Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

Bir Yıl Dolmadan Boşanma

Bir Yıl Dolmadan Boşanmak Mümkün mü?

Evlilik her zaman mutlu sonla bitmez ve bazı çiftler, evliliklerini sonlandırma kararı almak zorunda kalabilir. Bu durumda akla ilk gelen soru, boşanmanın nasıl ve ne şekilde gerçekleşeceğidir. Özellikle de evlilik bir yılı doldurmamışsa, süreç daha da karmaşık hale gelebilir.

Yazımızda “bir yıl dolmadan boşanmak mümkün mü”, “bir yıl dolmadan boşanma durumunda nafaka mümkün mü” sorularını yanıtlayacağız ve Yargıtay kararlarını inceleyeceğiz.

 

Bir Yıl Dolmadan Anlaşmalı Boşanma Mümkün mü?

Türk Medeni Kanunu’na göre, evlilik bir yılı doldurmuşsa ve eşler boşanma konusunda anlaşmışlarsa, anlaşmalı boşanma davası açabilirler.
Bu dava türünde, boşanmanın maddi ve manevi tüm sonuçları, taraflar arasında önceden kararlaştırılır ve protokol haline getirilir.

Protokol, mahkeme tarafından incelenir ve uygun bulunursa, tek celsede boşanmaya karar verilir.

Ancak, evlilik bir yılı doldurmamışsa anlaşmalı boşanma yoluyla boşanmak mümkün değildir. Bu durumda, çekişmeli boşanma davası açılması gerekir.

 

Bir Yıl Dolmadan Çekişmeli Boşanma

Çekişmeli boşanma davasında, boşanma ve maddi manevi tüm sonuçlar, dava aşamasında mahkeme tarafından çözüme kavuşturulur. Türk Medeni Kanunu’na göre, bir yıldan kısa süren evliliklerde anlaşmalı boşanma gerçekleştirilemez. Bu durumda, çekişmeli boşanma davası açılması gerekmektedir.

 

Bir Yıldan Az Süren Evliliklerde Çekişmeli Boşanma Davası Süreci Nasıl Hızlanır?

Çekişmeli boşanma davaları genellikle daha uzun sürebilir, ancak süreci hızlandırmak mümkündür. Tarafların boşanma konusundaki tavrı netse, hakime durumun lehlerine olduğunu göstermeleri, taleplerin açık ve net olması gibi faktörler süreci hızlandırabilir. Ayrıca, tazminat ve nafaka gibi taleplerin olmaması, davayı daha hızlı sonuçlandırabilir.

 

Bir Yıl Dolmadan Boşanma Davası Açtıktan Sonra Dava Sürecindeyken Bir Yıl Dolunca Ne Olur?

Eğer bir yıl dolmadan boşanma davası açılmışsa ve dava süreci devam ederken bir yıl dolarsa, tarafların anlaşmalı boşanma protokolü imzalayarak anlaşmalı boşanmaya geçmeleri mümkündür. Bu durumda, boşanma akdi tek celsede sağlanabilir.

 

1 Yıl Dolmadan Boşanmada Nafaka İstenebilir mi?

Nafaka, evlilik birliğinin sona ermesi veya geçici olarak ortadan kalkması halinde, maddi durumu zayıf olan eşe veya çocuklara, diğer eş tarafından ödenen para miktarıdır. Nafaka, eşlerin ve çocukların temel ihtiyaçlarını karşılamalarını ve refah seviyelerini korumayı amaçlar.

Türk Medeni Kanunu’na göre, nafaka hakkı kazanabilmek için herhangi bir süre kısıtlaması bulunmamaktadır. Dolayısıyla bir yıl dolmadan boşanma durumunda nafaka istenebilir. Hakim tarafların durumuna göre uygun bir nafakaya hükmedecektir.

 

Aşağıdaki yazılarımızı da inceleyebilirsiniz:

Anlaşmalı Boşanma Protokolü Nedir? Nasıl Hazırlanır?

Çekişmeli Boşanma Davası ve Türleri Nelerdir?

Boşanmada Maddi ve Manevi Tazminat Nedir?

İştirak Nafakası Nedir ve Koşulları Nelerdir?

 

1 yıl dolmadan açılabilecek çekişmeli boşanma davasında nafaka sonuçlarına dair bazı Yargıtay Kararları:


Yargıtay Kararı: (…) Yoksulluk nafakasına hükmedilebilmesi için, nafaka isteyenin boşanma anında, boşanma sebebiyle yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekir. Boşanma davası sırasında yoksulluk nafakası istemediğini beyan eden davacının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğinin kabulü için yeterli delil teşkil eder.

O halde yoksulluk nafakasına ilişkin isteminin reddine karar vermek gerekirken, kısmen kabulüne karar verilmiş olması doğru görülmemiştir (…)


Yargıtay Kararı: (…) Yoksulluk nafakası boşanma davası içinde ve onun devamı sırasında boşanma ile ilgili hüküm kesinleşinceye kadar istenebileceği gibi boşanma davası sonuçlandıktan sonra harcı verilerek açılmış ayrı bir dava ile de istenebilir. Ancak, sonradan açılan yoksulluk nafakası davalarında yoksulluk nafakasının koşullarının oluşup oluşmadığı boşanma hükmünün kesinleştiği ana göre belirlenir. Bu şartlar yoksulluk nafakası istemine ilişkin dava tarihine göre değil, boşanma tarihine göre araştırılması ve şartları varsa yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekir.

Boşanmaya neden olan olaylarda tamamen veya daha fazla kusurlu olan eş yoksulluk nafakası talep edemeyecektir(…)


Yargıtay Kararı: (…) Somut olayda, takibe dayanak ilamda davacı boşanma davası açılması sebebi ile ayrı yaşama hakkına dayanmamış, boşanma davasından önce haklı sebeplerle ayrı yaşama hakkına dayanarak tedbir nafakası isteminde bulunmuştur. TMK’nun 197. maddesi uyarınca ayrı yaşamakta haklılık nedeninden kaynaklanan bağımsız tedbir nafakası davası kabul edilerek tedbir nafakasına hükmedilmiştir. Bu ilam TMK’nun 169. maddesi gereğince verilmiş tedbir niteliği taşımadığı için anılan ilamdaki tedbir nafakasının boşanma ilamının kesinleşmesi ile yoksulluk nafakasına dönüşmesi de söz konusu değildir. Bu nafakanın hüküm altına alınmasından sonra boşanma ilamının kesinleşmesi ise tedbir nafakasına ilişkin anılan ilamı bertaraf etmez. Kaldı ki, bu davadan sonra açılan boşanma davası da reddedilmiştir.

O halde mahkemece, TMK’nun 197. maddesine göre ayrı yaşamakta haklılık nedenine dayanan tedbir nafakasının süresiz olduğu gözetilerek şikayetin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin kabulü yönünde hüküm tesisi isabetsizdir (…)


 

 

1 yıl dolduktan sonra açılabilecek anlaşmalı boşanma davasında nafaka sonuçlarına dair bazı Yargıtay Kararları:


(…) Taraflar arasında görülüp kesinleşen İstanbul 10. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1997/204-260 sayılı dava dosyasında verilen karar ile tarafların anlaşmalı olarak boşandıkları müşterek çocuk için ayda 75.000.000 TL lira iştirak nafakasının her yıl enflasyon oranında arttırılarak ödeneceğinin kabul edildiği anlaşılmaktadır.

Davacının istemi ise, anlaşmalı boşanmada nafaka için kararlaştırılan artış oranın uygulanmasıdır.

O halde mahkemece protokole uygun olarak nafakanın arttırılmasına karar verilmesi gerekirken, artışın geçerli olduğu tarihte yanılgıya düşülmüş olması doğru görülmemiştir(…)


Yargıtay Kararı: (…) TMK.nun 134/3. maddesinde düzenlenen anlaşmalı boşanmanın unsurlarından biri de tarafların “boşanmanın mali sonuçlarında da” anlaşmış olmalarıdır. Mali sonuçlar yoksulluk nafakasını da kapsamaktadır. Anlaşmalı boşanma esnasında yoksulluk nafakası talep edilmemişse ve karar yoksulluk nafakasını içermiyorsa, taraflar açısından kesin hüküm oluştuğundan sonradan yoksulluk nafakası istenemez (…)

Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün yoksulluk nafakası yönünden BOZULMASINA


Yargıtay Kararı: (…) Davacı boşanma kararı ile velayeti kendisine verilen ve davalı ile müşterek evliliklerinden olma çocukları G.G. için iştirak nafakası takdirini dava etmiştir.

Dosya içinde mevcut boşanma dosyasının incelenmesinde tarafların anlaşmalı boşanma ile boşandıkları davacının nafaka istemediğini beyan ettiği görülmüş ise de ;

Davacının o davada çocuk için iştirak nafakası istememesi, çocuğun hakkı olan, eğitim ve öğretimini sağlayacak yardımın bilahere istenmesine engel değildir (YHGK.nun 01.12.1993 tarih ve 93/2-566 esas, 772 karar).

Bu itibarla velayeti davacıya verilen küçük G.G.için iştirak nafakasına hükmedilmesi gerekirken davanın reddi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA(…)


Yargıtay Kararı: (…) Somut olayda, her ne kadar, davacı baba anlaşmalı boşanma sırasında davalıdan iştirak nafakası talep etmemiş ise de, doğmamış bulunan bir haktan feragat mümkün olmadığından, velayet hakkı kendisine verilen taraf her zaman için karşı taraftan iştirak nafakası talep edebilecektir.

Öyle ise mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek, tarafların ekonomik ve sosyal durumları ve çocukların ihtiyaçları gözetilerek, uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir (…)


 

Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Bir Yıl Dolmadan Boşanma

Yazıyı paylaşın: