Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

Haksız Tutuklama Nedeniyle Tazminat Davası *2025

Haksız Tutuklama Nedeniyle Tazminat

1. Giriş

1.1. Konunun Önemi

Haksız tutuklama nedeniyle tazminat konusu, hukuk devleti ilkesinin ve temel insan haklarının korunması açısından büyük önem taşımaktadır. Tutuklama tedbiri, ceza muhakemesinde başvurulan en ağır koruma tedbirlerinden biri olup, kişinin henüz suçluluğu ispatlanmadan özgürlüğünden yoksun bırakılması sonucunu doğurmaktadır. Bu nedenle haksız tutuklamanın neden olduğu maddi ve manevi zararların giderilmesi, adaletin tesisi ve mağduriyetlerin önlenmesi bakımından kritik bir rol oynamaktadır.

1.2. Çalışmanın Kapsamı ve Amacı

Bu çalışmada, haksız tutuklamanın hukuki niteliği, tazminat sebepleri, dava şartları, yargılama usulü ve tazminatın hesaplanması gibi temel konular ele alınacaktır. Ayrıca konuya ilişkin yasal düzenlemeler, içtihatlar ve doktrindeki görüşler ışığında bir değerlendirme yapılacaktır.

 

2. Haksız Tutuklama Kavramı ve Hukuki Dayanağı

2.1. Haksız Tutuklama Kavramı

Haksız tutuklama, kişi özgürlüğünü kısıtlayan en ağır koruma tedbirlerinden biri olan tutuklamanın kanunda öngörülen şartlar oluşmadan veya usulüne aykırı şekilde uygulanması durumudur. Tutuklama kararının hukuka aykırı olması, kanuni şartların bulunmaması, orantılılık ilkesine aykırı olması veya adli kontrol gibi daha hafif tedbirlerle amaca ulaşılabilecek durumlarda tutuklamaya başvurulması gibi hallerde haksız tutuklamadan söz edilir. Bu kavram, hem maddi hukuka hem de usul hukukuna aykırılık hallerini kapsamaktadır.

2.2. Hukuki Dayanaklar

2.2.1. Anayasal Düzenlemeler

Haksız tutuklama nedeniyle tazminat hakkının en temel dayanağı Anayasa’nın 19. maddesidir. Bu madde kişi hürriyeti ve güvenliğini düzenlemekte olup, son fıkrasında bu haklara aykırı hareket edilmesi durumunda tazminat hakkını açıkça düzenlemektedir. Ayrıca Anayasa’nın 40. maddesi temel hak ve özgürlüklerin korunması kapsamında devletin sorumluluğunu düzenlemektedir.

2.2.2. Uluslararası Sözleşmeler

İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS) ve Medeni ve Siyasi Haklara İlişkin Uluslararası Sözleşme gibi uluslararası metinler haksız tutuklama nedeniyle tazminat hakkının uluslararası dayanaklarını oluşturmaktadır. Özellikle AİHS’nin 5. maddesi özgürlük ve güvenlik hakkını düzenlemekte ve haksız tutuklamaya karşı tazminat hakkını güvence altına almaktadır.

2.2.3. CMK’daki Düzenlemeler

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 141 ila 144. maddeleri arasında haksız tutuklama nedeniyle tazminat konusu detaylı şekilde düzenlenmiştir. Bu maddeler tazminat sebeplerini, başvuru usulünü, yargılama sürecini ve tazminatın hesaplanmasına ilişkin esasları belirlemektedir. CMK’nın bu düzenlemeleri, haksız tutuklama nedeniyle tazminat talep edilebilecek halleri tahdidi olarak saymış ve konuya ilişkin özel bir yargılama usulü öngörmüştür.

 

3. Tazminat Nedenleri

3.1. Kanuna Aykırı Tutuklama

CMK’nın 141/1-a maddesi uyarınca kanunlarda belirtilen koşullar dışında tutuklama veya tutukluluğun devamına karar verilmesi bir tazminat sebebidir. Tutuklama kararı verilebilmesi için kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin ve bir tutuklama nedeninin bulunması gerekmektedir. Ayrıca işin önemi, verilmesi beklenen ceza veya güvenlik tedbiri ile ölçülü olması da aranmaktadır. Bu şartların bulunmaması veya yanlış değerlendirilmesi halinde verilen tutuklama kararı hukuka aykırı olup, tazminat sebebi oluşturacaktır.

3.2. Kanuni Hakları Hatırlatılmadan Tutuklama

CMK’nın 141/1-c maddesi gereğince yasal hakları hatırlatılmadan veya hatırlatılan haklarından yararlanma istekleri yerine getirilmeden tutuklananlar tazminat talep edebilir. Bu haklar arasında susma hakkı, müdafi yardımından yararlanma hakkı, yakınlarına haber verme hakkı gibi temel haklar yer almaktadır. Tutuklanacak kişiye bu hakların hatırlatılmaması veya hakların kullanılmasının engellenmesi doğrudan tazminat sebebi oluşturmaktadır.

3.3. Makul Sürede Yargı Mercii Önüne Çıkarılmama

CMK’nın 141/1-d maddesi uyarınca kanuna uygun olarak tutuklandığı halde makul sürede yargılama mercii huzuruna çıkarılmayan kişiler tazminat talep edebilir. Makul süre kavramı her somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmekte olup, AİHM içtihatları bu konuda yol gösterici niteliktedir. Tutuklunun ilk tutuklama anından itibaren makul sürede hâkim önüne çıkarılması ve tutukluluğunun hukuka uygunluğunun denetlenmesi gerekir. Bu sürenin aşılması halinde tazminat hakkı doğmaktadır.

3.4. Makul Sürede Hüküm Verilmemesi

CMK’nın 141/1-d maddesi uyarınca, kanuna uygun tutuklanmasına rağmen makul süre içinde hakkında hüküm verilmeyen kişiler tazminat talep edebilir. Bu hususta makul sürenin tespitinde suçun niteliği, davanın karmaşıklığı, delillerin durumu, sanık sayısı gibi kriterler göz önünde bulundurulur. Tutukluluk süresinin uzaması halinde tutuklamanın devamı kararlarının gerekçelendirilmesi ve sürenin makul olup olmadığının değerlendirilmesi gerekir.

3.5. Beraat veya Kovuşturmaya Yer Olmadığı Kararı Verilmesi

CMK’nın 141/1-e maddesi gereğince, kanuna uygun olarak tutuklandıktan sonra haklarında kovuşturmaya yer olmadığına veya beraatlerine karar verilenler tazminat talep edebilirler. Bu durumda başlangıçta kanuna uygun olan tutuklama, sonradan haksız hale gelmekte ve tazminat hakkı doğmaktadır. Beraat kararının hangi sebeple verildiğinin tazminat hakkı bakımından bir önemi bulunmamaktadır.

3.6. Tutukluluk Süresinin Mahkumiyet Süresinden Fazla Olması

CMK’nın 141/1-f maddesi kapsamında, mahkûm olup da tutuklulukta geçirdiği sürelerin hükümlülük sürelerinden fazla olması durumunda tazminat talep edilebilir. Örneğin bir yıl hapis cezasına mahkûm olan kişinin bir buçuk yıl tutuklu kalması halinde, fazladan tutuklu kalınan altı aylık süre için tazminat hakkı doğmaktadır. Bu durumda mahkumiyet kararı verilmiş olsa bile, tutuklulukta geçen fazla süre için tazminat talep edilebilmektedir.

 

4. Tazminat Davasının Usulü

4.1. Görevli ve Yetkili Mahkeme

CMK’nın 142/2 maddesi uyarınca haksız tutuklama nedeniyle tazminat davalarında görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir. Yetkili mahkeme ise zarara uğrayanın oturduğu yer ağır ceza mahkemesidir. Ancak o yer ağır ceza mahkemesi tazminat konusu işlemle ilişkili ise ve aynı yerde başka bir ağır ceza dairesi yoksa, en yakın yer ağır ceza mahkemesi yetkili olacaktır. 01.06.2024 tarihinde yürürlüğe giren 7499 sayılı Kanun ile bazı tazminat talepleri için Tazminat Komisyonuna başvuru imkanı getirilmiştir.

4.2. Dava Açma Süresi

Tazminat istemi, CMK’nın 142/1 maddesi gereğince kararın veya hükmün kesinleşmesinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl içinde yapılmalıdır. Bu süreler hak düşürücü niteliktedir. Ayrıca bazı tazminat nedenleri bakımından, örneğin kanuni hakların hatırlatılmaması durumunda, dava açma süresinin başlangıcı işlemin yapıldığı tarihten itibaren başlar.

4.3. Taraflar

Davacı, haksız tutuklama nedeniyle zarara uğrayan kişidir. Dava bizzat mağdur tarafından açılabileceği gibi vekili aracılığıyla da açılabilir. Davalı ise devlettir ve davada Hazine temsil edilir. Hazineyi temsile illerde defterdarlık, ilçelerde malmüdürlüğü yetkilidir. Mirasçıların dava açma hakkı konusunda ise özel düzenlemeler mevcuttur.

