Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

Hırsızlık Suçunda Zararın Giderilmesi – Av. Ozan Soylu

Türk Ceza Hukuku sisteminde, mağdurun korunması ve suç nedeniyle oluşan zararın giderilmesi önemli bir yer tutmaktadır. Özellikle malvarlığına karşı işlenen suçlarda, failin pişmanlık göstererek mağdurun zararını gidermesi durumunda ceza indirimi sağlayan düzenlemeler mevcuttur.

Bu sistem, hem mağdurun zararının karşılanmasını teşvik etmekte hem de onarıcı adalet anlayışının bir yansıması olarak çağdaş ceza hukukunda yerini almaktadır.

Hırsızlık suçunda zararın giderilmesi, Türk Ceza Kanunu’nun 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık kurumu çerçevesinde ele alınmaktadır. Bu kurum, failin suçu işledikten sonra pişmanlık duyarak sonuçlarını hafifletmeye yönelik davranışlar sergilemesini ifade eder.

 

Etkin Pişmanlık Kavramı

Etkin pişmanlık, diğer adıyla faal nedamet, bir kişinin suç işledikten sonra pişmanlık duyarak suçun olumsuz sonuçlarını önlemeye veya azaltmaya çalışmasıdır. Türk Ceza Kanunu‘nun 168. maddesinde düzenlenen bu kurum, malvarlığına karşı işlenen suçlarda özel bir uygulama alanı bulmaktadır.

Etkin pişmanlık, sadece suçun tamamlanmasından sonraki evrede uygulama alanı bulur. Suçun icra hareketleri tamamlanmadan önceki bir aşamada failin pişmanlığı, etkin pişmanlık değil, gönüllü vazgeçme olarak değerlendirilir.

5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nda etkin pişmanlık, cezayı azaltan şahsi sebep olarak öngörülmüştür. Kanun sistemimizde her suç için etkin pişmanlık hükümleri düzenlenmemiştir. Sadece failin pişmanlık duymasının sonuçları hafifletebileceği suçlar için bu imkan tanınmıştır.

 

Hırsızlık Suçunda Etkin Pişmanlığın Şartları

Suçun Tamamlanmış Olması

Etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için öncelikle suçun tüm unsurlarıyla tamamlanmış olması gerekir. Teşebbüs aşamasında kalan suçlarda etkin pişmanlık hükümleri uygulanamaz. Çünkü suç tamamlanmadan ortada giderilecek bir zarar bulunmamaktadır.

Failin Gerçek Pişmanlık Göstermesi

Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak için failin gerçek bir pişmanlık duygusu ile hareket etmesi gerekmektedir. Failin yakalanması üzerine çaresizlikten eşyayı iade etmesi veya zararı karşılaması durumunda etkin pişmanlık hükümleri uygulanmaz.

Zararın Aynen Geri Verme veya Tazmin Suretiyle Giderilmesi

Etkin pişmanlık için failin mağdurun zararını aynen geri verme veya tazmin etme suretiyle tamamen gidermesi gerekmektedir. Aynen geri verme, çalınan eşyanın mağdura iade edilmesini; tazmin ise, zararın nakden karşılanmasını ifade eder.

Pişmanlığın Belli Aşamalarda Gösterilmesi

  • Soruşturma aşamasında pişmanlık gösterilirse cezanın üçte ikisine kadar indirim yapılır.
  • Kovuşturma başladıktan sonra fakat hüküm verilmeden önce pişmanlık gösterilirse cezanın yarısına kadar indirim yapılır.
  • Yağma suçunda ise birinci durumda cezanın yarısına, ikinci durumda cezanın üçte birine kadar indirim yapılır.
  • Kısmen geri verme veya tazmin halinde, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için mağdurun rızası aranır.

 

Etkin Pişmanlığın İştirak İlişkisine Etkisi

Suça birden fazla kişinin katılması durumunda, iştirakçilerden birinin zararı karşılaması halinde diğer şeriklerin de etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı önemli bir konudur. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, şeriklerden birinin zararı ödemesi halinde, ödemeye açıkça karşı çıkmayan diğer şerikler de etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanabilir.

İştirak halinde işlenen suçlarda bir sanığın zararı tamamen karşılaması halinde, zararın ödenmesine katkı sağlamayan diğer sanıkların zararın karşılanmasına açıkça karşı çıkmamaları durumunda etkin pişmanlık hükümlerinden istifade edebilecekleri kabul edilmektedir.

Bu yaklaşım, etkin pişmanlık kurumunun amacına uygun bir yorumdur. Aksi takdirde, sadece zararı karşılayan failin etkin pişmanlıktan yararlanması, diğer şeriklerin bu imkandan istifade edememesi gibi maddenin konuluş amacına ters bir durum ortaya çıkabilir.

 

Kısmi İade Halinde Uygulanacak Hükümler

Mağdur Rızasının Aranması

Kısmi iade halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için mağdurun rızası şarttır. TCK’nın 168. maddesinin dördüncü fıkrasında, “Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ayrıca mağdurun rızası aranır” denilmektedir.

Mağdur Rızasının Bulunmaması

Mağdur serbest iradesi ile kısmi iadeye rıza göstermiyorsa, sanığın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanması mümkün değildir. Bu durumda, yapılan ödeme veya iade miktarının yüksek olması da sonucu değiştirmez.

İndirimin Belirlenmesi

Kısmi iadenin varlığı ve mağdurun rızasının bulunması halinde, cezadan yapılacak indirim iadenin ortaya çıktığı aşamaya göre belirlenir. Yani soruşturma aşamasında mı yoksa kovuşturma aşamasında mı kısmi iade gerçekleşmiş, buna bakılarak indirim oranı tespit edilir.

Kamu Kurumları Açısından Durum

Mağdurun kamu kurumu olması halinde de kısmi iadeye rızanın olup olmadığı kamu kurumundan yazı ile sorulmalıdır. Kurumun vereceği cevap, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağını belirler.

 

Zarar Talebinin Bulunmaması Durumu

Mağdurun herhangi bir zarar talebi bulunmaması halinde, etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması konusu tartışmalıdır. Yargıtay’a göre, mağdurun zararı talep etmemesi halinde failin etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanabilmesi, zararı mahkemece belirlenecek tevdi mahalline yatırması halinde mümkündür.

Ancak doktrinde, mağdurun maddi zarar talebinin bulunmaması nedeniyle failin ödemeyi gerçekleştiremediği durumlarda, fail hal ve hareketleriyle pişmanlığını bizzat göstermiş ise, faile yüklenebilecek bir kusur bulunmadığından etkin pişmanlık hükümlerinden yararlandırılması gerektiği savunulmaktadır. Burada önemli olan, mağdurun zararının tazmini değil, failin içten gelen arzusuyla zararı karşılama niyetidir.

 

Etkin Pişmanlığın Diğer Kurumlarla İlişkisi

Uzlaşma Kurumu ile İlişkisi

Etkin pişmanlık ve uzlaşma, Türk ceza adalet sisteminde onarıcı adalet anlayışının yansımaları olarak yer almaktadır. CMK’nın 253. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olsa bile etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlarda uzlaştırma yoluna gidilemez.

Gönüllü Vazgeçme ile İlişkisi

Gönüllü vazgeçme, suçun icra hareketlerinden vazgeçme veya suçun tamamlanmasını önleme durumunda söz konusu olur ve teşebbüsten dolayı cezalandırılmama sonucunu doğurur. Etkin pişmanlık ise suç tamamlandıktan sonra cezayı azaltan bir kurumdur. İki kurum arasındaki temel fark, etkin pişmanlıkta suçun tamamlanmış olması, gönüllü vazgeçmede ise suçun teşebbüs aşamasında kalmasıdır.

 

Sonuç

Hırsızlık suçunda zararın giderilmesi, Türk Ceza Hukuku’nda rehabilitasyon ve yeniden entegrasyon anlayışının bir yansıması olarak karşımıza çıkmaktadır. Etkin pişmanlık hükümleri sayesinde, fail suçundan pişman olarak mağdurun zararını giderdiğinde cezasında indirime gidilmekte, böylece hem mağdurun zararı karşılanmakta hem de failin toplumla barışması sağlanmaktadır.

 

Daha detaylı bilgi için yazımızı okuyabilirsiniz: Hırsızlık Suçunda Etkin Pişmanlık İndirimi

 

Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Hırsızlık Suçunda Zararın Giderilmesi

Yazıyı paylaşın: