam ederken talep edilen tedbir nafakası, ayrı yaşamayı haklı kılan sebeplerin devam ettiği süre boyunca devam eder. Bu süre belirli bir zaman ile sınırlandırılmamıştır. Şu noktayı vurgulamak gerekir: Ayrı yaşamayı haklı kılan sebeplerin ortadan kalkması halinde, nafaka yükümlüsü tedbir nafakasının kaldırılmasını talep edebilir.
Boşanma veya ayrılık davası süresince talep edilen tedbir nafakası ise davanın kesinleşmesine kadar devam eder. Mahkemenin vereceği karar kesinleştikten sonra tedbir nafakası kendiliğinden sona erer. Bu durumda eğer koşulları varsa yoksulluk nafakası veya iştirak nafakası talep edilebilir.
Tedbir nafakasının süresi duruma göre değişir mi? Evet, örneğin boşanma davasının feragat veya kabul ile sonuçlanması halinde tedbir nafakası da sona erer. Aynı şekilde, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi durumunda da tedbir nafakası sona erer.
Tedbir Nafakası Miktarının Belirlenmesi
Tedbir nafakası miktarını belirlerken en önemli kriter, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarıdır. Mahkeme, nafaka miktarını belirlerken hakkaniyete uygun bir denge kurmak zorundadır. Peki bu denge nasıl sağlanır? Öncelikle her iki tarafın da gelir ve giderleri ayrıntılı olarak incelenir, mal varlıkları araştırılır ve yaşam standartları değerlendirilir.
Mahkeme, tedbir nafakası miktarını belirlerken iki temel unsuru göz önünde bulundurur:
- Nafaka talep eden tarafın ihtiyaçları
- Nafaka yükümlüsünün ödeme gücü
Tedbir nafakası miktarının belirlenmesinde dikkat çeken bir nokta, nafaka yükümlüsünün gelirinin az olmasının nafaka ödemekten kaçınmak için bir gerekçe olarak kabul edilmemesidir. Yükümlünün geliri düşük olsa bile, karşı tarafın temel ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde bir nafakaya hükmedilir.
İlginç bir durum şudur ki, tarafların gelirleri birbirine eşit veya yakın olduğunda tedbir nafakasına hükmedilmez. Mahkeme bu durumda eşlerin birbirlerine nafaka ödemelerinin gereksiz olduğuna karar verir. Çünkü tedbir nafakasının amacı, ekonomik açıdan zayıf olan tarafı korumaktır.
Miktar belirlenirken sadece tarafların mevcut durumu değil, gelecekteki muhtemel durumları da değerlendirilir. Örneğin, nafaka talep eden tarafın yakın zamanda bir işe başlayacak olması veya nafaka yükümlüsünün emekliliğinin yaklaşması gibi faktörler de göz önünde bulundurulur.
Nafaka miktarı nasıl hesaplanır? Mahkeme, genellikle kolluk kuvvetleri aracılığıyla yaptırdığı sosyal ve ekonomik durum araştırması sonucunda elde ettiği bilgileri değerlendirir. Bu araştırmada tarafların:
- Aylık gelirleri
- Sahip oldukları malvarlığı
- Düzenli giderleri
- Borç durumları
- Bakmakla yükümlü oldukları kişiler gibi faktörler incelenir.
Tedbir nafakası miktarının belirlenmesinde teknik bilirkişi incelemesine gerek yoktur. Çünkü miktar tayini, hâkimin takdir yetkisi kapsamındadır. Hâkim, dosyadaki bilgi ve belgeler ışığında uygun gördüğü miktara karar verir.
Şu soruyu da sormak gerekir: Belirlenen miktar kesin midir? Hayır, tedbir nafakası miktarı tarafların ekonomik durumlarının değişmesi halinde artırılabilir veya azaltılabilir. Bu değişiklik talebi yeni bir dava ile ileri sürülmelidir.
Tedbir Nafakasının Sona Ermesi ve İptali
Tedbir nafakasının sona ermesi konusunu ikiye ayırarak inceleyebiliriz. İlki bağımsız tedbir nafakasının sona ermesi, ikincisi ise diğer hallerde sona erme durumlarıdır.
Bağımsız olarak talep edilen tedbir nafakası, nafakayı gerektiren sebeplerin ortadan kalkması halinde sona erer. Peki bu sebepler nelerdir? Örneğin, nafaka alan eşin ekonomik durumunun düzelmesi veya eşlerin birlikte yaşamaya başlaması gibi durumlar tedbir nafakasını sona erdirir. Ancak burada önemli bir nokta, tedbir nafakasının kendiliğinden sona ermeyeceği, mahkeme kararı ile kaldırılması gerektiğidir.
Tedbir nafakasının kaldırılması için usulüne uygun bir dava açılması gerekir. Bu dava sırasında mahkeme, nafakanın kaldırılmasını gerektiren sebeplerin varlığını araştırır. Şu duruma dikkat etmek gerekir: Tedbir nafakasının kaldırılması için belirli bir süre sınırı yoktur, koşulların değişmesi halinde her zaman nafakanın kaldırılması talep edilebilir.
Diğer hallerde tedbir nafakasının sona ermesi durumları şunlardır:
- Boşanma veya ayrılık davasının kesinleşmesi
- Taraflardan birinin ölümü
- Çocuk için verilen tedbir nafakasında çocuğun ergin olması
- Davanın feragat veya kabul ile sonuçlanması
Merak edilen bir konu da şudur: Tedbir nafakası alan eşin başkası ile birlikte yaşaması durumunda ne olur? Bu durumda nafaka yükümlüsü, tedbir nafakasının kaldırılması için dava açabilir. Mahkeme, somut olayın özelliklerine göre nafakanın devamına veya kaldırılmasına karar verebilir.
Tedbir nafakasına karar verildikten sonra nafaka yükümlüsünün evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeye başlaması durumunda, mahkeme nafakanın kaldırılmasına karar verebilir. Ancak nafakanın kaldırılması kararı, dava tarihinden itibaren sonuç doğurur, geriye etkili olmaz.
Zorunlu askerlik görevini yapan veya cezaevinde hükümlü bulunan ve herhangi bir geliri olmayan kişiler aleyhine tedbir nafakasına hükmedilmez. Bu durum, tedbir nafakasının sona ermesi sebeplerinden biri olarak değil, nafakaya hükmedilmesine engel bir durum olarak kabul edilir. Ancak nafaka yükümlüsünün bu durumlardan kurtulması halinde, şartların varlığı halinde yeniden tedbir nafakasına hükmedilebilir.
Tedbir Nafakasında Yargılama Usulü
Yargılama usulünde öncelikle görevli ve yetkili mahkemenin belirlenmesi önemlidir. Aile hukukundan kaynaklanan bu tür davalarda görevli mahkeme, Aile Mahkemesidir. Eğer o yerde Aile Mahkemesi bulunmuyorsa, Asliye Hukuk Mahkemesi “Aile Mahkemesi” sıfatıyla davaya bakar.
Peki kimler tedbir nafakası davası açabilir? Tedbir nafakası davasında taraf ehliyeti, evlilik birliğinin tarafları olan eşlere aittir. Dava, nafaka talep eden eş tarafından açılır ve diğer eş davalı konumunda olur. Özellikle vurgulamak gerekir ki, reşit olmayan çocuklar için anne veya baba tarafından da dava açılabilir.
Yargılama sürecinde ispat yükü, tedbir nafakası talep eden tarafa aittir. Talep eden taraf, ayrı yaşamakta haklı olduğunu ve ekonomik desteğe ihtiyaç duyduğunu ispatlamalıdır. Bu ispat için her türlü delile başvurulabilir. Mahkeme, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarını araştırmak için kolluk kuvvetlerinden yardım alabilir.
Yargılamada tedbir nafakası ile ilgili kararlar ikiye ayrılır:
- Geçici (ara) kararlar
- Nihai kararlar
Mahkeme, dava sürecinde gerekli gördüğü hallerde geçici nitelikte kararlar verebilir. Bu kararlar, yargılamanın sonuna kadar geçerli olur ve daha sonra verilen nihai kararla birlikte ortadan kalkar veya kesinleşir.
Şöyle bir soru akla gelebilir: Tedbir nafakası davalarında duruşma yapılması zorunlu mudur? Evet, tedbir nafakası davaları basit yargılama usulüne tabi olsa da, tarafların dinlenmesi ve delillerin değerlendirilmesi için duruşma yapılması zorunludur.
Yargılama giderleri konusunda özel bir durum söz konusudur. Tedbir nafakası davalarında harç alınır, ancak bu harç nispi harç olarak hesaplanır. Davanın kabul edilmesi halinde yargılama giderleri davalıya yükletilir. Davanın kısmen kabul edilmesi durumunda bile, nafaka miktarını hakim takdir ettiği için, yargılama giderleri davacıya yükletilmez.
Tedbir nafakasında yargılama usulünde bir başka önemli nokta, hâkimin geniş takdir yetkisine sahip olmasıdır. Hakim, tarafların talebi ile bağlı olmaksızın, dosyadaki delillere göre uygun gördüğü miktarda nafakaya hükmedebilir.
Tedbir Nafakasında Kanun Yolları
Tedbir nafakası kararlarına karşı başvurulabilecek kanun yolları istinaf ve temyiz olmak üzere ikiye ayrılır. Kanun yoluna başvuru süresi her iki durumda da kararın tebliğinden itibaren 2 haftadır.
Peki her tedbir nafakası kararına karşı kanun yoluna başvurulabilir mi? Hayır, bu konuda önemli bir ayrım yapmak gerekir. Boşanma davası sırasında verilen geçici nitelikteki tedbir nafakası kararlarına karşı tek başına kanun yoluna başvurulamaz. Bu kararlar ancak nihai kararla birlikte denetlenebilir. Bununla birlikte, bağımsız açılan tedbir nafakası davalarında verilen kararlara karşı doğrudan istinaf yoluna başvurulabilir.
2024 yılı için istinaf başvurusunda parasal sınır 28.250 TL olarak belirlenmiştir. Bu miktarın altında kalan tedbir nafakası kararları için istinaf yoluna başvurulamaz. Burada parasal değer hesaplanırken nafakanın yıllık tutarı dikkate alınır.
İstinaf başvurusu, kararı veren mahkeme aracılığıyla yapılır. Bölge Adliye Mahkemesi, istinaf incelemesi sonucunda üç türlü karar verebilir:
- Başvurunun esastan reddine
- İlk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden karara bağlanmasına
- Dosyanın yeniden yargılama yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine
Önemli bir konuya değinmek gerekir: Tedbir nafakası kararları, niteliği gereği kesin hüküm oluşturmaz. Bu nedenle şartların değişmesi halinde nafakanın artırılması veya azaltılması her zaman talep edilebilir.
Temyiz yoluna başvuru için de belirli bir parasal sınır mevcuttur. Bu sınırın altında kalan kararlar için temyiz yoluna gidilemez. Yargıtay, nafaka miktarının hesaplanmasında yıllık tutarın dikkate alınması gerektiğini içtihat haline getirmiştir.
Boşanma davasında verilen tedbir nafakası kararının infazı, kararın kesinleşmesi beklenmeden yapılır. Bu durum, tedbir nafakasının acil nitelikte olmasından kaynaklanır.
Tedbir Nafakasında Yargılama Giderleri
Yargılama giderleri, mahkemeye başvururken ödenmesi gereken harçlar ve yargılama sürecinde ortaya çıkan diğer masrafları kapsar. Peki tedbir nafakası davalarında hangi giderler söz konusudur? Bu giderler başvurma harcı, karar ve ilam harcı, tebligat masrafları, tanık giderleri ve vekâlet ücretinden oluşur.
