
Çekişmeli Boşanma Davası Açmadan Önce Bilinmesi Gerekenler
Boşanma, hayatın en zorlu süreçlerinden biridir ve hukuki boyutu da en az duygusal boyutu kadar karmaşık olabilir. Özellikle çekişmeli boşanma davaları, uzun ve yorucu bir hukuki mücadeleyi beraberinde getirir. Bu nedenle dava sürecine adım atmadan önce bazı temel bilgilere sahip olmak, hem maddi hem de manevi olarak hazırlıklı olmanızı sağlayacaktır.
Çekişmeli Boşanma Davası Nedir?
Çekişmeli boşanma davası, eşlerin boşanma konusunda veya boşanmanın sonuçları hakkında anlaşamadıkları durumlarda açılan dava türüdür. Türk Medeni Kanunu’nda özel olarak “çekişmeli boşanma” adı altında bir düzenleme bulunmamakla birlikte, anlaşmalı boşanma dışında kalan tüm boşanma davaları bu kapsamda değerlendirilmektedir.
Çekişmeli boşanma davalarında mahkeme, taraflar arasındaki anlaşmazlıkları çözme ve kimin daha kusurlu olduğunu tespit etme görevini üstlenir. Bu süreçte hakim, vicdani kanaatini oluşturmak için her türlü delili değerlendirir ve boşanmaya, velayete, nafakaya ve tazminata ilişkin kararlar verir.
Çekişmeli boşanma davaları, yazılı yargılama usulüne tabidir ve genellikle birden fazla duruşma gerektiren, uzun bir hukuki süreç içerir. Bu durum, taraflar açısından hem maddi hem de psikolojik bir yük oluşturabilir.
Çekişmeli ve Anlaşmalı Boşanma Arasındaki Farklar
Boşanma davaları temelde iki türe ayrılır: Çekişmeli ve anlaşmalı boşanma. Bu iki tür arasındaki temel farklar şunlardır:
- Süre Farkı: Anlaşmalı boşanma davaları genellikle tek celsede sonuçlanırken, çekişmeli boşanma davaları ortalama 1,5-3 yıl sürebilmektedir.
- Kusur Araştırması: Çekişmeli boşanmada mahkeme, kimin daha fazla kusurlu olduğunu araştırırken, anlaşmalı boşanmada kusur araştırması yapılmaz.
- Duruşma Sayısı: Anlaşmalı boşanma genellikle tek duruşmada sonuçlanırken, çekişmeli boşanma birçok duruşma gerektirir.
- Delil Toplanması: Çekişmeli boşanmada tanık dinlenmesi, belge incelenmesi ve bilirkişi raporları gibi deliller önem taşırken, anlaşmalı boşanmada delil toplanması söz konusu değildir.
- Tarafların Duruşmaya Katılımı: Anlaşmalı boşanmada her iki tarafın da duruşmada hazır bulunması zorunlu iken, çekişmeli boşanmada taraflar avukatları aracılığıyla temsil edilebilir.
- Evlilik Süresi Şartı: Anlaşmalı boşanma için en az 1 yıllık evlilik süresi zorunluluğu varken, çekişmeli boşanma davası evliliğin herhangi bir aşamasında açılabilir.
- Boşanma Sonuçları Üzerindeki Kontrol: Anlaşmalı boşanmada taraflar, velayet, nafaka, tazminat ve mal paylaşımı gibi konularda kendi belirledikleri şartları hakimin onayına sunarlar. Çekişmeli boşanmada ise bu kararları hakim verir.
Hangi Durumlarda Çekişmeli Boşanma Davası Açılır?
Çekişmeli boşanma davası genellikle aşağıdaki durumlarda açılır:
- Eşlerden birinin boşanmak istememesi: Taraflardan biri evliliği sürdürmek isterken diğeri boşanmak istiyorsa, çekişmeli boşanma davası açılması gerekir.
- Boşanmanın sonuçları üzerinde anlaşmazlık: Eşler boşanma konusunda hemfikir olsalar bile, velayet, nafaka, tazminat veya mal paylaşımı gibi konularda anlaşamıyorlarsa çekişmeli boşanma davası açılır.
- Anlaşmalı boşanma için gerekli evlilik süresinin dolmamış olması: Henüz 1 yılını doldurmamış evliliklerde anlaşmalı boşanma davası açılamadığından, çekişmeli boşanma yoluna gidilir.
- Özel boşanma sebeplerinin varlığı: Zina, hayata kast, terk gibi özel boşanma sebeplerinin varlığında, kusur tespiti ve buna bağlı hakların elde edilmesi için çekişmeli boşanma davası tercih edilebilir.
- Delillerin resmi olarak tespit edilmesi gereken durumlar: Boşanmaya sebep olan olayların mahkeme tarafından resmi olarak tespit edilmesinin istendiği durumlarda çekişmeli boşanma davası açılır.
- Yurtdışında yaşayan eşler için duruşmaya katılım zorluğu: Anlaşmalı boşanmada her iki tarafın da duruşmada bizzat bulunması gerekirken, yurtdışında yaşayan eşler çekişmeli boşanma davasını avukatları aracılığıyla yürütebilirler.
Çekişmeli Boşanma Davasının Hukuki Temelleri
Çekişmeli boşanma davalarının hukuki dayanağı Türk Medeni Kanunu‘dur. Kanun, belirli sebeplerin varlığı halinde eşlerin boşanabileceklerini öngörmektedir. Çekişmeli boşanma, bu sebeplerin mahkeme önünde ispatlanması ve hakimin kararıyla sonuçlanan bir süreçtir.
Yasal Dayanaklar ve Boşanma Sebepleri
Türk Medeni Kanunu’nun 161 ile 166. maddeleri arasında boşanma sebepleri düzenlenmiştir. Bu sebepler, özel boşanma sebepleri ve genel boşanma sebebi olarak ikiye ayrılabilir. Özel boşanma sebepleri kanunda açıkça sayılmış olup, genel boşanma sebebi ise evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır.
Evlilik Birliğinin Sarsılması (Şiddetli Geçimsizlik)
TMK 166/1 maddesinde düzenlenen bu sebep, çekişmeli boşanma davalarında en sık başvurulan gerekçedir. Buna göre, evlilik birliğinin ortak hayatı sürdürmelerinin beklenemeyecek derecede temelinden sarsılmış olması halinde eşlerden her biri boşanma davası açabilir.
Bu boşanma sebebinde:
- Kusurlu olmayan veya daha az kusurlu olan eş boşanma davası açabilir.
- Tam kusurlu eş de boşanma davası açabilir ancak diğer eşin itirazı halinde dava reddedilebilir.
- İtiraz, hakkın kötüye kullanılması teşkil ediyorsa veya evliliği sürdürmekte yarar kalmamışsa dava kabul edilebilir.
Evlilik birliğinin sarsılması sebebiyle açılan davalarda ispat edilmesi gereken, evlilik birliğinin taraflar açısından çekilmez hale gelmiş olmasıdır. Yargıtay kararlarına göre, eşlerin sürekli kavga etmesi, birbirlerine hakaret etmesi, birlikte yaşamamaları, cinsel ilişkiye girmemeleri gibi durumlar evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını gösterebilir.
Zina (Aldatma)
TMK 161. maddesinde düzenlenen zina, eşlerden birinin evlilik dışında ve kendi rızasıyla bir başkasıyla cinsel ilişkiye girmesi olarak tanımlanır. Aldatma olarak da bilinen bu eylem, boşanma sebebi olarak kabul edilmiştir.
Zina sebebiyle boşanma davasında dikkat edilmesi gereken önemli hususlar:
- Aldatma eylemini öğrenme tarihinden itibaren 6 ay ve her halükarda aldatma eyleminin üzerinden 5 yıl geçtikten sonra dava açılamaz.
- Aldatan eşin affedilmiş olması halinde bu sebebe dayanarak dava açılamaz.
- Tek bir aldatma eylemi dahi boşanma sebebi sayılabilir.
- Zina sebebiyle boşanma davası açılması halinde, mal rejiminde katılma alacağının kaldırılması talep edilebilir.
Zina eyleminin ispatı için tanık beyanları, otel kayıtları, mesajlaşmalar, fotoğraflar ve diğer belgelere başvurulabilir.
Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış
TMK 162. maddesine göre, eşlerden birinin diğerinin hayatına kast etmesi, pek kötü davranışlarda bulunması veya ağır derecede onur kırıcı davranışlar sergilemesi halinde boşanma davası açılabilir.