4.4. İspat Yükü

İspat yükü kural olarak davacı üzerindedir. Davacı, haksız tutuklamaya maruz kaldığını, bunun kanunda sayılan tazminat nedenlerinden birine girdiğini ve uğradığı zararı ispat etmekle yükümlüdür. Ancak mahkeme resen araştırma ilkesi gereğince gerekli gördüğü her türlü araştırmayı yapabilir veya yaptırabilir.

4.5. Yargılama Usulü

Yargılama, CMK’nın 142. maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Dava dilekçesinde eksiklik varsa bir aylık süre verilerek tamamlanması istenir. Dilekçe ve ekleri Hazine temsilcisine tebliğ edilir. Mahkeme kararını duruşmalı olarak verir. Duruşmada Cumhuriyet savcısının hazır bulunması zorunludur. Karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. 7499 sayılı Kanun ile bölge adliye mahkemesi kararlarının kesin olduğu düzenlenmiştir.

 

5. Tazminatın Belirlenmesi

5.1. Maddi Tazminatın Belirlenmesi

Haksız tutuklama nedeniyle maddi tazminat, tutuklu kalınan süre içinde yoksun kalınan kazançlar, yapılan masraflar ve diğer maddi kayıpları kapsar. Maddi tazminatın belirlenmesinde kişinin tutuklanmadan önceki gelir durumu, mesleği, çalışma koşulları ve tutukluluk nedeniyle kaybettiği iş fırsatları dikkate alınır. Davacının gelir durumunun tespitinde bordro, vergi kayıtları, meslek kuruluşu verileri gibi belgeler esas alınır. Herhangi bir geliri belgelenemeyen kişiler için ise asgari ücret üzerinden hesaplama yapılır. Ayrıca avukatlık ücreti, yol masrafları, tedavi giderleri gibi tutukluluğa bağlı diğer maddi zararlar da tazminat kapsamındadır.

5.2. Manevi Tazminatın Belirlenmesi

Manevi tazminat, kişinin haksız tutuklanması nedeniyle duyduğu elem ve ıstırabın, toplum içindeki itibarının zedelenmesinin, aile ve sosyal yaşamında meydana gelen olumsuzlukların karşılığı olarak belirlenir. Manevi tazminatın miktarı belirlenirken tutuklu kalınan süre, suçlamanın niteliği, kişinin sosyal ve ekonomik durumu, olayın kamuoyundaki yansımaları gibi kriterler göz önünde bulundurulur. Yargıtay içtihatlarına göre manevi tazminat, zenginleşme aracı olmamalı ancak mağduriyeti giderecek makul bir düzeyde olmalıdır. Uygulamada genellikle tutuklu kalınan süre ile orantılı bir hesaplama yapılmaktadır.

5.3. Faiz Uygulaması

Haksız tutuklama nedeniyle tazminatta faiz, talep edilmesi halinde uygulanır. Faizin başlangıç tarihi konusunda farklı görüşler olmakla birlikte, Yargıtay genellikle tutuklamanın başladığı tarihi veya haksız tutuklamanın sona erdiği tarihi esas almaktadır. Faiz talebi dava dilekçesinde açıkça belirtilmelidir. Dava dilekçesinde faiz başlangıç tarihi belirtilmemişse, dava tarihinden itibaren yasal faiz işletilir. Faiz oranı konusunda ise 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun hükümleri uygulanır.

 

6. Tazminat Engelleri

6.1. Kanuni Engeller

CMK’nın 144. maddesinde tazminat talep edilemeyecek haller düzenlenmiştir. Buna göre, tazminata hak kazanmadığı halde sonradan yürürlüğe giren ve lehte düzenlemeler getiren kanun gereği durumları tazminat istemeye uygun hale dönüşenler, genel veya özel af, şikayetten vazgeçme, uzlaşma gibi nedenlerle hakkında kovuşturmaya yer olmadığına veya davanın düşmesine karar verilenler, kusur yeteneğinin bulunmaması nedeniyle hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilenler ve adli makamlar huzurunda gerçek dışı beyanla suç işlediğini veya suça katıldığını bildirerek tutuklanmasına neden olanlar tazminat talep edemezler.

6.2. Kusur ve İhmalin Etkisi

Haksız tutuklamaya kendi kusuru veya ihmali ile sebebiyet veren kişilerin tazminat talep etme hakları sınırlanabilir veya tamamen ortadan kalkabilir. Örneğin, yakalama emrine rağmen teslim olmayan, delilleri karartma girişiminde bulunan veya kaçma şüphesi oluşturan davranışlarda bulunan kişilerin durumu bu kapsamda değerlendirilir. Ayrıca kendi beyanları veya davranışlarıyla tutuklanmasına neden olan kişiler de tazminat talep edemezler.

6.3. Zamanaşımı

Haksız tutuklama nedeniyle tazminat davalarında zamanaşımı özel olarak düzenlenmiştir. CMK’nın 142/1 maddesinde tazminat istemi için öngörülen üç aylık ve bir yıllık süreler, niteliği itibariyle hak düşürücü süreler olup zamanaşımı süresi değildir. Dolayısıyla bu sürelerin geçirilmesi halinde artık tazminat talep edilemez. Zamanaşımı, haksız tutuklama nedeniyle tazminat talepleri bakımından bir tazminat engeli olarak düzenlenmemiştir. Ancak kesinleşmiş mahkeme kararlarının icrası bakımından genel zamanaşımı süreleri uygulanır.

 

7. Tazminatın Geri Alınması

7.1. Geri Alma Nedenleri

CMK’nın 143. maddesi uyarınca tazminatın geri alınabileceği iki temel durum düzenlenmiştir. Birincisi, kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin kararın sonradan kaldırılarak kişinin mahkûm edilmesi durumudur. İkincisi ise yargılamanın yenilenmesiyle beraat kararının kaldırılıp mahkûmiyet kararı verilmesi halidir. Bu durumlarda ödenmiş olan tazminatın mahkûmiyet süresine ilişkin kısmı geri alınır. Geri alma sadece CMK’nın 141/1-e maddesinde düzenlenen tazminat nedeni için mümkündür.

7.2. Geri Alma Usulü

Tazminatın geri alınması talebi Cumhuriyet savcısı tarafından yazılı olarak yapılır. Talep, daha önce tazminata hükmeden mahkemeye yöneltilir. Mahkeme, dosya üzerinden inceleme yaparak koşulların bulunması halinde tazminatın geri alınmasına karar verir. Geri alınacak tazminat miktarı, hükmedilen yeni mahkûmiyet süresine denk gelen kısımla sınırlıdır. Mahkemenin tazminatın geri alınmasına ilişkin kararına karşı itiraz yoluna başvurulabilir. Geri alınmasına karar verilen tazminat, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümlerine göre tahsil edilir. Mahkeme resen geri alma kararı veremez, mutlaka Cumhuriyet savcısının talebi gereklidir.

 

8. Devlet’in Rücu Hakkı

8.1. Rücu Hakkının Kapsamı

CMK’nın 141/4 ve 143/3 maddelerinde devletin ödediği tazminatı rücu etme hakkı düzenlenmiştir. Rücu hakkı, haksız tutuklamaya sebebiyet veren kişilerin bu eylemlerinden sorumlu tutulabilmesi ve kamu zararının giderilmesi amacını taşımaktadır. Devlet, ödediği tazminatı kanunda belirtilen şartların gerçekleşmesi halinde ilgili kişilerden talep edebilir. Rücu için kanunda öngörülen bir yıllık süre hak düşürücü niteliktedir.

8.2. Rücu Edilebilecek Kişiler

Devlet, ödediği tazminatı iki grup kişiye rücu edebilir. Birinci grupta, görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle görevini kötüye kullanan hâkimler ve Cumhuriyet savcıları yer alır. İkinci grupta ise iftira suçu veya yalan tanıklık nedeniyle kişinin tutuklanmasına neden olan kişiler bulunur. Rücu için hâkim ve savcılar açısından görevi kötüye kullanma suçundan mahkûmiyet, diğerleri için ise iftira veya yalan tanıklık suçlarından mahkûmiyet şartı aranmaktadır.

8.3. Rücu Davası

Rücu davası, görevli ve yetkili mahkemede devlet tarafından açılır. Dava açma süresi, tazminatın ödendiği tarihten itibaren bir yıldır. Rücu davasında ispat yükü devlet üzerindedir. Devlet, ödediği tazminatın miktarını ve rücu şartlarının gerçekleştiğini ispatlamalıdır. Rücu davasında hükmedilecek miktar, ödenen tazminat miktarını aşamaz.

 

Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

İletişim Ozan Soylu

Haksız Tutuklama Nedeniyle Tazminat Davası

Yazıyı paylaşın: