Hakim Boşanma Kararı Verdikten Sonra Ne Olur? *2025
Boşanma kararının verilmesi, eşlerin hemen boşanmış sayılacakları anlamına gelmez. Mahkemeden çıkan kararın kesinleşmesi için belirli bir süreç izlenmesi ve bazı aşamaların tamamlanması gerekir. Bu süreçte eşler hala evli sayılır ve evlilik birliğinden doğan yükümlülükleri devam eder.
Hakim boşanma kararı verdikten sonraki süreç şu şekilde ilerler:
- Öncelikle mahkeme tarafından kısa karar (hüküm) açıklanır ve bir ay içinde gerekçeli karar yazılarak taraflara tebliğ edilir.
- Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren taraflar için 2 haftalık istinaf süresi başlar. Bu süre içinde ya istinafa başvurulur, ya istinaftan feragat edilir ya da sürenin dolması beklenir.
- İstinaf yoluna gidilmezse karar kesinleşir. İstinafa gidilirse Bölge Adliye Mahkemesi’nde inceleme süreci başlar.
- Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı şartları varsa temyiz yoluna başvurulabilir. Yargıtay’ın kararı ile süreç tamamlanır.
- Kesinleşen boşanma kararı nüfus müdürlüğüne gönderilir ve tarafların medeni halleri değişir. Kararın içeriğine göre nafaka, tazminat, mal paylaşımı gibi konularda yeni bir dönem başlar.
Boşanma kararının verilmesinden sonraki bu süreç, davanın özelliklerine ve tarafların tutumuna göre değişkenlik gösterebilir. Kanun yollarına başvurulup başvurulmaması, sürecin uzunluğunu doğrudan etkiler. Bu yazıda, hakim boşanma kararı verdikten sonra yaşanan tüm aşamaları inceleyeceğiz.
Hakim Boşanma Kararı Verdikten Sonra Ne Olur?
1. Boşanma Kararının Verilmesi
1.1. Kısa Karar (Hüküm)
Boşanma davası yargılamasının son duruşmasında hakim, artık incelenecek başka bir husus kalmadığına kanaat getirirse kısa karar ile hükmünü açıklar. Kısa kararda hakim, davayı kabul veya reddettiğini belirtirken, tarafların talepleri hakkındaki kararını da tek tek açıklar. Örneğin velayet, nafaka, maddi-manevi tazminat gibi talepler hakkında ne şekilde hüküm kurduğunu belirtir. Bu aşamada verilen karar sadece sonucu gösterir, gerekçeleri içermez.
1.2. Gerekçeli Karar
Mahkeme, kısa kararın verilmesinden sonra bir ay içinde gerekçeli kararını yazmak zorundadır. Gerekçeli karar, mahkemenin kararını hangi hukuki nedenlere dayandırdığını detaylı şekilde açıkladığı, maddi olaylar ile sonuç arasında bağlantı kurduğu yazılı belgedir. Gerekçeli kararda, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan deliller, tanık beyanları ve bunların değerlendirilmesi detaylı şekilde yer alır.
1.3. Kararın Tebliği
Gerekçeli kararın yazılmasından sonra, bu kararın taraflara tebliğ edilmesi gerekir. Tarafların avukatları varsa tebligat avukatlara yapılır, yoksa tarafların dosyadaki adreslerine tebligat çıkarılır. Tebligat işlemi çok önemlidir çünkü istinaf başvuru süresi tebliğ tarihinden itibaren işlemeye başlar. Kararın tebliğ edilmesi için tarafların mahkemeye dilekçe ile başvurmaları gerekebilir.
2. Kesinleşme Süreci
2.1. İstinaftan Feragat
Boşanma kararının tebliğinden sonra, taraflar istinaf yoluna başvurmadan önce bu haklarından feragat edebilirler. İstinaftan feragat, gerekçeli kararın tebliğ alınmasından sonra mahkemeye sunulan bir dilekçe ile gerçekleştirilir. Bu yöntem, boşanma kararının daha hızlı kesinleşmesini sağlar. İstinaftan feragat edildiğinde, karara itiraz hakkından vazgeçilmiş olur ve karar doğrudan kesinleşir.
2.2. İstinaf Yoluna Başvuru
Taraflar, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki hafta içinde istinaf yoluna başvurabilirler. İstinaf başvurusu için hem istinaf karar harcı hem de istinaf başvuru harcı yatırılmalı, ayrıca istinaf avansı da ödenmelidir. Harç veya masrafların eksik yatırılması durumunda mahkeme, eksik yatıran tarafa tamamlaması için kesin süre verir. Bu süre içinde eksiklik giderilmezse istinaf başvurusu kabul edilmez.
2.3. Yasal Sürenin Dolması
Taraflar istinaf yoluna başvurmaz ve istinaftan feragat da etmezlerse, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren iki haftalık yasal sürenin dolması beklenir. Bu sürenin sonunda, hiçbir başvuru yapılmamışsa boşanma kararı kendiliğinden kesinleşir. Bu durum, tarafların karara karşı bir itirazları olmadığını gösterir ve mahkeme kararının kesinleşmesini sağlar.
2.4. Kısmi Kesinleşme İmkanı
Boşanma kararlarında kısmi kesinleşme mümkündür. Örneğin, taraflar sadece boşanma hükmünü kabul edip, nafaka veya tazminat gibi fer’i konularda istinafa başvurabilirler. Bu durumda boşanma kısmı kesinleşirken, diğer konulardaki itirazlar istinaf mahkemesinde incelenir. Kısmi kesinleşme, özellikle uzun süren boşanma davalarında tarafların yeni bir evlilik yapabilmeleri açısından önemli bir imkandır.
Mahkeme, kararın kesinleşmesi üzerine kesinleşme şerhi düzenler. Bu şerh, kararın artık kesin hüküm niteliği kazandığını ve tarafların medeni durumlarının değiştiğini gösteren resmi bir belgedir. Kesinleşme şerhinin düzenlenmesinden sonra, karar nüfus müdürlüğüne gönderilerek tarafların medeni hal kayıtlarının güncellenmesi sağlanır.
3. İstinaf Süreci
3.1. İstinaf Başvuru Süresi
İstinaf başvurusu, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde yapılmalıdır. Bu süre hak düşürücü niteliktedir ve sürenin geçirilmesi halinde istinaf yoluna başvuru hakkı ortadan kalkar. İstinaf başvurusunun süresi, duruşmada verilen kararın açıklanmasıyla değil, gerekçeli kararın tebliğiyle başlar.
3.2. İstinaf Başvuru Şartları
Boşanma davalarında istinaf başvurusu için miktar veya değer sınırı aranmaz. Ancak maddi tazminat, yoksulluk nafakası gibi mali konularda istinaf ücret sınırı mevcuttur. İstinaf başvurusu yapılırken başvuru harcı, karar harcı ve istinaf avansının tam olarak yatırılması gerekir. Başvuru dilekçesi, kararı veren mahkemeye hitaben yazılır ve Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmek üzere sunulur.
3.3. İstinaf İnceleme Süreci
Bölge Adliye Mahkemesi, dosyayı hem maddi hem hukuki yönden inceler. İnceleme genellikle dosya üzerinden yapılır, ancak gerekli görülürse duruşma da açılabilir. İstinaf mahkemesi, yerel mahkemenin toplamadığı delilleri toplayabilir, yeni tanık dinleyebilir ve gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırabilir. Boşanma davalarında özellikle çocukların velayeti, nafaka ve kişisel ilişki tesisi gibi konularda yeniden inceleme yapılabilir.
3.4. İstinaf Mahkemesi Kararları
İstinaf mahkemesi incelemesi sonucunda dört türlü karar verebilir:
- Başvurunun esastan reddi: İstinaf mahkemesi, yerel mahkemenin kararını doğru bulursa istinaf başvurusunu reddeder.
- Usulden bozma: İstinaf mahkemesi, usul yönünden eksiklik tespit ederse dosyayı yeniden yargılama yapılmak üzere yerel mahkemeye gönderir.
- Kararın düzeltilmesi: Küçük hatalar varsa, istinaf mahkemesi bunları düzelterek kararı onar.
- Yeniden karar: İstinaf mahkemesi, yerel mahkeme kararını kaldırarak yeni bir karar verebilir.
İstinaf aşaması ortalama bir yıl sürmektedir. Bu süre, dosyanın karmaşıklığına, mahkemenin iş yüküne ve yapılacak incelemelerin kapsamına göre değişebilir. İstinaf mahkemesinin kararı kesin olmayıp, şartları varsa temyiz yoluna başvurulabilir.
4. Temyiz Süreci
4.1. Temyiz Başvuru Koşulları
Boşanma davalarında istinaf mahkemesi kararlarına karşı temyiz yoluna başvurulabilir. Temyiz başvurusu, istinaf kararının tebliğinden itibaren iki haftalık süre içinde yapılmalıdır. Boşanmanın kendisi için miktar sınırı aranmaz, ancak mali konularda temyiz sınırı uygulanır. Örneğin, maddi tazminat veya yoksulluk nafakası gibi mali taleplerin temyiz edilebilmesi için bu miktarı aşması gerekir.
4.2. Temyiz İnceleme Süreci
Yargıtay’da temyiz incelemesi, genellikle duruşmasız olarak dosya üzerinden yapılır. İnceleme, sadece hukuka uygunluk denetimi şeklinde gerçekleşir. Temyiz aşamasında yeni delil sunulamaz ve maddi vakıalar tekrar değerlendirilmez. Yargıtay, kararın yalnızca hukuki yönden doğru olup olmadığını inceler. Temyiz süreci ortalama bir – bir buçuk yıl sürer, ancak dosyanın özelliğine göre bu süre değişebilir.
4.3. Yargıtay Kararları
Yargıtay temyiz incelemesi sonucunda üç türlü karar verebilir:
- Onama kararı: Yargıtay, istinaf mahkemesi kararını hukuka uygun bulursa kararı onar. Onama ile birlikte karar kesinleşir.
- Bozma kararı: Yargıtay, kararda hukuka aykırılık tespit ederse kararı bozar. Dosya istinaf mahkemesine gönderilir. İstinaf mahkemesi ya bozma kararına uyar ya da direnme kararı verir.
- Düzelterek onama: Yargıtay, karardaki küçük hataları kendisi düzelterek kararı onayabilir. Bu durumda yeniden yargılama yapılmaksızın karar kesinleşir.
4.4. Karar Düzeltme İmkanı
Yargıtay’ın verdiği karara karşı karar düzeltme yoluna başvurulabilir. Karar düzeltme talebi, Yargıtay kararının tebliğinden itibaren yine iki haftalık süre içinde yapılmalıdır. Karar düzeltme, aynı daire tarafından dosyanın tekrar incelenmesini sağlar. Ancak bu yola başvurulması için kanunda belirtilen özel sebeplerin varlığı gerekir. Örneğin, kararın yanlış anlaşılması, maddi hata yapılması gibi durumlar karar düzeltme sebebi olabilir.
Temyiz süreci tamamlandıktan sonra, eğer karar kesinleşmişse artık taraflar için bağlayıcı hale gelir ve uygulanması zorunlu olur. Bu aşamadan sonra kararın nüfusa işlenmesi ve diğer hukuki sonuçlarının yerine getirilmesi aşamasına geçilir.
5. Boşanma Kararının Kesinleşmesi Sonrası İşlemler
5.1. Nüfus Müdürlüğüne Bildirim
Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte, mahkeme kalem müdürü bir hafta içinde kararı nüfus müdürlüğüne bildirir. Bu bildirim resen yapılır, tarafların başvurusuna gerek yoktur. Nüfus müdürlüğü, kendisine ulaşan kesinleşmiş boşanma kararını yine bir hafta içinde kayıtlara işler. Böylece tarafların medeni halleri resmi olarak değişmiş olur.
5.2. Kimlik ve Medeni Hal Değişikliği
Nüfus müdürlüğü boşanma kararını sistem üzerinde işledikten sonra, tarafların nüfus kayıtlarındaki medeni halleri otomatik olarak güncellenir. Ancak kimlik kartlarının değiştirilmesi için tarafların bizzat nüfus müdürlüğüne başvurması gerekir. Yeni kimlik kartı almak için randevu alınması ve gerekli harçların yatırılması gerekir. Bu işlemler e-devlet üzerinden de gerçekleştirilebilir.
5.3. Soyadı Değişikliği İşlemleri
Boşanma sonrası kadın, kural olarak bekarlık soyadına döner. Ancak mahkeme kararında eski eşinin soyadını kullanmaya devam etme izni almışsa, bu soyadını kullanmaya devam edebilir. Soyadı değişikliği için kadın, e-devlet üzerinden “Evli/Dul veya Boşanmış Kadınların Soyadı Değişikliği Başvurusu” yapabilir. Eğer boşanma kararında soyadı kullanımına ilişkin bir karar yoksa ve kadın eski eşinin soyadını kullanmak istiyorsa, boşanmadan sonra bir yıl içinde dava açarak bu talebini ileri sürebilir.
5.4. Velayet ve Nafaka Kararlarının Uygulanması
Kesinleşen boşanma kararında belirlenen velayet düzenlemeleri hemen uygulanmaya başlar. Velayeti alan eş, çocuğun bakımı, eğitimi ve sağlığı ile ilgili kararları alma yetkisine sahip olur. Belirlenen nafaka miktarları da kararın kesinleşmesiyle birlikte ödenmeye başlanır. Yoksulluk nafakası ve iştirak nafakası için icra takibi başlatılabilir. Diğer eşle çocuk arasındaki kişisel ilişki (görüşme) düzeni de kararda belirtildiği şekilde uygulanmaya başlanır.
Tüm bu işlemler sırasında tarafların bir araya gelmesine gerek yoktur. Her biri kendi işlemlerini bağımsız olarak gerçekleştirebilir. Ancak özellikle çocukların velayeti ve görüşme düzeni konusunda eşlerin işbirliği içinde olması, sürecin sağlıklı işlemesi açısından önemlidir.
6. Mali Sonuçlar ve Uygulamalar
6.1. Mal Paylaşımı
Boşanma davası kesinleştikten sonra, eşler arasındaki mal paylaşımı süreci başlar. Mal paylaşımı, evlilik birliği devam ederken edinilen malların tasfiyesini içerir. Evlilik öncesi mallar kural olarak paylaşıma dahil edilmez. Boşanma davasının açıldığı tarihten sonra edinilen mallar da kişisel mal sayılır ve paylaşıma tabi değildir. Mal paylaşımı davası, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra açılabilir ve boşanma kararı kesinleşmeden mal paylaşımı davasında karar verilemez.
6.2. Nafaka Ödemeleri
Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte, kararda belirlenen nafaka türleri farklı şekillerde uygulanmaya başlar:
- Tedbir nafakası sona erer, çünkü bu nafaka türü sadece dava sürecinde geçerlidir.
- İştirak nafakası (çocuk nafakası) derhal uygulanmaya başlar ve çocuğun eğitimi tamamlanana kadar devam eder.
- Yoksulluk nafakası, kararın kesinleşmesiyle birlikte ödenmeye başlanır ve şartlar değişmedikçe süresiz olarak devam eder.
6.3. Tazminat Ödemeleri
Boşanma kararında hükmedilen maddi ve manevi tazminat, kararın kesinleşmesiyle muaccel hale gelir. Tazminat alacaklısı olan eş, bu alacağını icra yoluyla tahsil edebilir. Tazminat miktarları taksitler halinde ödenmesine karar verilmişse, belirlenen ödeme planına uygun şekilde tahsil edilir. Ödememe durumunda icra takibi başlatılabilir ve yasal faiz talep edilebilir.
6.4. Aile Konutunun Durumu
Boşanma kararının kesinleşmesiyle birlikte aile konutu statüsü sona erer. Aile konutu şerhi, tapu müdürlüğüne başvurularak kaldırılabilir. Konutun mülkiyeti kime aitse, o kişi artık diğer eşin rızasını almadan konut üzerinde tasarrufta bulunabilir. Ancak mal paylaşımı davası devam ediyorsa ve konut üzerinde tedbir kararı varsa, bu tedbir kararı kaldırılmadan tasarrufta bulunulamaz.
Eğer mahkeme, çocuğun üstün yararı gereği aile konutunun velayeti alan eşe tahsisine karar vermişse, bu durum malik olan eşin tasarruf yetkisini kısıtlar. Konut kira ise ve kira sözleşmesi boşanan eşlerden biri adına ise, mahkeme kararıyla diğer eşe devredilebilir.
7. Yeni Evlilik İçin Bekleme Süreleri
7.1. İddet Müddeti
Boşanma kararının kesinleşmesinden sonra kadın için 300 günlük bir bekleme süresi (iddet müddeti) öngörülmüştür. Bu süre, Türk Medeni Kanunu‘nda düzenlenen ve soy bağının karışmasını önlemeye yönelik bir tedbirdir. İddet müddeti süresince kadın yeniden evlenemez. Erkekler için böyle bir bekleme süresi öngörülmemiştir. İddet müddeti, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren başlar ve takvim günü olarak hesaplanır.
7.2. İddet Müddetinin Kaldırılması
Kadın, 300 günlük bekleme süresini beklemek istemiyorsa, hamile olmadığını resmi sağlık kurulu raporu ile belgeleyerek mahkemeye başvurabilir. Bu durumda mahkeme, iddet müddetinin kaldırılmasına karar verebilir. İddet müddetinin kaldırılması davası basit yargılama usulüne tabidir ve genellikle kısa sürede sonuçlanır. Ayrıca, boşanmadan önce en az 300 gün ayrı yaşayan kadınlar için de iddet müddeti uygulanmaz.
7.3. Yeniden Evlenme Şartları
Boşanan eşlerin yeniden evlenebilmeleri için öncelikle boşanma kararının kesinleşmiş olması gerekir. Erkekler için başka bir şart aranmazken, kadınlar ya iddet müddetinin dolmasını beklemeli ya da bu sürenin kaldırılması için mahkemeden karar almalıdır. Boşanan eşler dilerlerse birbirleriyle tekrar evlenebilirler, bunun için herhangi bir süre sınırlaması yoktur. Ancak yine de kadın için iddet müddeti kuralı geçerlidir.
Evlenmek isteyen taraflar, medeni durumlarındaki değişikliğin nüfus kayıtlarına işlendiğinden emin olmalıdır. Bu nedenle yeni evlilik yapmadan önce, boşanmanın nüfus kayıtlarına işlenip işlenmediği kontrol edilmelidir. Boşanmış kişiler evlenirken, önceki evliliğin sona erdiğini gösteren kesinleşmiş boşanma kararını evlendirme memurluğuna ibraz etmelidirler.
Sonuç
Boşanma kararının verilmesinden sonraki süreç, kararın kesinleşmesi ve uygulanması aşamalarından oluşan karmaşık bir yolculuktur. Gerekçeli kararın tebliğinden başlayarak, istinaf ve temyiz süreçlerinin tamamlanması, ardından nüfus kayıtlarının güncellenmesi ve mali sonuçların hayata geçirilmesi ile devam eder. Tarafların bu süreçte haklarını ve yükümlülüklerini iyi bilmeleri, işlemlerin sorunsuz ilerlemesi açısından önemlidir. Her boşanma kendine özgü koşullar içerdiğinden, sürecin uzunluğu ve karmaşıklığı değişkenlik gösterebilir. Ancak sürecin her aşamasında hukuki yardım almak, olası hak kayıplarını önlemek açısından faydalı olacaktır.
Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.