Bu kapsamda:
- Hayata kast: Eşlerden birinin diğerini öldürmeye teşebbüs etmesi veya intihara sürüklemesi.
- Pek kötü davranış: Eşlerden birinin diğerine fiziksel şiddet uygulaması, ağır hakaretlerde bulunması.
- Onur kırıcı davranış: Toplum içinde aşağılama, aldatma (zina olmayan cinsel yakınlaşmalar), eşin ailesine hakaret gibi eylemler.
Bu sebebe dayanarak açılacak davalarda eylem üzerinden geçen süre ve affedilme durumu dikkate alınır. Eylemin öğrenilmesinden itibaren 6 ay ve gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içinde dava açılmalıdır.
Suç İşleme ve Haysiyetsiz Hayat Sürme
TMK 163. maddesi uyarınca, eşlerden birinin küçük düşürücü bir suç işlemesi veya haysiyetsiz bir hayat sürmesi nedeniyle evlilik ilişkisinin sürdürülemeyecek hale gelmesi boşanma sebebidir.
Burada:
- Küçük düşürücü suç: Hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik gibi toplumda kınanan suçlar.
- Haysiyetsiz hayat sürme: Kumar, alkol bağımlılığı, uyuşturucu kullanımı, fuhuş yaptırma gibi toplumsal değerlere aykırı yaşam tarzı.
Bu boşanma sebebinde süreklilik önemlidir. Tek bir eylem genellikle bu madde kapsamında boşanma sebebi olarak değerlendirilmez.
Terk
TMK 164. maddesine göre, eşlerden birinin ortak hayatı sürdürmek amacı olmaksızın diğerini terk etmesi durumunda, terk edilen eş boşanma davası açabilir.
Terk sebebiyle boşanma davası açılabilmesi için:
- Terk eyleminin en az 6 ay sürmüş olması,
- Terk eden eşe mahkeme veya noter aracılığıyla eve dönmesi için ihtarda bulunulması,
- İhtardan itibaren 2 ay içinde eve dönülmemesi şartları aranır.
Terk sebebiyle boşanmada, terk eden eşin kusurlu olduğu kabul edilir ve tazminat, nafaka gibi sonuçlar buna göre belirlenir.
Akıl Hastalığı
TMK 165. maddesinde düzenlenen bu sebep, eşlerden birinin evlilik birliğini sürdüremeyecek derecede akıl hastalığına yakalanması ve bu durumun resmi sağlık kurulu raporu ile belgelendirilmesi halinde diğer eşe boşanma davası açma hakkı verir.
Akıl hastalığı sebebiyle boşanma için:
- Hastalığın iyileşme ihtimalinin bulunmaması,
- Evlilik birliğinin diğer eş için çekilmez hale gelmesi gerekir.
Bu boşanma sebebinde, hasta olan eşin kusurlu sayılmaması nedeniyle, diğer eş maddi ve manevi tazminat talep edemez. Ancak hasta eşin yoksulluğa düşmesi halinde, diğer eş yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü olabilir.
Çekişmeli Boşanma Davası Açılmadan Önceki Hazırlık Süreci
Çekişmeli boşanma davası, hem hukuki hem de duygusal açıdan zorlu bir süreçtir. Bu nedenle dava açılmadan önce kapsamlı bir hazırlık süreci geçirmek, hem davanın seyrini olumlu etkileyecek hem de sizin bu süreci daha az hasarla atlatmanızı sağlayacaktır. İyi bir hazırlık, davanın sonucunu doğrudan etkileyebilecek faktörlerin başında gelir.
Boşanma Avukatı Seçimi ve Önemi
Çekişmeli boşanma davalarında uzman bir boşanma avukatı ile çalışmak son derece önemlidir. Yasal zorunluluk olmasa da, avukatsız yürütülen davaların çoğu zaman telafisi mümkün olmayan hak kayıplarına yol açtığı görülmektedir.
Boşanma avukatı seçerken dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Aile hukuku alanında uzmanlaşmış olması: Genel pratik yapan bir avukat yerine, özellikle boşanma ve aile hukuku konularında deneyimli bir avukat tercih edilmelidir.
- Deneyim süresi: Özellikle karmaşık davalarda, yeterli mesleki tecrübeye sahip bir avukatla çalışmak önemlidir.
- İletişim becerisi: Avukatınızla açık ve dürüst bir iletişim kurabilmeniz gerekir. Size karşı yargılayıcı olmayan, anlayışlı ve sabırlı bir yaklaşım sergileyen bir avukat seçin.
- Çalışma stili: Bazı avukatlar daha uzlaşmacı, bazıları ise daha agresif bir strateji izleyebilir. Sizin durumunuza ve tercihlerinize uygun bir çalışma stiline sahip bir avukat bulmanız önemlidir.
- Ücretlendirme politikası: Avukatınızın ücretlendirme yapısı hakkında net bilgi edinin. Saatlik ücret mi, sabit ücret mi alacak, ek masraflar neler olacak, açıkça konuşun.
Boşanma avukatının önemi şu noktalarda ortaya çıkar:
- Hukuki bilgi ve tecrübe sayesinde davanın daha sağlıklı yürütülmesi
- Dava stratejisinin doğru belirlenmesi
- Delillerin toplanması ve sunulmasında profesyonel yaklaşım
- Duygusal süreçte objektif bir bakış açısı sunması
- Usuli hataların önlenmesi ve sürelerin takibi
- Hak kayıplarının engellenmesi
- Karşı tarafın hukuki manevralarına karşı hazırlıklı olma
Gerekli Belge ve Delillerin Hazırlanması
Çekişmeli boşanma davasında başarılı olmak için güçlü delillere sahip olmanız gerekir. Bu nedenle, dava açmadan önce tüm belge ve delilleri titizlikle toplamalısınız.
Hazırlanması gereken temel belgeler:
- Nüfus kayıt örneği (eşlerin ve varsa çocukların)
- Evlilik cüzdanı fotokopisi
- İkametgâh belgesi
- Sosyal ve ekonomik durum belgesi (maaş bordrosu, vergi levhası, SGK hizmet dökümü vb.)
- Varsa taşınmaz mal bilgileri (tapu kayıtları)
- Varsa araç ruhsatları
- Banka hesap ekstreleri
Boşanma sebebine göre toplanması gereken deliller:
- Zina (Aldatma) durumunda: Mesajlaşmalar, e-postalar, sosyal medya içerikleri, fotoğraflar, otel kayıtları, tanık ifadeleri
- Şiddet durumunda: Darp raporları, polis tutanakları, fotoğraflar, ses kayıtları, tanık ifadeleri, koruma kararları
- Terk durumunda: Eve dönmesi için yapılan ihtar, komşu ifadeleri, elektrik/su/doğalgaz faturaları
- Haysiyetsiz hayat sürme durumunda: Suç kayıtları, polis tutanakları, hapis cezası belgeleri, kumar borçları
Delillerin hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması son derece önemlidir. Örneğin:
- Elektronik deliller (e-posta, SMS, WhatsApp yazışmaları) yasal yollarla elde edilmeli
- Ses ve görüntü kayıtlarının hukuka uygunluğu tartışmalı olabilir
- Gizlice elde edilen bilgiler dava sürecinde kullanılamayabilir veya cezai sorumluluk doğurabilir
Çekişmeli Boşanma Davasında Yargılama Süreci
Çekişmeli boşanma davasında yargılama süreci, yazılı yargılama usulüne tabidir ve genellikle uzun bir zaman dilimini kapsar. Sürecin her aşamasının kendi kuralları ve gereklilikleri vardır. Bu süreçteki adımları iyi anlamak, dava boyunca karşılaşacağınız durumları öngörmenize ve hazırlıklı olmanıza yardımcı olacaktır.
Davanın Açılması ve İlgili Mahkeme
Çekişmeli boşanma davası, aile mahkemelerinde açılır. Aile mahkemeleri bulunmayan yerlerde ise asliye hukuk mahkemeleri aile mahkemesi sıfatıyla bu davalara bakar.
Davanın açılması için gerekli adımlar:
- Dava dilekçesinin hazırlanması: Dava dilekçesinde boşanma sebebi, olaylar, deliller ve talepler açıkça belirtilmelidir.
- Yetkili mahkemenin belirlenmesi: Boşanma davasında yetkili mahkeme:
- Eşlerin son 6 ay içinde birlikte yaşadıkları yer mahkemesi
- Davalının ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesi
- Davacının ikametgâhının bulunduğu yer mahkemesi
- Dava harç ve masraflarının yatırılması: Dava açılırken başvuru harcı, peşin harç ve gider avansı ödenir. 2025 yılı için bu masraflar yaklaşık olarak 400-500 TL civarındadır.
- Dilekçe ve eklerinin mahkemeye sunulması: Dava dilekçesi ve ekleri (nüfus kayıt örneği, evlilik cüzdanı fotokopisi, deliller) yeterli sayıda nüsha olarak mahkemeye sunulur.
Davanın açılmasıyla birlikte mahkeme dosyaya bir esas numarası verir ve davalıya tebligat çıkarır. Davanın açıldığı tarih, dava harçlarının yatırıldığı gün olarak kabul edilir.
Dilekçeler Aşaması
Dilekçeler aşaması, tarafların iddia ve savunmalarını yazılı olarak mahkemeye sundukları aşamadır. Bu aşamada şu adımlar izlenir:
- Dava dilekçesinin davalıya tebliği: Mahkeme, davacının dilekçesini davalıya tebliğ eder.
- Cevap dilekçesi: Davalı, dava dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde cevap dilekçesini mahkemeye sunar. Bu süre içinde davalı:
- Davanın reddini isteyebilir
- Davacının iddialarını kabul edebilir
- Karşı dava açabilir
- Cevaba cevap dilekçesi: Davacı, davalının cevap dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde cevaba cevap dilekçesini mahkemeye sunar.
- İkinci cevap dilekçesi: Davalı, davacının cevaba cevap dilekçesinin kendisine tebliğinden itibaren iki hafta içinde ikinci cevap dilekçesini mahkemeye sunar.
Dilekçeler aşamasında dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Her bir dilekçe için verilen iki haftalık süre kesindir ve uzatılamaz.
- Cevap dilekçesi verilmemesi halinde, davalının tüm vakıaları inkâr ettiği varsayılır.
- Karşı dava, cevap dilekçesiyle birlikte veya ayrı olarak açılabilir.
- Dilekçelerde tüm iddialar, savunmalar ve deliller belirtilmelidir; sonradan ileri sürülen iddialar dikkate alınmayabilir.
Ön İnceleme Duruşması
Dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra, mahkeme tarafların katılımıyla bir ön inceleme duruşması yapar. Bu duruşma, çekişmeli boşanma davasının ilk duruşmasıdır ve aşağıdaki amaçlara hizmet eder:
- Dava şartlarının ve ilk itirazların incelenmesi: Mahkeme görevli ve yetkili mi, dava süresinde açılmış mı gibi sorular incelenir.
- Tarafların sulh olma imkânının araştırılması: Hâkim tarafları uzlaşmaya teşvik eder. Eşler anlaşırsa dava anlaşmalı boşanmaya dönüşebilir.
- Uyuşmazlık konularının belirlenmesi: Tarafların hangi konularda anlaşamadıkları tespit edilir.
- Delillerin belirlenmesi ve sunulması: Hangi delillerin kabul edileceği, hangi delillerin toplanacağı karara bağlanır.
- Geçici önlemlere karar verilmesi: Hâkim, dava süresince geçerli olmak üzere:
- Geçici velayet
- Tedbir nafakası
- Müşterek konutun kullanımı
- Kişisel ilişki (çocukla görüşme) konularında geçici kararlar verebilir.
Ön inceleme duruşmasında taraflar, delil listelerini sunmalıdır. Bu listede tanıklar, belgeler ve diğer deliller gösterilir. Ön inceleme aşamasında sunulmayan deliller, sonraki aşamalarda ancak karşı tarafın açık muvafakati ile kabul edilebilir.
Tahkikat Aşaması ve Delil Sunumu
Tahkikat aşaması, uyuşmazlık konusu olayların araştırıldığı ve delillerin incelendiği aşamadır. Bu aşamada:
- Tanıkların dinlenmesi: Tarafların gösterdiği tanıklar mahkemede dinlenir. Tanıklara hem hâkim hem de taraf avukatları soru sorabilir.
- Belge ve dokümanların incelenmesi: Mahkemeye sunulan belgeler incelenir, gerekirse kurumlardan bilgi istenir (banka hesapları, tapu kayıtları, SGK kayıtları vb.).
- Sosyal ve ekonomik durum araştırması (SED): Mahkeme, emniyet birimlerine müzekkere yazarak tarafların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılmasını ister.
- Pedagog raporu: Çocukların velayeti konusunda uyuşmazlık varsa, mahkeme uzman pedagogtan çocuğun durumu ve velayetin kime verilmesinin uygun olacağı konusunda rapor alır.
- Bilirkişi incelemesi: Gerekli görülürse, özellikle mal paylaşımı ve ziynet eşyaları konusunda bilirkişi incelemesi yaptırılır.
Tahkikat aşamasında dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Tanık beyanlarının tutarlılığı büyük önem taşır.
- Ses ve görüntü kayıtlarının hukuka uygun yollarla elde edilmiş olması gerekir.
- Sosyal medya yazışmaları ve mesajlaşmalar delil olarak kullanılabilir.
- Tarafların ekonomik durumlarının doğru tespit edilmesi, nafaka ve tazminat miktarlarını doğrudan etkiler.
Tahkikat aşaması, çekişmeli boşanma davasının en uzun süren aşamasıdır ve davanın karmaşıklığına göre birkaç aydan birkaç yıla kadar sürebilir.
Karar Aşaması
Tahkikat tamamlandıktan sonra, hâkim tarafları sözlü yargılama için davet eder. Bu aşamada:
- Sözlü yargılama: Taraflar son beyanlarını sunar ve hâkim tahkikatı kapatır.
- Karar verilmesi: Mahkeme, tüm delilleri değerlendirerek:
- Boşanmaya
- Kusur oranlarına
- Velayete
- Nafakaya (tedbir, iştirak, yoksulluk)
- Tazminata (maddi, manevi)
- Kişisel ilişkiye ilişkin kararını verir.
- Kararın tebliği: Mahkeme kararı kısa karar şeklinde duruşmada açıklanır, daha sonra gerekçeli karar yazılarak taraflara tebliğ edilir.
- Kararın kesinleşmesi: Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren taraflar iki hafta içinde istinaf başvurusunda bulunabilir. Bu süre içinde istinaf başvurusu yapılmazsa, karar kesinleşir.
Kesinleşen boşanma kararı, mahkeme tarafından nüfus müdürlüğüne gönderilir ve tarafların nüfus kayıtlarına işlenir.
Çekişmeli boşanma davası kararlarında:
- Kusur oranı tazminat ve nafaka taleplerini doğrudan etkiler.
- Velayet kararında çocuğun üstün yararı gözetilir.
- Nafaka miktarı, tarafların ekonomik durumları dikkate alınarak belirlenir.
- Mal paylaşımı kararları, ayrı bir dava konusu olabilir.
Çekişmeli Boşanma Davalarında Dikkat Edilmesi Gereken Hususlar
Çekişmeli boşanma davaları, karmaşık ve teknik detaylarla dolu süreçlerdir. Bu davalarda bazı kritik noktalara dikkat edilmesi, hem davanın seyri hem de sonucu açısından büyük önem taşır. Aşağıda çekişmeli boşanma davalarında özellikle dikkat edilmesi gereken hususlar detaylandırılmıştır.
Dava Açma Süreleri ve Zamanaşımı
Çekişmeli boşanma davalarında dava açma süreleri, boşanma sebebine göre değişiklik gösterir. Bu sürelere dikkat edilmemesi, dava hakkının kaybedilmesine yol açabilir.
- Zina (Aldatma) sebebiyle boşanmada:
- Zina eyleminin öğrenilmesinden itibaren 6 ay içinde
- Her halükârda zina eyleminin gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içinde dava açılmalıdır
- Bu süreler hak düşürücü süreler olup, hakim tarafından resen dikkate alınır
- Hayata kast, pek kötü veya onur kırıcı davranış sebebiyle boşanmada:
- Eylemin öğrenilmesinden itibaren 6 ay içinde
- Her halükârda eylemin gerçekleşmesinden itibaren 5 yıl içinde dava açılmalıdır
- Terk sebebiyle boşanmada:
- Terk eyleminin üzerinden en az 6 ay geçmiş olmalı
- Bu 6 ayın sonunda ihtar çekilmeli
- İhtarın tebliğinden itibaren 2 ay içinde eve dönülmemesi halinde dava açılabilir
- Terk tarihinden itibaren toplam süre 5 yılı geçmemelidir
- Akıl hastalığı sebebiyle boşanmada özel bir dava açma süresi yoktur
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle boşanmada özel bir dava açma süresi yoktur
Bunun yanında, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılabilecek tazminat davaları için 1 yıllık zamanaşımı süresi söz konusudur. Boşanma davasında talep edilmeyen maddi ve manevi tazminat, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde ayrı bir dava ile talep edilebilir.
Dava açma sürelerine dikkat edilmesi gereken durumlar:
- Özellikle affetme durumunda dikkatli olunmalıdır; eşinin zinasını veya diğer kusurlu davranışlarını öğrenen kişi, eşiyle cinsel ilişkiye girerse veya birlikte yaşamaya devam ederse, bu durum affetme olarak değerlendirilir ve dava hakkı düşer.
- İspat zorluğu nedeniyle, özellikle aldatma gibi durumlarda delillerin hemen toplanması ve davanın en kısa sürede açılması önemlidir.
- Terke dayalı boşanma davalarında, ihtar çekilmesi ve sürelerinin takibi hayati önem taşır.
Duruşmalara Katılım Zorunluluğu
Çekişmeli boşanma davalarında tarafların duruşmalara katılım zorunluluğu, özellikle avukatla temsil durumuna göre değişiklik gösterir.
- Avukatla temsil edilen taraflar için:
- Kural olarak, avukatı tarafından temsil edilen tarafın duruşmalara bizzat katılma zorunluluğu yoktur
- Ancak ön inceleme duruşmasına avukatla birlikte katılmak, uzlaşma imkanını değerlendirmek açısından faydalı olabilir
- Hakim, gerekli gördüğü durumlarda tarafların bizzat duruşmada bulunmasına karar verebilir
- Avukatla temsil edilmeyen taraflar için:
- Davacının kendisi veya vekili duruşmaya katılmazsa, dosya işlemden kaldırılır (3 ay içinde yenilenmezse, davanın açılmamış sayılmasına karar verilir)
- Davalının duruşmaya katılmaması halinde, dava yokluğunda görülmeye devam eder ve davalı, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez
Özellikle dikkat edilmesi gereken durumlar:
- Tanıkların dinleneceği duruşmalarda hazır bulunmak, tanıklara sorulacak soruları yönlendirmek açısından önemlidir
- Sosyal inceleme raporlarının değerlendirileceği, velayet konusunun görüşüleceği duruşmalarda bizzat bulunmak avantaj sağlayabilir
- Uzlaşma görüşmelerinin yapılacağı duruşmalarda tarafların bizzat bulunması gereklidir
- Pandemi sonrası gelişen e-duruşma imkanları, fiziksel katılım zorluğu olan durumlarda değerlendirilebilir
Karşı Tarafın Davayı Kabul Etmemesi Durumunda İzlenecek Yol
Çekişmeli boşanma davalarında sıklıkla karşılaşılan durumlardan biri, karşı tarafın boşanmayı kabul etmemesidir. Bu durumda izlenecek yol, davanın seyrinde belirleyici rol oynar.
- Karşı tarafın boşanmayı reddetmesi durumunda:
- Dava dilekçesindeki iddiaların güçlü delillerle desteklenmesi gerekir
- Tanık beyanları, özellikle tarafsız üçüncü kişilerin ifadeleri önem kazanır
- Boşanma sebebinin ispatlanması halinde, karşı tarafın rızası olmadan da boşanmaya karar verilebilir
- Evlilik birliğinin temelinden sarsılması sebebiyle açılan davalarda:
- Tam kusurlu eşin açtığı davada, kusursuz eş itiraz edebilir
- Ancak bu itiraz hakkın kötüye kullanılması teşkil ediyorsa (evliliği devam ettirmekte yarar kalmamışsa) yine boşanmaya karar verilebilir
Stratejik yaklaşımlar:
- Çocukların üstün yararının vurgulanması, özellikle çocukların çatışma ortamından etkilendiğinin gösterilmesi
- Ekonomik kaygıların giderilmesine yönelik öneriler sunulması
- Aile arabuluculuğuna başvurulması
- Orta yol çözümler önerilmesi (örneğin, boşanmanın kabulü karşılığında velayet konusunda taviz verilmesi)
- Gerçekçi bir tazminat önerisi sunulması
Ses ve Görüntü Kayıtlarının Delil Olarak Kullanılması
Çekişmeli boşanma davalarında ses ve görüntü kayıtlarının delil olarak kullanılması, hem hukuki hem de etik açıdan tartışmalı bir konudur. Bu kayıtların kullanımında dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Hukuka uygunluk sorunu:
- Gizli kaydedilen ses ve görüntüler, kural olarak hukuka aykırı delil sayılır
- Ancak Yargıtay, özellikle boşanma davalarında eşler arasında özel hayatın gizliliği alanının daha dar yorumlanabileceğini kabul etmektedir
- Eş tarafından kendi konuşmalarının kaydedilmesi genellikle delil olarak kabul edilmektedir
- Kabul edilebilir kayıtlar:
- Evde yaşanan şiddet olaylarının kaydı
- Hakaret ve tehdit içeren konuşmaların kaydı
- Aldatma eyleminin ispatına yönelik kayıtlar (eşin rızası olmadan üçüncü kişilerle kaydedilen özel görüntüler hariç)
- Açık alanlarda gerçekleşen olayların kayıtları
- Kabul edilmesi zor olan kayıtlar:
- Üçüncü kişilerin özel hayatına ilişkin kayıtlar
- Yatak odası gibi çok özel alanlarda gizli çekim
- Şifre kırılarak elde edilen elektronik yazışmalar
- Başkalarının telefonunu dinleyerek elde edilen kayıtlar
Delillerin sunulmasında dikkat edilecek hususlar:
- Ses ve görüntü kayıtlarının nasıl ve ne zaman elde edildiği açıklanmalı
- Kaydın bütünlüğünün korunduğu gösterilmeli
- Kayıtların mahkemeye sunulma yöntemi önemlidir (CD, USB vb.)
- Gerekirse bilirkişi incelemesi talep edilmeli
- Ses ve görüntü kayıtlarının dökümü hazırlanmalı
Hukuki riskler:
- Hukuka aykırı yollarla delil elde edilmesi bazı durumlarda suç teşkil edebilir:
- Özel hayatın gizliliğini ihlal (TCK 134)
- Kişisel verilerin kaydedilmesi (TCK 135)
- Haberleşmenin gizliliğini ihlal (TCK 132)
Çekişmeli boşanma davalarında bu hususlara dikkat etmek, davanın sağlıklı yürütülmesi ve haklarınızın korunması açısından hayati önem taşır. Özellikle teknik detaylar ve süreler konusunda bir boşanma avukatı ile çalışmak, olası hak kayıplarını önlemenin en etkili yoludur.
Çekişmeli Boşanma Davasının Muhtemel Sonuçları
Çekişmeli boşanma davası sonuçlandığında, sadece evlilik ilişkisi sona ermekle kalmaz; aynı zamanda tarafların yaşamlarını derinden etkileyen birtakım hukuki sonuçlar da ortaya çıkar. Bu sonuçlar, tarafların maddi ve manevi durumlarını, çocuklarıyla olan ilişkilerini ve malvarlıklarının geleceğini şekillendirir. Çekişmeli boşanma davasının muhtemel sonuçlarını anlamak, dava sürecinde daha bilinçli kararlar vermenize yardımcı olacaktır.
Nafaka (Tedbir, Yoksulluk, İştirak)
Nafaka, boşanma davalarında en çok tartışılan konulardan biridir ve üç farklı türde karşımıza çıkar:
Tedbir Nafakası
Tedbir nafakası, boşanma davası süresince ekonomik açıdan zayıf olan eşin ve çocukların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla ödenen nafaka türüdür.
- Ne zaman hükmedilir?: Boşanma davası açıldığı andan itibaren, kararın kesinleşmesine kadar geçen süre için
- Kim talep edebilir?: Ekonomik açıdan zayıf durumda olan eş ve müşterek çocuklar için
- Kusur şartı var mı?: Tedbir nafakasında kusur şartı aranmaz, tam kusurlu eş dahi talep edebilir
- Miktarı nasıl belirlenir?: Tarafların ekonomik durumları ve yaşam standartları dikkate alınarak
- Ne zaman sona erer?: Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte
Tedbir nafakası, dava sırasında re’sen (kendiliğinden) ya da talep üzerine mahkeme tarafından karara bağlanır ve genellikle aylık olarak ödenir.
Yoksulluk Nafakası
Yoksulluk nafakası, boşanma sonucunda yoksulluğa düşecek olan eşe, diğer eş tarafından ödenen nafaka türüdür.
- Ne zaman hükmedilir?: Boşanma kararının kesinleşmesinden sonra
- Kim talep edebilir?: Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek olan eş
- Kusur şartı var mı?: Nafaka talep eden eşin kusurunun, diğer eşten daha ağır olmaması gerekir
- Miktarı nasıl belirlenir?: Nafaka yükümlüsünün mali gücü oranında
- Ne zaman sona erer?:
- Nafaka alan eşin yeniden evlenmesi
- Fiilen evliymiş gibi yaşamaya başlaması
- Ekonomik durumunun düzelmesi
- Vefat etmesi
- Nafaka ödeyen eşin ekonomik durumunun kötüleşmesi halinde mahkeme kararıyla
İştirak Nafakası
İştirak nafakası, müşterek çocukların bakım ve eğitim giderlerine, velayeti olmayan eşin katılmasını sağlayan nafaka türüdür.
- Ne zaman hükmedilir?: Boşanma kararıyla birlikte
- Kim için ödenir?: Müşterek çocuklar için
- Kusur şartı var mı?: İştirak nafakasında kusur şartı aranmaz
- Miktarı nasıl belirlenir?: Çocuğun ihtiyaçları ve velayeti olmayan eşin ekonomik gücü dikkate alınarak
- Ne zaman sona erer?: Çocuğun 18 yaşını doldurması ile (eğitimine devam ediyorsa eğitimin sonuna kadar devam edebilir)
İştirak nafakası, çocuğun üstün yararı ilkesi gözetilerek, her çocuk için ayrı ayrı belirlenir ve genellikle aylık olarak ödenir.
Velayet ve Kişisel İlişki
Boşanma davalarında çocukların durumu, en hassas konulardan biridir ve mahkeme kararlarında çocuğun üstün yararı ilkesi esas alınır.
Velayet
Velayet, çocuğun bakımı, eğitimi, temsili ve mallarının yönetimi konularında karar verme yetkisidir.
- Nasıl belirlenir?:
- Çocuğun üstün yararı esas alınarak
- Yaşı, cinsiyeti ve gelişim durumu dikkate alınarak
- Ebeveynlerin ekonomik ve sosyal durumları değerlendirilerek
- Çocukla kurulan duygusal bağ dikkate alınarak
- Gerektiğinde pedagog, psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının görüşleri alınarak
- Ortak velayet mümkün mü?: Türk hukukunda esas olan tek kişiye velayet olmakla birlikte, son yıllarda ortak velayet uygulaması da kabul edilmeye başlanmıştır. Ortak velayet için:
- Ebeveynlerin ortak talepte bulunması
- İşbirliği yapabilecek durumda olmaları
- Çocuğun üstün yararına olması gerekir
- Velayet değişebilir mi?: Evet, velayete sahip ebeveynin koşullarında değişiklik olması veya velayetin kötüye kullanılması durumunda, diğer ebeveyn velayetin değiştirilmesi davası açabilir.
Kişisel İlişki
Kişisel ilişki, velayeti olmayan ebeveynin çocukla görüşme, zaman geçirme ve iletişim kurma hakkıdır.
- Nasıl düzenlenir?:
- Çocuğun yaş ve eğitim durumu dikkate alınarak
- Ebeveynlerin çalışma koşulları ve yaşadıkları yer göz önünde bulundurularak
- Çocuk ve velayeti olmayan ebeveyn arasındaki ilişkinin niteliği değerlendirilerek
- Tipik kişisel ilişki düzenlemeleri:
- Her ayın belirli hafta sonları (örneğin 1. ve 3. hafta sonları)
- Belirli tatil dönemleri (örneğin yaz tatilinin yarısı)
- Özel günler ve bayramlar (örneğin doğum günleri, dini ve milli bayramlar)
- Genellikle çocuğun alınıp getirilme saatleri ve yeri de belirlenir
- Kişisel ilişki engellenirse ne olur?: Velayeti olan ebeveyn, mahkeme kararıyla belirlenen kişisel ilişkiyi engellerse:
- İcra yoluyla çocukla kişisel ilişki kurulmasını sağlama
- Tekrarlanan engelleme durumlarında velayetin değiştirilmesi davası
- Tazminat talep etme gibi yaptırımlar söz konusu olabilir
Maddi ve Manevi Tazminat
Çekişmeli boşanma davasında, kusursuz veya daha az kusurlu olan eş, diğer eşten tazminat talep edebilir.
Maddi Tazminat
Maddi tazminat, boşanma nedeniyle mevcut veya beklenen menfaatleri zarar gören eşe ödenen tazminattır.
- Kim talep edebilir?: Kusursuz veya daha az kusurlu olan eş
- Hangi durumlarda talep edilebilir?:
- Evlilik süresince elde edilmesi beklenen menfaatlerin kaybı
- Sosyal statü kaybı
- Meslek veya iş bırakılmış olması
- Sigorta ve emeklilik gibi haklardan yoksun kalınması
- Evlilik birliğine yapılan katkıların karşılıksız kalması
- Miktarı nasıl belirlenir?: Hakim tarafından hakkaniyet ilkesi gözetilerek, tarafların ekonomik durumları ve kusur oranları dikkate alınarak belirlenir
Manevi Tazminat
Manevi tazminat, boşanmaya neden olan olaylar yüzünden kişilik hakları saldırıya uğrayan eşe ödenen tazminattır.
- Kim talep edebilir?: Kusursuz veya daha az kusurlu olan eş
- Hangi durumlarda talep edilebilir?:
- Aldatılma
- Şiddet görme
- Aşağılanma
- Onur kırıcı davranışlara maruz kalma
- Toplum içinde küçük düşürülme
- Miktarı nasıl belirlenir?: Hakim tarafından hakkaniyet ilkesi gözetilerek, manevi zararın ağırlığı ve tarafların ekonomik durumları dikkate alınarak belirlenir
Tazminat talepleri, boşanma davası ile birlikte ileri sürülebileceği gibi, boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içinde ayrı bir dava ile de talep edilebilir.
Mal Paylaşımı ve Ziynet Eşyaları
Boşanma sonucunda eşler arasındaki malvarlığının paylaşımı, genellikle en çok tartışma yaratan konulardan biridir.
Mal Paylaşımı
Türk hukukunda, eşler arasında kanuni mal rejimi olarak edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (01.01.2002 tarihinden itibaren).
- Edinilmiş mallar nelerdir?:
- Evlilik süresince çalışma karşılığı elde edilen malvarlığı değerleri
- Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurumlarından yapılan ödemeler
- Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlar
- Kişisel malların gelirleri
- Edinilmiş mallara yapılan yatırımlardan elde edilen değer artışları
- Kişisel mallar nelerdir?:
- Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına yarayan eşyalar
- Evlenmeden önce sahip olunan malvarlığı değerleri
- Miras yoluyla edinilen mallar
- Karşılıksız kazanımlar (bağış gibi)
- Manevi tazminat alacakları
- Nasıl paylaşılır?:
- Edinilmiş mallar, kural olarak eşit olarak paylaşılır
- Ancak hakim, hakkaniyete uygun bir paylaşım yapabilir
- Özel durumlar (örneğin zina, hayata kast gibi) mal paylaşımını etkileyebilir
Mal paylaşımı, genellikle boşanma davasından sonra ayrı bir dava ile talep edilir. Ancak taraflar mal rejimi sözleşmesi yapmışsa, paylaşım bu sözleşmeye göre yapılır.
Ziynet Eşyaları
Ziynet eşyaları, düğün ve nikâh törenlerinde eşlere hediye edilen takı ve mücevherlerdir.
- Kime ait sayılır?:
- Düğünde kadına takılan ziynet eşyaları, kural olarak kadına aittir
- Düğünde erkeğe takılan ziynet eşyaları, kural olarak erkeğe aittir
- Her iki eşe birlikte takılanlar ise, ortak sayılır
- Nasıl paylaşılır?:
- Kime takıldığı belli olan ziynet eşyaları, o kişiye ait olur
- Tartışmalı durumlarda ispat yükü, ziynet eşyasının kendisine ait olduğunu iddia eden taraftadır
- İspat için düğün videoları, fotoğraflar ve tanık beyanları kullanılabilir
- Ziynet eşyaları davası nasıl açılır?:
- Ziynet eşyaları için aynen iade veya bedel talep edilebilir
- Dava, boşanma davası ile birlikte açılabileceği gibi, ayrı bir dava olarak da açılabilir
Çekişmeli Boşanma Davası Maliyeti ve Süresi
Çekişmeli boşanma davası açmayı düşünürken, sürecin maddi ve zamansal maliyetini önceden bilmek büyük önem taşır. Bu faktörler, dava kararınızı ve stratejinizi doğrudan etkileyebilir. Aşağıda çekişmeli boşanma davasının maliyeti ve süresi hakkında detaylı bilgiler bulacaksınız.
Dava Masrafları ve Harçlar
Çekişmeli boşanma davası açarken çeşitli mahkeme masrafları ve harçlar ödemeniz gerekir. Bu masraflar 2025 yılı itibariyle şunları içermektedir:
- Başvuru Harcı: Dava açılırken ödenen ilk harçtır ve 2025 yılı için 427,60 TL‘dir.
- Peşin Harç: Her dava türü için ödenmesi gereken temel harçtır. Çekişmeli boşanma davalarında 2025 yılı için 427,60 TL‘dir.
- Vekalet Harcı: Avukat aracılığıyla dava açılması durumunda ödenen harçtır ve 60,80 TL‘dir.
- Vekalet Pulu: Avukat tarafından ödenen harçtır ve 96,00 TL‘dir.
- Gider Avansı: Dava sürecinde yapılacak tebligat, tanık çağırma, bilirkişi incelemesi gibi masrafları karşılamak için peşin olarak yatırılan tutardır. 2025 yılı için 2.000 TL olarak belirlenmiştir.
Bu harç ve masrafların toplamı 2025 yılı için 3.012,00 TL tutarındadır. Bu, çekişmeli boşanma davası açmanın asgari (en düşük) harç ve masraf miktarıdır.
Ayrıca dava sürecinde şu masraflar da ortaya çıkabilir:
- Tanık Giderleri: Her tanık için ayrı tebligat yapılması ve bazı durumlarda tanıklara ücret ödenmesi gerekebilir. 2025 yılı için her tanık için ortalama 100-150 TL masraf hesaplanabilir.
- Bilirkişi Ücretleri: Özellikle mal paylaşımı, ziynet eşyası veya pedagog raporu gerektiğinde ödenen ücretlerdir. Bilirkişi türüne göre 2.000-5.000 TL arasında değişebilir.
- Keşif Giderleri: Gerektiğinde keşif yapılması halinde ödenen masraflar. Keşif türüne göre 1.000-5.000 TL arasında değişebilir.
- SED (Sosyal ve Ekonomik Durum) Araştırması: Tarafların ekonomik durumlarının araştırılması için yapılan masraflardır.
- Tebligat Masrafları: Dava sürecindeki yazışmalar ve tebligatlar için yapılan masraflar. Tebligat başına ortalama 200-500 TL arasında değişmektedir.
Önemli Not: Bu masraflar, dava kazanıldığı takdirde karşı taraftan tahsil edilebilir. Dava kaybedilirse, masrafları davanın kaybeden tarafı öder.
Avukatlık Ücretleri
Çekişmeli boşanma davasında avukatlık ücretleri, davanın karmaşıklığına, süresine ve avukatın deneyimine göre değişiklik gösterir.
- Asgari Ücret Tarifesi: Türkiye Barolar Birliği tarafından her yıl belirlenen Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’ne göre 2025 yılı için çekişmeli boşanma davalarında asgari ücret 30.000 TL‘dir. Bu ücret vergiler hariç olup, %10 KDV eklendiğinde 33.000 TL olarak hesaplanır. Ancak bu, sadece bir alt sınırdır.
- Yerel Baro Tarifeleri: Türkiye’nin farklı illerindeki baroların kendi ücret tarifeleri bulunmaktadır. Örneğin:
- İstanbul çekişmeli boşanma davası avukatlık ücreti: 110.000 TL
- Ankara çekişmeli boşanma davası avukatlık ücreti: 127.250 TL
- İzmir çekişmeli boşanma davası avukatlık ücreti: 116.364 TL
- Piyasa Ücretleri: Pratikte avukatlık ücretleri, özellikle büyük şehirlerde ve deneyimli avukatlarda bu rakamların üzerinde olabilir. Çekişmeli boşanma davaları için ortalama avukatlık ücretleri:
- Standart davalar için: 50.000-100.000 TL
- Karmaşık mal paylaşımı veya velayet uyuşmazlığı olan davalar için: 100.000-200.000 TL
- Çok yüksek malvarlığı olan eşler arasındaki davalar için: 200.000 TL ve üzeri
- Ödeme Şekilleri:
- Sabit Ücret: Davanın başında anlaşılan toplam ücretin tamamı veya bir kısmı peşin ödenir, kalan kısım taksitlendirilir.
- Saatlik Ücret: Bazı avukatlar çalıştıkları saat başına ücret talep edebilir.
- Başarı Primi: Dava sonucuna bağlı olarak ek ücret alınabilir.
- Karşı Vekalet Ücreti: Dava sonunda mahkeme, kazanan taraf lehine karşı tarafın ödemesi gereken bir vekalet ücretine hükmeder. Bu ücret, 2025 yılı için çekişmeli boşanma davalarında 30.000 TL olarak belirlenmiştir.
Ortalama Dava Süresi
Çekişmeli boşanma davalarının süresi, pek çok faktöre bağlı olarak değişiklik gösterir. 2025 yılı itibarıyla ortalama süreler:
- Minimum Süre: En basit çekişmeli boşanma davaları bile genellikle 6-8 ay sürer.
- Ortalama Süre: Standart çekişmeli boşanma davaları 1-2 yıl arasında sonuçlanır.
- Maksimum Süre: Karmaşık mal paylaşımı, velayet tartışmaları veya istinaf/temyiz süreçleri olan davalar 3-5 yıl sürebilir.
Dava süresini etkileyen faktörler:
- Mahkemenin İş Yükü: Özellikle büyük şehirlerde mahkemelerin dava yoğunluğu fazladır.
- Taraflar Arasındaki Anlaşmazlık Derecesi: Taraflar arasındaki çatışma ne kadar büyükse, dava o kadar uzar.
- Delillerin Toplanma Süreci: Tanıkların dinlenmesi, bilirkişi raporlarının hazırlanması zaman alır.
- Özel Boşanma Sebepleri: Zina, terk gibi özel sebeplerin varlığında ispat süreci uzayabilir.
- Karşı Dava Açılması: Davalının karşı dava açması süreyi uzatabilir.
- İstinaf ve Temyiz Süreci: Yerel mahkeme kararına itiraz edilirse, Bölge Adliye Mahkemesi ve Yargıtay süreçleri eklenir.
2019 yılında yürürlüğe giren “Hedef Süre” uygulamasına göre, çekişmeli boşanma davalarının hedef süresi 300 gün olarak belirlenmiştir. Ancak pratikte bu süre aşılabilmektedir.
Çekişmeli Boşanma Davasından Sonraki Süreç
Çekişmeli boşanma davasında mahkeme kararının verilmesi, sürecin tamamen sona erdiği anlamına gelmez. Karar sonrası birtakım hukuki aşamalar ve yeni yükümlülükler ortaya çıkar. Bu süreçleri bilmek, haklarınızı korumak ve yeni hayatınıza daha bilinçli başlamak açısından büyük önem taşır.
İstinaf ve Temyiz Süreci
Aile Mahkemesi’nin verdiği boşanma kararına karşı taraflar hukuki yollara başvurabilir. Bu aşamalar şu şekildedir:
İstinaf Süreci
İstinaf, yerel mahkeme (Aile Mahkemesi) kararına karşı yapılan ilk itiraz yoludur ve Bölge Adliye Mahkemesi tarafından incelenir.
- İstinaf başvuru süresi: Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki hafta (14 gün) içinde yapılmalıdır.
- İstinaf başvuru şekli:
- Yazılı bir istinaf dilekçesi hazırlanır
- Dilekçede istinaf sebepleri açıkça belirtilir
- İstinaf harç ve giderleri ödenir
- Dilekçe kararı veren Aile Mahkemesi’ne sunulur
- Kısmi istinaf: Boşanma kararının yalnızca belirli kısımlarına (nafaka, tazminat, velayet gibi) itiraz edilebilir. Örneğin, sadece tazminat miktarına itiraz edip, boşanma kararının kendisine itiraz etmemek mümkündür.
- İstinaf incelemesi:
- Bölge Adliye Mahkemesi dosya üzerinden inceleme yapar
- Gerekli görülürse duruşma yapılabilir
- Taraflar duruşmaya davet edilir ve dinlenir
- Gerekirse yeniden delil toplanabilir ve değerlendirilir
- İstinaf sonuçları:
- Onama: Yerel mahkeme kararı doğru bulunursa, karar onaylanır
- Düzelterek onama: Küçük hatalar düzeltilerek karar onaylanır
- Kaldırma: İlk derece mahkemesinin kararı kaldırılarak, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından yeni bir karar verilir
- Geri çevirme: Eksik inceleme nedeniyle dosya yerel mahkemeye geri gönderilir
- İstinaf süresi: İstinaf incelemesi ortalama 6 ay – 1,5 yıl sürebilir.
Temyiz Süreci
Temyiz, Bölge Adliye Mahkemesi kararlarına karşı yapılan itiraz yoludur ve Yargıtay tarafından incelenir.
- Temyiz edilebilecek kararlar: 2025 yılı itibarıyla, boşanma davalarında Bölge Adliye Mahkemesi’nin verdiği kararlara karşı temyiz yolu açıktır.
- Temyiz başvuru süresi: Bölge Adliye Mahkemesi kararının tebliğinden itibaren bir ay içinde yapılmalıdır.
- Temyiz başvuru şekli:
- Yazılı bir temyiz dilekçesi hazırlanır
- Temyiz sebepleri açıkça belirtilir
- Temyiz harç ve giderleri ödenir
- Dilekçe Bölge Adliye Mahkemesi’ne sunulur
- Temyiz incelemesi:
- Yargıtay ilgili Hukuk Dairesi (genellikle 2. Hukuk Dairesi) tarafından incelenir
- İnceleme genellikle dosya üzerinden yapılır
- İnceleme sadece hukuka uygunluk açısından yapılır, maddi olaylar yeniden değerlendirilmez
- Temyiz sonuçları:
- Onama: Bölge Adliye Mahkemesi kararı doğru bulunursa onaylanır
- Bozma: Hukuki hata tespit edilirse, karar bozulur ve yeniden incelenmek üzere Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilir
- Temyiz süresi: Temyiz incelemesi ortalama 1-2 yıl sürebilir.
Kararın Kesinleşmesi
Boşanma kararının kesinleşmesi, hukuki anlamda evliliğin sona erdiği anı ifade eder. Kesinleşme şu durumlarda gerçekleşir:
- Yerel mahkeme kararına karşı istinaf süresinin (14 gün) geçmesi ve istinaf başvurusu yapılmaması
- İstinaf incelemesi sonucunda verilen karara karşı temyiz süresinin (1 ay) geçmesi ve temyiz başvurusu yapılmaması
- Temyiz incelemesi sonucunda kararın onanması
Kararın kesinleşmesinin önemi ve sonuçları:
- Taraflar resmen boşanmış sayılır
- Evlilik birliği sona erer
- Taraflar yasal olarak bekâr statüsü kazanır
- Boşanma kararında hükmedilen nafaka, tazminat, velayet gibi hususlar yürürlüğe girer
- Tarafların mirasçılık sıfatları sona erer
- Kadının soyadı değişir (evlenmeden önceki soyadına döner)
- Erkekler için yeniden evlenme hakkı doğar
- Kadınlar için iddet müddeti (bekleme süresi) başlar
Kesinleşme şerhinin alınması:
Boşanma kararının kesinleştiğine dair kesinleşme şerhi, mahkemeden alınmalıdır. Bu şerh:
- Nüfus Müdürlüğü’ne boşanmanın işlenmesi için gereklidir
- Yeniden evlenme için gerekli bir belgedir
- İcra takibi başlatmak için (nafaka, tazminat vb.) gereklidir
Nüfusa tescil işlemi:
Kesinleşen boşanma kararı, mahkeme tarafından Nüfus Müdürlüğü’ne gönderilir. Nüfus Müdürlüğü, boşanmayı tarafların nüfus kayıtlarına işler ve böylece boşanma resmi olarak gerçekleşmiş olur.
İddet Müddeti ve Yeniden Evlenme
İddet Müddeti (Bekleme Süresi)
İddet müddeti, boşanan kadının yeniden evlenmeden önce beklemesi gereken süredir.
- Süresi: Boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 300 gün (yaklaşık 10 ay)
- Amacı: Kadının hamile olması durumunda, çocuğun babasının kim olduğu konusunda karışıklığı önlemek
- İddet müddetinin kaldırılması: Kadın aşağıdaki durumlarda mahkemeye başvurarak iddet müddetinin kaldırılmasını talep edebilir:
- Hamile olmadığını sağlık raporu ile belgelemesi
- Eski eşiyle yeniden evlenmek istemesi
- Eski eşinden hamile kalıp doğum yapması
- İddet müddetinin kaldırılması davası:
- Aile Mahkemesi’ne dilekçe ile başvurulur
- Hamile olmadığına dair sağlık raporu eklenir
- Genellikle duruşmasız olarak karara bağlanır
- Ortalama 1-2 hafta içinde sonuçlanır
Yeniden Evlenme
Tarafların yeniden evlenme hakları şu şekilde düzenlenir:
- Erkekler için: Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte hemen evlenebilirler
- Kadınlar için:
- İddet müddeti (300 gün) dolduktan sonra evlenebilirler
- İddet müddetinin kaldırılması kararı alınırsa, bu kararla birlikte evlenebilirler
- Eski eşleriyle yeniden evlenmek isterlerse, iddet müddeti beklenmez
Yeniden evlenme işlemleri:
- Boşanma kararının kesinleşme şerhinin alınması
- Nüfus cüzdanındaki medeni durumun “Bekar” olarak güncellenmesi
- Kadınlar için iddet müddetinin dolması veya kaldırılması
- Normal evlilik işlemlerinin yapılması
Sık Sorulan Sorular
Çekişmeli Boşanma Davasını Anlaşmalıya Çevirme İmkanı
Çekişmeli olarak başlayan bir boşanma davasının süreç içerisinde anlaşmalı boşanmaya dönüştürülmesi mümkündür ve hatta taraflar için genellikle faydalıdır.
Çekişmeli boşanma davasını anlaşmalıya çevirmenin avantajları:
- Sürecin kısalması: Anlaşmalı boşanma, tek duruşmada sonuçlanabilir.
- Masrafların azalması: Uzun süren yargılama masrafları, bilirkişi ücretleri vs. ortadan kalkar.
- Duygusal yıpranmanın azalması: Çekişmeli süreçteki gerilim ve stres son bulur.
- Tarafların kendi koşullarını belirleyebilmesi: Anlaşmalı boşanmada taraflar, kendi durumlarına en uygun çözümleri kendileri belirler.
Anlaşmalıya çevirme süreci nasıl işler?
- Taraflar arasında müzakere: Eşler doğrudan veya avukatları aracılığıyla müzakere ederek anlaşma koşullarını belirler.
- Boşanma protokolünün hazırlanması: Boşanma, velayet, nafaka, tazminat ve mal paylaşımı konularını içeren bir protokol hazırlanır.
- Mahkemeye başvuru: Taraflar, anlaşmalı boşanma talebini ve protokolü dilekçe ile mahkemeye sunar.
- Duruşma: Anlaşmalı boşanma için tarafların duruşmada bizzat hazır bulunmaları gerekir. Duruşmada hakim, taraflara anlaşma koşullarını tekrar ettirir ve özgür iradelerini teyit eder.
- Karar: Hakim, protokolü uygun bulursa boşanma kararını verir.
Dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Anlaşmalı boşanma için evliliğin en az 1 yıl sürmüş olması gerekir.
- Tarafların tüm konularda anlaşmaları gerekir, kısmi anlaşma yeterli değildir.
- Çocukların üstün yararı gözetilmelidir.
- Protokolün her iki tarafın da haklarını adil şekilde koruması önemlidir.
Davanın Kaybedilmesi Durumunda Sonuçlar
Çekişmeli boşanma davasında “kaybetmek” farklı şekillerde gerçekleşebilir ve çeşitli sonuçlar doğurabilir.
Boşanma talebinin reddi:
- Davacının ileri sürdüğü boşanma sebebi ispat edilemezse veya hakim tarafından yeterli görülmezse, boşanma talebi reddedilebilir.
- Böyle bir durumda evlilik ilişkisi devam eder, taraflar hukuken evli kalır.
Kusur oranında kaybedilmesi:
- Boşanmaya karar verilmesine rağmen, tarafın tam kusurlu veya daha ağır kusurlu olduğuna hükmedilmesi durumunda:
- Maddi ve manevi tazminat talepleri reddedilebilir.
- Yoksulluk nafakası talebi reddedilebilir.
- Mal paylaşımında bazı durumlarda hak kaybı yaşanabilir.
Diğer taleplerde kaybedilmesi:
- Velayet talebinin reddi: Çocuğun velayeti karşı tarafa verilebilir.
- Nafaka talebinin reddi: Talep edilen nafaka miktarı kabul edilmeyebilir veya hiç nafakaya hükmedilmeyebilir.
- Mal paylaşımı taleplerinin reddi: Mal paylaşımında beklenen oranda hak elde edilemeyebilir.
Yargılama giderleri:
- Davayı kaybeden taraf, kural olarak yargılama giderlerini ve karşı tarafın avukatlık ücretini ödemek zorundadır.
- Kısmen kaybedilen davalarda, masraflar orantılı olarak paylaştırılır.
Yurtdışında Yaşayanlar İçin Çekişmeli Boşanma
Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları için çekişmeli boşanma süreci, bazı özel durumlar ve seçenekler içerir.
Türkiye’de dava açma:
- Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları, Türkiye’deki yetkili aile mahkemelerinde boşanma davası açabilir.
- Yetkili mahkeme, eşlerden birinin Türkiye’deki son yerleşim yeri veya davalının bulunduğu yer mahkemesidir.
- Taraflar duruşmalara avukatları aracılığıyla katılabilir, kendilerinin her duruşmaya gelmesine gerek yoktur.
- Vekâletname, yurtdışındaki Türk konsoloslukları veya bulunulan ülkedeki noterden (apostil şerhli) alınabilir.
Yurtdışında dava açma:
- Bulunulan ülkenin mahkemelerinde de boşanma davası açılabilir.
- Yurtdışında alınan boşanma kararının Türkiye’de geçerli olabilmesi için tanıma ve tenfiz davası açılması gerekir.
- Bu dava, taraflardan birinin Türkiye’deki yerleşim yeri, yoksa Ankara, İstanbul veya İzmir Aile Mahkemelerinde açılır.
- Yurtdışındaki kararın tanınması için:
- Kararın kesinleşmiş olması
- Karşılıklılık ilkesinin bulunması
- Türk kamu düzenine aykırı olmaması
- Davalının savunma hakkının korunmuş olması gerekir.
Uluslararası tebligat:
- Yurtdışında yaşayan eşe dava dilekçesinin tebliği, uluslararası tebligat kurallarına göre yapılır.
- Bu süreç 3-6 ay sürebilir ve davanın uzamasına neden olabilir.
Belge ve deliller:
- Yurtdışında elde edilen belgelerin Türkiye’de kullanılabilmesi için tercüme edilmesi ve apostil şerhi veya konsolosluk onayı alınması gerekebilir.
- Tanıkların dinlenmesi için istinabe yolu kullanılabilir veya tanıklar sesli ve görüntülü iletişim araçlarıyla dinlenebilir.
Özellikle dikkat edilmesi gereken hususlar:
- Yurtdışında yaşayan Türk vatandaşları için boşanma davalarında hem Türk hukuku hem de yaşanılan ülkenin hukuku önem taşır.
- Özellikle mal paylaşımı ve çocukların velayeti konularında iki ülke hukuku arasında uyum sağlanması önemlidir.
- Nafaka ve tazminat kararlarının yurtdışında nasıl uygulanacağı önceden araştırılmalıdır.
Çekişmeli Boşanma İstatistikleri
Türkiye’de ve dünyada boşanma ve özellikle çekişmeli boşanmalara ilişkin çeşitli istatistikler mevcuttur.
Türkiye’de boşanma istatistikleri (2024 verileri):
- Türkiye’de yıllık ortalama 150.000-180.000 boşanma gerçekleşmektedir.
- Boşanmaların yaklaşık %70-75’i çekişmeli boşanma davası şeklinde başlamaktadır.
- Çekişmeli başlayan davaların yaklaşık %40’ı süreç içerisinde anlaşmalı boşanmaya dönüşmektedir.
- Boşanma davalarının ortalama %85’i kabul edilmektedir.
- Çekişmeli boşanma davalarında en sık ileri sürülen sebep şiddetli geçimsizlik (evlilik birliğinin temelinden sarsılması) olarak kaydedilmektedir.
Dava süresi istatistikleri:
- Anlaşmalı boşanma davaları ortalama 1-3 ay içerisinde sonuçlanmaktadır.
- Çekişmeli boşanma davaları ise ortalama 12-24 ay sürmektedir.
- İstinaf ve temyiz süreçleri dahil edildiğinde, çekişmeli boşanma davalarının tamamen sonuçlanması 3-4 yıla kadar uzayabilmektedir.
Velayet ve nafaka istatistikleri:
- Velayet davalarında çocukların velayeti yaklaşık %80-85 oranında anneye verilmektedir.
- Son yıllarda babaların velayet alma oranında artış gözlenmektedir.
- Ortak velayet kararları her geçen yıl artmaktadır.
- Yoksulluk nafakasına hükmedilen davaların oranı yaklaşık %60-65 civarındadır.
Mal paylaşımı istatistikleri:
- Mal paylaşımı davalarının yaklaşık %60’ı boşanma davasından sonra ayrı bir dava olarak açılmaktadır.
- Mal paylaşımı davalarında kadınların lehine sonuçlanan davaların oranı yaklaşık %55-60 civarındadır.
Boşanmaların demografik dağılımı:
- Boşanmaların en yüksek olduğu yaş aralığı 35-39 yaş olarak kaydedilmektedir.
- Evliliğin ilk 5 yılı içinde gerçekleşen boşanmalar, toplam boşanmaların yaklaşık %40’ını oluşturmaktadır.
- Eğitim seviyesi arttıkça anlaşmalı boşanma oranı artmakta, çekişmeli boşanma oranı azalmaktadır.
Boşanma davalarında istinaf ve temyiz istatistikleri:
- Çekişmeli boşanma kararlarının yaklaşık %60’ı istinafa taşınmaktadır.
- İstinafa taşınan davaların yaklaşık %70’inde yerel mahkeme kararı onanmaktadır.
- Temyize giden davaların oranı yaklaşık %30 civarındadır.
Bu istatistikler, çekişmeli boşanma davalarının Türkiye’deki genel görünümünü ve eğilimlerini anlamak açısından fikir verici olmakla birlikte, her dava kendi özel koşullarına göre değerlendirilmelidir. Kendi davanızın nasıl sonuçlanacağını tahmin etmek için genel istatistiklerden ziyade, olayınızın özellikleri ve hukuki durumunuz daha belirleyici olacaktır.
Sonuç:
Çekişmeli boşanma davası, hem duygusal hem hukuki açıdan zorlu bir süreçtir. Ancak yasal haklarınızı bilerek, uzman bir avukat desteğiyle ve sabırla hareket ederek bu süreci en az hasarla atlatabilirsiniz. Unutmayın ki boşanma davası, bir hayat döneminin kapanışı ve yeni bir başlangıcın ilk adımıdır. Bu süreçte kendinize ve varsa çocuklarınızın psikolojisine özen göstermek, uzun vadede en değerli yatırım olacaktır.
Soylu Hukuk Bürosu Hakkında
Soylu Hukuk Bürosu olarak aile hukuku alanında uzmanlaşmış ekibimizle, çekişmeli boşanma davalarında müvekkillerimize profesyonel destek sunuyoruz. Her aşamada şeffaf iletişim ve etik değerler ışığında hizmet veren büromuz, zorlu boşanma süreçlerinde müvekkillerimizin haklarını korumak için çalışmaktadır. Bireysel yaklaşım ile her dosyaya özel çözümler geliştiriyor, müvekkillerimizin bu hassas dönemde en az hasarla ilerlemelerini hedefliyoruz. Boşanma sürecinde profesyonel hukuki danışmanlık için Soylu Hukuk Bürosu yanınızda.
Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.