Tedbir nafakasında yargılama giderlerinin özelliği, davanın sonucuna göre belirlenmesidir. Eğer dava kabul edilirse, tüm yargılama giderleri nafaka yükümlüsü olan davalıya yükletilir. Davanın reddedilmesi durumunda ise giderler davacı tarafından karşılanır.
Şu duruma özellikle dikkat etmek gerekir: Tedbir nafakası davasının kısmen kabulü halinde, nafaka miktarını hakim kendiliğinden takdir ettiği için, yargılama giderlerinin taraflar arasında paylaştırılması söz konusu olmaz. Tüm giderler yine davalı tarafa yükletilir.
Harçlar konusunda tedbir nafakası davaları ikiye ayrılır:
- Boşanma davası ile birlikte talep edilen tedbir nafakası
- Bağımsız açılan tedbir nafakası davası
Boşanma davası ile birlikte talep edilen tedbir nafakasında ayrıca bir harç alınmaz. Bu durum, tedbir nafakasının boşanma davasının ikincil nitelikte olmasından kaynaklanır. Ancak bağımsız açılan tedbir nafakası davalarında nispi harç alınır.
Vekâlet ücreti konusunda da benzer bir ayrım söz konusudur. Boşanma davası içinde talep edilen tedbir nafakası için ayrıca vekâlet ücretine hükmedilmez. Bağımsız tedbir nafakası davalarında ise Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi‘ne göre vekâlet ücretine hükmedilir.
Nispi harç hesaplanırken tedbir nafakasının yıllık tutarı esas alınır. Örneğin, aylık 10.000 TL tedbir nafakası talep edilen bir davada harç hesaplaması 120.000 TL üzerinden yapılır. Bu tutara göre başvurma harcı ve karar ve ilam harcı tahsil edilir.
Sık Sorulan Sorular
Tedbir Nafakası Borçlusu İşsiz İse Ne Olur?
Tedbir nafakası yükümlüsünün işsiz olması, nafaka ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz. Ancak kişinin çalışmasına engel olan bir sağlık sorunu varsa ve başka bir geliri yoksa, mahkeme bu durumu dikkate alarak nafaka yükümlülüğünü kaldırabilir.
Tedbir Nafakası Hangi Tarihten İtibaren Başlar?
Tedbir nafakası, boşanma davasının açıldığı tarihten itibaren başlar. Mahkemenin daha sonraki bir tarihte nafakaya karar vermesi durumunda bile, nafaka dava tarihinden itibaren geriye dönük olarak hesaplanır ve ödenir.
Askerde Olan Eşten Tedbir Nafakası İstenebilir Mi?
Askerlik görevini yapan eşin başka bir geliri veya malvarlığı varsa tedbir nafakası ödemekle yükümlüdür. Ancak hiçbir geliri ve malvarlığı yoksa, askerlik süresince nafaka yükümlülüğü ortadan kalkar.
Eşlerden Birinin Ölümü Halinde Tedbir Nafakası Ne Olur?
Eşlerden birinin ölümü halinde tedbir nafakası kendiliğinden sona erer. Ayrıca mahkemenin bu konuda ek bir karar vermesine gerek yoktur. Bu durum, nafakanın kişiye bağlı bir hak olmasından kaynaklanır.
Başka Biriyle Yaşayan Eş Tedbir Nafakası Alabilir Mi?
Eşlerden birinin bir başkasıyla düzenli olarak yaşadığı ve bu durumun ispat edildiği hallerde tedbir nafakası talep edilemez. Eğer nafaka alınıyorsa, bu durum tespit edildiğinde mahkeme nafakanın kaldırılmasına karar verir.
Tedbir Nafakasında Yabancı Para İle Ödeme Yapılır Mı?
Taraflar kendi aralarında anlaşarak yabancı para ile ödeme yapılmasını kararlaştırabilirler. Ancak Yargıtay, yabancı para ile ödenen nafakalarda kur değişikliklerinden doğan zararlara karşı tarafları korumamaktadır.
Tedbir Nafakası İcra Takibinde Nereye Başvurulmalıdır?
Diğer icra takiplerinin aksine, tedbir nafakası için açılacak icra takibinde yetki sınırlaması yoktur. Nafaka alacaklısı dilediği icra müdürlüğünde takip başlatabilir. Bu durum, nafaka alacaklısının işlemlerini kolaylaştırmak amacıyla düzenlenmiştir.
Tedbir Nafakası Ödenmezse Nasıl Bir Yaptırım Uygulanır?
Nafaka alacaklısı, ödenmeyen son 3 aylık tedbir nafakası için İcra Ceza Mahkemesi’ne şikayette bulunabilir. Mahkeme, nafaka yükümlüsüne 3 aya kadar tazyik hapsi cezası verebilir. Bu ceza, borçluyu ödemeye zorlamak amacıyla verilen bir yaptırımdır.
Tedbir Nafakası Alacağı Ne Zaman Zaman Aşımına Uğrar?
Tedbir nafakası alacağı için 10 yıllık zaman aşımı süresi geçerlidir. Bu süre, her bir nafaka taksiti için ayrı ayrı hesaplanır.
Engelli Olan Eşten Tedbir Nafakası İstenebilir Mi?
Bedensel engelli olan eşin tedbir nafakası ödeyebilecek bir geliri veya malvarlığı varsa nafaka ödemekle yükümlüdür. Ancak hiçbir geliri ve malvarlığı yoksa, engel durumu nedeniyle nafaka yükümlülüğü ortadan kalkabilir.
Emekli Eşler Birbirinden Tedbir Nafakası İsteyebilir Mi?
Her iki eşin de emekli olması ve gelirleri arasında önemli bir fark bulunmaması halinde, birbirlerinden tedbir nafakası talep edemezler. Ancak bu durum, çocuklar için nafaka ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.
Tedbir Nafakası Kararına İtiraz Edilebilir Mi?
Tedbir nafakası kararına karşı tek başına kanun yoluna başvurulamaz. Ancak boşanma davasının nihai kararıyla birlikte tedbir nafakası kararına da itiraz edilebilir. Bununla birlikte yargılama sırasında nafakanın artırılması veya azaltılması talep edilebilir.
Tedbir Nafakasından Feragat Edilebilir Mi?
Boşanma davası açılmadan önce tedbir nafakasından feragat edilmesi geçersizdir. Çünkü henüz doğmamış bir haktan feragat edilemez. Ancak dava açıldıktan sonra nafaka alacaklısı tedbir nafakasından feragat edebilir.
Tedbir Nafakası Ödemesi Nasıl İspatlanır?
Tedbir nafakası ödemelerinin banka veya PTT aracılığıyla yapılması önerilir. Elden yapılan ödemelerin sonradan ispatı zor olabilir ve nafaka alacaklısının inkar etmesi durumunda mağduriyet yaşanabilir.
Tedbir Nafakası Miktarı Nasıl Hesaplanır?
Tedbir nafakası miktarı belirlenirken, nafaka yükümlüsünün geliri, nafaka alacaklısının ihtiyaçları, tarafların sosyal durumu ve yaşam standartları gibi faktörler dikkate alınır. Ayrıca çocuk varsa onların eğitim, sağlık gibi masrafları da göz önünde bulundurulur.
Akıl Hastası Olan Eşten Tedbir Nafakası İstenebilir Mi?
Akıl hastası olan eşin paraya çevrilebilecek malvarlığı veya düzenli geliri varsa tedbir nafakası ödemekle yükümlü tutulabilir. Ancak hiçbir geliri ve malvarlığı olmayan akıl hastası kişiden nafaka talep edilemez.
Aynı İşyerinde Çalışan Eşler Tedbir Nafakası İsteyebilir Mi?
Eşlerin aynı işyerinde çalışması ve gelir düzeylerinin birbirine yakın olması durumunda tedbir nafakası talep edilemez. Ancak çalışma pozisyonları ve gelirleri arasında önemli fark varsa, ekonomik açıdan zayıf olan eş nafaka talep edebilir.
Yurtdışında Yaşayan Eşten Tedbir Nafakası Nasıl Alınır?
Yurtdışında yaşayan eşten tedbir nafakası alınması için uluslararası sözleşmeler ve karşılıklı adli yardım anlaşmaları kullanılır. Bu durumda nafaka kararının yurtdışında tanınması ve tenfizi gerekebilir.
Birikmiş Tedbir Nafakası Nasıl Tahsil Edilir?
Birikmiş tedbir nafakası, icra takibi yoluyla tahsil edilebilir. Nafaka alacaklısı, gecikmiş ödemeler için icra takibi başlatabilir ve borçlunun mal varlığına haciz uygulatabilir.
Tedbir Nafakası Hangi Mahkemede Talep Edilir?
Tedbir nafakası için ayrı bir dava açılmasına gerek yoktur. Boşanma davasının görüldüğü Aile Mahkemesi‘nde talep edilebilir. Aile Mahkemesi bulunmayan yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemesi aile mahkemesi sıfatıyla davaya bakar.
Tedbir Nafakası İçin Avukat Tutmak Zorunlu Mudur?
Tedbir nafakası için avukat tutmak zorunlu değildir. Ancak hukuki süreçlerin karmaşıklığı ve hakların doğru kullanılması açısından bir boşanma avukatından destek almak önemlidir.
Tedbir Nafakası Ödemesi Hangi Sıklıkta Yapılır?
Tedbir nafakası genellikle aylık olarak ödenir. Ancak mahkeme, tarafların anlaşması veya özel durumlar nedeniyle farklı ödeme periyotlarına da karar verebilir. Ödemeler her ayın aynı gününde yapılmalıdır.
Tedbir Nafakası Kararı Ne Zaman Kesinleşir?
Tedbir nafakası kararı, mahkemenin ara kararı niteliğinde olduğundan kesinleşmesi beklenmeden uygulanır. Bu kararlar hemen icra edilebilir niteliktedir.
Tedbir Nafakasında Harç Alınır Mı?
Boşanma davası ile birlikte talep edilen tedbir nafakasında ayrıca harç alınmaz. Ancak bağımsız olarak açılan tedbir nafakası davalarında nispi harç alınır.
Tedbir Nafakası Alan Kişi Evlenirse Ne Olur?
Tedbir nafakası alan kişinin yeniden evlenmesi durumunda, nafaka kendiliğinden sona erer. Bu durumun mahkemeye bildirilmesi ve nafaka ödemelerinin durdurulması gerekir.
Tedbir Nafakasında Vekalet Ücreti Nasıl Belirlenir?
Boşanma davası içinde istenen tedbir nafakası için ayrı bir vekalet ücreti belirlenmez. Ancak bağımsız açılan tedbir nafakası davalarında, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre vekalet ücreti hesaplanır.
Tedbir Nafakası Davası İçin Adli Yardım Alınabilir Mi?
Ekonomik durumu yetersiz olan kişiler, tedbir nafakası davası için adli yardım talep edebilir. Adli yardım kapsamında dava harçları ve avukatlık ücretleri devlet tarafından karşılanabilir.
Tedbir Nafakası Alacağı Devredilebilir Mi?
Tedbir nafakası, kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğundan başkasına devredilemez. Ancak nafaka davası açıldıktan sonra, nafaka alacağı malvarlığı hakkına dönüşür ve bu aşamadan sonra devri mümkün olur.
Tedbir Nafakası Ödemesi İçin Maaş Haczi Yapılabilir Mi?
Tedbir nafakası borçlusunun maaşına haciz konulabilir. Nafaka alacaklısının talebi üzerine, borçlunun işvereni nafaka ödemelerini doğrudan alacaklıya veya icra dairesine yapmakla yükümlü tutulabilir.
Tedbir Nafakası Miktarı Düşürülürken Nelere Dikkat Edilir?
Tedbir nafakası miktarının düşürülmesi için nafaka yükümlüsünün ekonomik durumunda önemli bir değişiklik olmalıdır. Örneğin işsiz kalma, ciddi hastalık veya kaza gibi durumlar nafaka miktarının düşürülmesi için gerekçe olabilir.
Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.