
1 Yıl Dolmadan Boşanmak Mümkün müdür? *2025
Son yıllarda Türkiye’de boşanma oranları giderek artmaktadır. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, her yıl önemli sayıda çift boşanma kararı almakta ve bu boşanmaların önemli bir kısmı evliliğin ilk yılı içerisinde gerçekleşmektedir. Bu durum, “1 yıl dolmadan nasıl boşanılır?” sorusunu gündeme getirmektedir.
Hukuki açıdan evliliğin sonlandırılması, tarafların anlaşmalı veya çekişmeli olarak başvurabilecekleri bir süreçtir. Ancak Türk Medeni Kanunu, anlaşmalı boşanmalar için minimum 1 yıllık evlilik süresi şartı aramaktadır. Bu makale, henüz bir yılını doldurmamış evliliklerde boşanmanın hukuki imkanlarını, zorlukları ve izlenebilecek stratejileri detaylı şekilde ele almaktadır.
Türk Hukukunda Boşanma Süreleri ve Yasal Çerçeve
Anlaşmalı ve Çekişmeli Boşanmanın Karşılaştırması
Türk hukukunda boşanma davalarında iki temel yöntem bulunmaktadır. Aşağıdaki tabloda anlaşmalı ve çekişmeli boşanmanın karşılaştırmasını görebilirsiniz:
Anlaşmalı Boşanma | Çekişmeli Boşanma |
---|---|
Minimum 1 yıllık evlilik süresi şartı vardır | Evlilik süresi için herhangi bir şart yoktur (evliliğin ilk gününden itibaren açılabilir) |
TMK 166/3 maddesine dayanır | TMK 166/1-2 maddelerine dayanır |
Eşlerin boşanma ve mali konularda anlaşması gerekir | Tek taraflı başvuru yeterlidir, anlaşma gerekmez |
İspat yükümlülüğü yoktur, 1 yıl şartı yeterlidir | Evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının ispatı gereklidir |
Tek duruşmada sonuçlanabilir, süreç kısadır (1-3 ay) | Genellikle birden fazla duruşma ve uzun süreç (6 ay-2 yıl) |
Tanık dinlenmesine gerek yoktur | Tanık ifadeleri ve deliller kritik önem taşır |
Anlaşmalı Boşanmada 1 Yıl Şartı
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesinin 3. fıkrası, anlaşmalı boşanmanın temel hukuki dayanağıdır. Bu madde açıkça şu hükmü içermektedir: “Evlilik en az bir yıl sürmüş ise, eşlerin birlikte başvurması ya da bir eşin diğerinin davasını kabul etmesi halinde, evlilik birliği temelinden sarsılmış sayılır.”
Bu hüküm, kanun koyucunun evliliğin aceleyle sonlandırılmasını önleme amacını yansıtmaktadır. Yasada belirtilen 1 yıllık süre, evliliğin gerçekleştiği günden itibaren tam 365 gün olarak hesaplanır. Örneğin, 10 Mayıs 2024 tarihinde evlenen bir çift, anlaşmalı boşanma davası açabilmek için 10 Mayıs 2025 tarihini beklemek zorundadır.
Yargıtay kararlarına göre, bu sürenin hesaplanmasında gün esası kabul edilmekte, ay veya yıl hesabı yapılmamaktadır. Artık yıllarda bile süre uzatılmaz, yine 365 gün esas alınır.
Çekişmeli Boşanmada Süre Şartının Bulunmaması
Çekişmeli boşanma davaları için Türk Medeni Kanunu’nda herhangi bir asgari evlilik süresi şartı bulunmamaktadır. TMK 166/1-2 maddeleri kapsamında, evliliğin ilk gününden itibaren çekişmeli boşanma davası açılabilir.
Bu davalarda kritik nokta, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığının kanıtlanabilmesidir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre, evlilik ne kadar kısa süreli olursa olsun, eşler arasında şiddetli geçimsizlik veya evliliğin çekilmez hale gelmesi durumunda boşanma kararı verilebilir.
Ancak, bu durumda ispat yükü iddia eden tarafın üzerindedir. Kısa süreli evliliklerde mahkemeler, tarafların birbirlerini tanımak için yeterli zamanı geçirmediği düşüncesiyle daha detaylı delil araştırmasına gidebilir.
Anlaşmalı Boşanma ve 1 Yıl Engeli
Anlaşmalı Boşanmada Kesin Bir Sınır
Türk hukukunda 1 yıl dolmadan anlaşmalı boşanma mümkün değildir. Mahkemeler, evlilik süresinin dava açıldığı tarihte 1 yılı doldurup doldurmadığını kendiliğinden (re’sen) kontrol eder ve bu şart gerçekleşmemişse anlaşmalı boşanma talebini reddeder.
Uygulamada bazı avukatlar ve çiftler, bu süre şartını aşmak için çeşitli yöntemler deneseler de, Yargıtay’ın yerleşik içtihatları bu konuda nettir. Anlaşmalı boşanma protokolü sunulsa bile, evlilik 1 yılını doldurmamışsa, mahkemeler bu protokolü dikkate alamaz.
Dava Sırasında 1 Yıl Dolması Durumu
Bu konuda hukukçular arasında farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı hukukçular, dava şartlarının dava açıldığı tarihte aranması gerektiğini savunurken, diğerleri yargılama sırasında şartların tamamlanmasının yeterli olabileceğini ileri sürmektedir.
Ancak Yargıtay’ın güncel içtihatları, “Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre karara bağlanacağından” ilkesi çerçevesinde, dava sırasında 1 yıllık süre dolsa bile, dava açılırken bu süre dolmamışsa anlaşmalı boşanma hükümlerinin uygulanamayacağı yönündedir.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin bir kararında: “Bir yıllık sürenin davanın açıldığı tarihte mevcut olması gereklidir. Dava açıldıktan sonra bir yıllık sürenin gerçekleşmesi, yasal karinenin oluşması için yeterli değildir” denilmektedir.
Çekişmeli Boşanma Yoluyla 1 Yıl Dolmadan Boşanma
Geçerli Boşanma Nedenleri
Evlilikte 1 yıl dolmadan boşanmak için en sık başvurulan neden şiddetli geçimsizlik (TMK 166/1) olmaktadır. Kısa süreli evliliklerde boşanma için ciddi ve kalıcı anlaşmazlıkların varlığı gösterilmelidir.
Mahkemeler, evliliğin kısa sürede bitmesine neden olan sorunların niteliğini dikkatle inceler. Özellikle şiddet, aldatma, terk gibi durumlar varsa, ispat edildiği takdirde boşanma kararı alınabilir.
Ayrıca kişilik çatışması, yaşam tarzı farklılıkları, aile ilişkilerinde uyumsuzluk gibi nedenler de, somut olaylarla desteklendiğinde mahkemeler tarafından kabul edilebilir.
İspat Meseleleri
1 yıl dolmadan açılan çekişmeli boşanma davalarında, tanık ifadeleri ve somut deliller hayati önem taşır. Tanıklar, evlilik birliğinin sarsıldığını gösteren olaylara şahit olmuş kişiler olmalıdır.
Mahkemeler genellikle en az iki tanık dinlemeyi tercih eder. Tanıkların, eşler arasındaki anlaşmazlıkları, kavgaları veya diğer olumsuz durumları bizzat gözlemlemiş olmaları beklenir. Sadece duyuma dayalı ifadeler genellikle yeterli kabul edilmez.
Delil olarak ayrıca mesajlaşmalar, ses kayıtları, fotoğraflar, doktor raporları ve benzeri belgeler de sunulabilir. Bu delillerin, evliliğin devamının taraflardan beklenemeyecek derecede zor olduğunu göstermesi gerekir.
Mahkeme Sürecinin Hızlandırılması
Bir yıl dolmadan çekişmeli boşanma davası açılsa bile, iyi bir hazırlıkla davanın tek celsede sonuçlandırılması mümkün olabilir. Bunun için:
- Dava dilekçesi detaylı ve ikna edici olmalıdır.
- Tanıklar önceden belirlenmeli ve duruşmaya hazır edilmelidir.
- Tüm deliller dava dilekçesiyle birlikte sunulmalıdır.
- Davalı taraf davayı kabul ettiğini beyan etmelidir.
Eğer davalı duruşmaya gelir ve iddiaları kabul ederse, hakim boşanma kararı verebilir. Özellikle ciddi uyumsuzluk ve geçimsizlik durumlarında, tarafların beyanları ve tanık ifadeleri yeterli olabilir.
Bu strateji, anlaşmalı boşanma olmasa da, pratik sonuçları bakımından benzer bir hızlı çözüm sağlayabilir.
1 Yıl Dolmadan Boşanmanın Mali Sonuçları
Mal Paylaşımı
1 yıl dolmadan yapılan boşanmalarda, mal paylaşımı genellikle karmaşık değildir. Türk Medeni Kanunu’na göre, taraflar arasında başka bir mal rejimi kararlaştırılmamışsa, edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir.
Bu kadar kısa sürede genellikle ortak edinilmiş malların sayısı çok az olur veya hiç olmaz. Çoğunlukla eşler, evlilik öncesi sahip oldukları kişisel mallarını yanlarında götürürler. Evlilik sırasında birlikte alınan birkaç eşya varsa, bunlar hakkaniyete uygun şekilde paylaştırılır.
Nafaka Talepleri
1 yıllık süre dolmadan açılan boşanma davalarında kural olarak nafaka talep edilebilir. Fakat mahkeme hakkaniyetle karar vereceğinden nafaka talebi genellikle kabul görmez. Özellikle 2-3 aylık evliliklerde, eşlerin birbirlerine karşı ekonomik bağımlılık geliştirmiş olması pek mümkün değildir.
Mahkemeler, tedbir nafakası ve yoksulluk nafakası taleplerini değerlendirirken evliliğin süresini önemli bir faktör olarak dikkate alır. Kısa süreli evliliklerde nafaka talepleri genellikle reddedilir, çünkü tarafların evlilik öncesi ekonomik durumlarına hızla dönebilecekleri varsayılır.
Ancak istisnai durumlarda, örneğin taraflardan biri evlilik nedeniyle işini bırakmış veya ciddi sağlık sorunları yaşıyorsa ve geçimini sağlayamıyorsa, kısa süreli evliliklerde bile nafakaya hükmedilebilir.
Tazminat Hakları
Türk Medeni Kanunu’na göre, maddi ve manevi tazminat talepleri boşanma davalarında gündeme gelebilir. 1 yılı dolmamış evliliklerde bu talepler, kusur durumuna bağlı olarak değerlendirilir.
Eğer eşlerden biri diğerine karşı ağır kusurlu ise (örneğin aldatma, şiddet, onur kırıcı davranışlar), kusursuz veya az kusurlu eş tazminat talep edebilir.
Mahkemeler, tazminat miktarını belirlerken evliliğin süresini, tarafların ekonomik durumunu ve kusurun ağırlığını dikkate alır. Kısa süreli evliliklerde genellikle düşük miktarlarda tazminata hükmedilir.
Evlilik Masraflarının İadesi
1 yılı dolmamış evliliklerde sıkça gündeme gelen konulardan biri de evlilik için yapılan masrafların iadesidir. Bu konuda Türk hukukunda net bir düzenleme bulunmamaktadır ve uygulama tartışmalıdır.
Evlilik öncesinde yapılan düğün, nişan, çeyiz, mobilya ve benzeri harcamalar, genel hukuk prensipleri çerçevesinde değerlendirilmektedir. Bu masraflar çoğunlukla bağış niteliğinde kabul edildiğinden, evliliğin kısa sürmesi durumunda bile geri istenmeleri genellikle mümkün değildir.
Ancak Türk Borçlar Kanunu’nun bağışlamanın geri alınması ile ilgili 295. maddesi uyarınca, “bağışlananın bağışlayana veya yakınlarına karşı ağır bir suç işlemesi” ya da “bağışlayana karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davranması” halinde bağışlama geri alınabilir. Ağır kusurlu davranışlar söz konusu olduğunda, kısa süren evliliklerde bazı masrafların iadesi talep edilebilir.
Yargıtay Kararları Işığında 1 Yıl Dolmadan Boşanma
Yargıtay, 1 yıl dolmadan boşanma konusunda pek çok karar vermiştir. Bu kararlar iki temel ilke etrafında şekillenmektedir:
- Anlaşmalı boşanma için 1 yıllık süre dava açıldığı tarihte tamamlanmış olmalıdır.
- Çekişmeli boşanma için süre şartı yoktur, ancak evlilik birliğinin sarsıldığı ispatlanmalıdır.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin örnek bir kararında: “Dosyadaki nüfus kaydından tarafların evlendikleri ve davanın açıldığı tarihte henüz bir yıllık sürenin dolmadığı anlaşılmıştır.” ifadesi yer almaktadır. Bu kararda mahkeme, dava tarihi itibariyle 1 yıllık sürenin dolmamış olduğunu vurgulamıştır.
Aynı kararda Yargıtay: “Mahkemece tarafların gösterdikleri delillerin toplanarak, Medeni Kanunun 166/1-2. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığı araştırılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yasal şartlar oluşmadan tarafların kabulüne dayanılarak boşanmaya karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır” gerekçesini sunmuştur.
Bu ifadeler, Yargıtay’ın 1 yıl dolmadan anlaşmalı boşanma konusundaki katı tutumunu göstermektedir. Evlilik süresi 1 yılı doldurmamışsa, tarafların anlaşmalı boşanma yönündeki beyanları dikkate alınmamakta, çekişmeli boşanma prosedürünün işletilmesi gerekmektedir.
Hukuki Stratejiler ve Öneriler
1 Yıl Dolmadan Boşanma Sürecindeki Adımlar
Henüz bir yılını doldurmamış bir evlilikte boşanma süreci, belirli adımları takip ederek yürütülmelidir. Aşağıdaki tablo, bu süreçteki adımları göstermektedir:
Süreç Adımı | Yapılması Gerekenler ve Öneriler |
---|---|
1. Hukuki Danışma | Kısa süreli evliliklerde deneyimli bir boşanma avukatıyla görüşülmelidir. Avukatın özellikle bu konudaki tecrübesi önemlidir. |
2. Delil Toplama | Geçimsizliği ispatlayacak mesajlar, fotoğraflar, ses kayıtları, tıbbi raporlar ve tanık ifadeleri toplanmalıdır. |
3. Dava Dilekçesi | Çekişmeli boşanma davası dilekçesinde evlilik birliğinin neden sarsıldığı detaylı açıklanmalı ve delillerle desteklenmelidir. |
4. Dava Açılması | Yetkili Aile Mahkemesine başvuru yapılır. Gerekirse tedbir nafakası talep edilebilir. |
5. Duruşma Hazırlığı | Tanıklar somut olaylara dair tutarlı beyanlarda bulunmak üzere hazırlanmalıdır. Belgeler düzenli şekilde organize edilmelidir. |
6. Mahkeme Süreci | Duruşmada tutarlı ve abartısız ifadeler verilmeli, hakimin evliliğin neden sürdürülemeyeceği konusunda ikna edilmesi hedeflenmelidir. |
7. Karar ve Sonrası | Boşanma kararı verilmesi halinde, karar 2 hafta içinde temyiz edilebilir. Kesinleşen karar nüfus müdürlüğüne bildirilir. |
Anlaşmalı Boşanma Engeline Karşı Stratejiler
1 yıl dolmadan anlaşmalı boşanma mümkün olmadığından, çiftler ve avukatları alternatif çözümler aramaktadır. En yaygın strateji, şeklen çekişmeli boşanma davası açıp tarafların duruşmada hem boşanma konusunda hem de mali konularda anlaştıklarını sözlü olarak beyan etmeleridir.
Bu durumda mahkeme, anlaşmalı boşanma hükümlerini uygulayamaz, ancak çekişmeli boşanma prosedürünü hızlandırabilir. Tarafların ve tanıkların beyanları doğrultusunda, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığına kanaat getirerek boşanma kararı verebilir.
Önemli bir nokta, yazılı anlaşma protokolü sunulmaması gerektiğidir. Eğer yazılı bir protokol sunulursa, bu durum davayı doğrudan “anlaşmalı boşanma” kategorisine sokabilir ve hakim 1 yıl şartını uygulayarak davayı reddedebilir.
Başarılı Bir Dava Süreci İçin Tavsiyeler
1 yıllık süre geçmeden açılan çekişmeli boşanma davalarında başarılı olmak için:
- Geçimsizliğin ciddiyeti vurgulanmalıdır.
- Taraflar tutarlı beyanlar vermelidir.
- Tanıklar somut olaylara şahit olduklarını belirtmelidir.
- Evlilik birliğinin neden yürümediği açıkça ortaya konmalıdır.
Mahkemede abartılı iddialardan kaçınılmalı, ancak evliliğin devamının imkansız olduğu da net biçimde ifade edilmelidir. Hakimin, kısa süren evliliğin neden sona ermesi gerektiği konusunda ikna edilmesi önemlidir.
Taraflar arasında mali konularda da anlaşma sağlanmışsa, bu durum mahkemede belirtilmelidir. Bu, hakimin boşanma kararı vermesini kolaylaştırabilir.
Sonuç ve Değerlendirme
Türk hukukunda 1 yıl dolmadan boşanmanın tek yolu çekişmeli boşanma davası açmaktır. Anlaşmalı boşanma için kanunun aradığı 1 yıllık asgari süre, dava açıldığı tarihte tamamlanmış olmalıdır.
Kısa süreli evliliklerde boşanmak isteyen çiftler, evlilik birliğinin temelinden sarsıldığını gösteren deliller sunmalıdır. Şiddet, aldatma, terk, ciddi uyumsuzluk gibi durumlar, iyi bir şekilde belgelenirse, boşanma kararı alınabilir.
Evliliğin kısa sürmüş olması tek başına boşanmaya engel değildir. Önemli olan, taraflar arasındaki evlilik birliğinin çekilmez hale geldiğinin kanıtlanabilmesidir.
1 yıl dolmadan boşanma sürecinde başarı için:
- Güçlü deliller toplanmalıdır.
- Güvenilir tanıklar hazırlanmalıdır.
- Dava dilekçesi detaylı ve ikna edici olmalıdır.
- Mali konular önceden netleştirilmelidir.
- Avukat desteği mutlaka alınmalıdır.
Hukuki süreçte dürüstlük esastır. Abartılı veya gerçeğe aykırı beyanlar, davanın reddine neden olabilir. Tarafların, evliliğin neden yürümediğini somut ve gerçekçi şekilde anlatmaları önemlidir.
Sonuç olarak, 1 yıl dolmadan boşanma, hukuken mümkün ancak belirli zorlukları olan bir süreçtir. Doğru strateji ve hazırlıkla bu süreç başarıyla tamamlanabilir.
Soylu Hukuk Bürosu
Soylu Hukuk Bürosu olarak boşanma hukuku alanında uzmanlaşmış deneyimli avukatlarımızla yanınızdayız. Özellikle anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davalarında müvekkillerimize özel çözümler sunuyor, kısa süreli evliliklerde yaşanan hukuki zorlukları aşmada profesyonel destek sağlıyoruz. Aile hukuku alanındaki bilgi birikimimiz ve müvekkil odaklı yaklaşımımızla, boşanma sürecinizi en az hasarla atlatmanız için çalışıyoruz.
Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.