Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

mehir alacağı davası

Boşanma Davasında Mehir Alacağı ve Mehir Senedi

MEHİR ALACAĞI DAVASI 

Mehir alacağı yazımıza başlamadan önce belirtmek gerekir ki, mehir Şer’i hukuk ve Osmanlı Hukuku döneminde düzenlenmiş olup günümüz yasalarında yer almamıştır. Ancak toplumumuzda mehir senedi halen yapılmakta ve mehir alacağından doğan uyuşmazlıklar yargıya taşınmaktadır. Mehir senedi çoğunlukla “dini nikah” merasimlerinden gündeme gelmektedir. Mehir senedi kanunlarımızda düzenlenmediği için Türk Borçlar Kanunu’nun 285-298 hükümlerinden yararlanılarak uyuşmazlıklar çözüme kavuşturulmaktadır. Yani mehir senetleri ile ilgili uyuşmazlıklara bağışlama sözleşmesi hükümleri uygulanmaktadır. Bu bakımdan Yargıtay mehir senedini bir tür bağışlama sözleşmesi olarak görmektedir. Mehir senedi ile ilgili ayrıntılı bilgi almak için danışabilirsiniz.

MEHİR NEDİR ?

Mehir İslam hukukunda önem arz eden bir aile hukuku konusudur. Mehir adı altında halk arasında imam nikahı olarak bilinen evlenmenin dini akdi esnasında veya sonrasında erkek eş birtakım şeyleri kadın eşe vermeyi taahhüt eder. Mehir adı altında taahhüt edilen şey belirli bir mal veya para, altın, mücevher gibi ekonomik değeri olan şeylerdir. Bu bağlamda mehir, erkek eşin evlenme sırasında, evlilik süresince veya evliliğin sonlanması durumunda eşine bir miktar para veya mal hediye etmesidir. Mehir alacağı kural olarak evliliğin bir şartı değil evliliğin bir sonucu olarak İslam hukukunda kabul görmüştür. Mehir genellikle evlenme şartı olan ve halk arasında başlık parası olarak bilinen olaydan farklıdır. Mehir kural olarak kadın eşin kendisine verilir. Mehrin bizzat kadın eşe verilmesi, ailesine verilmemesi hukuka, ahlaka ve kişilik haklarına aykırılık teşkil etmeyecektir. Mehir borcu uygulamada düğünde kadına takılan ziynet eşyalarıyla da ödenebilir.

Evlenme akdi esnasında kadına peşin olarak verilen mehre mihr-i muaccel denir. Mehrin ödenmesi evlilikten sonraya da bırakılabilir. Buna ise mihr-i müeccel denir. Ödemesi sonraya bırakılan mehir alacağı vadesi gelmeden talep edilemez. Vade belli değilse mehir en geç erkek eşin ölümü halinde ya da boşanma halinde talep edilebilir, muaccel hale gelir.

TÜRK HUKUKUNDA MEHİR ALACAĞI

Türk medeni kanunumuzda mehir senedi ya da mehir alacağına ilişkin herhangi bir düzenleme yoktur. Kanun koyucu mehir senedini düzenleyip güvence altına almamıştır. Ancak İslam hukukunun bir geleneği olarak mehir istenmeye devam etmiştir. Uygulamada ise sıklıkla mehir senedine bu senetten doğan uyuşmazlıklara rastlanmaktadır. Genellikle kadın eşler kendilerine vaat edilen mehrin ödenmediğine ilişkin olarak yargı yoluna başvurmaktadırlar. Mehre ilişkin olarak Türk pozitif hukukundaki tek düzenleme ise z 2.12.1959 tarih ve E. 14, K. 30 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararıdır. Yargı mensupları önlerine gelen mehre ilişkin uyuşmazlıkları bu düzenleme ışığında çözüme kavuşturmaktadır.

MEHİR SENEDİ NASIL HAZIRLANMALIDIR?

Yargıtay pek çok mehir alacağına ilişkin talebi ispat sorunu yüzünden reddetmiştir. Mehir senedinizi şüpheye mahal vermeyecek şekilde hazırlamanız sizin için daha sağlıklı olacaktır. bu bağlamda mehir senedi hazırlarken dikkat etmeniz gereken hususlar;

1- Senette mehir verilen şeyler ve miktarları yazılmalı.

2- Senedin yazılı hazırlanması ve özellikle erkek eşin imzasının bulunmalı.

3- Yazılı senette 2 şahit ve 1 kefil imzası da bulunmalı.

Resmi belge niteliği için yazılı senedin noter huzurunda tasdik edilmesi gerekir.

MEHİR SENEDİNİN GEÇERLİLİK ŞARTLARI

Mehir senedinin hukuki sonuç doğurabilmesi için geçerli olması gerekmektedir. İslam hukukundaki mehir hiçbir şarta tabi değilken günümüz hukukunda birtakım şartlara tabidir.

Mehir senedi;

– Taşınır eşya veya para mehir verilmişse : senet yazılı olarak yapılmalıdır.

– Taşınmaz veya taşınmaz üzerindeki ayni hak mehir verilmişse: resmi şekilde yapılmalı. Bu işlem tapuda yapılmalıdır.

Mehrin yazılı/resmi şekle uygun akdedilmesi ispatı sağlayacaktır. Yazılı ya da resmi şekle uygun yapılmamış ise şekle aykırılıktan davanız reddedilecektir.

MEHİR ALACAĞI DAVASI NEDİR ?

Mehir senedi düzenlemeniz size alacak hakkı tanımaz. Mehir senedinden ötürü alacak hakkına sahip olmanız için senedin sona ermesi gerekir. Senet 2 şekilde sona erebilir ;

1- Boşanma yoluyla senedin sona ermesi

2- Ölüm nedeniyle senedin sona ermesi

Kadın eş boşanma gerçekleştiğinde dava yoluyla mehir alacağını talep edebilir. Kadın eş kendisine taahhüt edilen şeylerin verilmemesi halinde mehir alacağı davası açabilir. Mehir davası boşanma davasıyla birlikte açılabilir.

Uygulamada erkek eşler de bazı hallerde mehir davası açmakta ve mehir senedinden dönmeyi talep etmektedirler. Bu hususa aşağıda değineceğiz.

MEHİR ALACAĞI DAVASI NEREDE AÇILIR ?

Mehir alacağı aile hukukuna ilişkin bir alacak olduğundan Aile Mahkemeleri görevlidir. Ancak mehir senedine ilişkin talepler sadece malvarlığına dair talepler olduğundan ötürü davalının yerleşim yeri asliye hukuk mahkemelerinde açılmalıdır. Davanızı görevli ve yetkili mahkemede açmamanız halinde zamana kaybına uğrayabilirsiniz.

MEHİR ALACAĞI DAVASI ZAMANAŞIMI

Mehir senedinden doğan alacaklar zamanaşımı süresine tabidir. Kural olarak mehir senedi davasını boşanma kararınızın kesinleşmesinden itibaren 10 yıl içinde açmalısınız. Bu davayı açarak mehir senedinde sizlere vadedilen şeylerin ifa edilmesini talep etmiş olursunuz.

MEHRİN GERİ ALINMASI

Mehrin geri alınması mümkündür. Mehrin ifa edilip edilmediği burada önem arz etmektedir. Mehir ifa edilmişse bağışlamanın geri alınması hükümlerince geri alınabilirken ifa edilmemiş mehirler ise bağışlama sözü vermenin geri alınması kapsamında geri alınabilecektir.

Mehrin geri alınabilmesi koşulları ;

1- Mehir alacaklısının, mehir verene veya onun yakınlarından birine karşı ağır bir suç işlemesi

2- Mehir alacaklısının, mehir verene veya onun yakınlarından birine karşı kanundan doğan yükümlülüklerine önemli ölçüde aykırı davranması

3- Mehir şartlı verilmişse mehir alacaklısının haklı bir sebep olmadan bu yüklemeyi yerine getirmemesi

4- Mehir verenin mali durumunun olağanüstü şekilde değişmesi

5- Mehir verenin yeni ailevi yükümlülüklerinin doğması veya yükümlülüklerinin önemli ölçüde ağırlaşması

6- Mehir verenin ödeme güçsüzlüğüne düşmesi veya iflas etmesi

Bu hallerde durumun öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içinde mehir geri alınabilir.

Mehir senedi, mehir alacağı davası konusunda daha detaylı bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

MEHİR SENEDİ VE MEHİR ALACAĞI DAVASI KARARLARDAN ÖRNEK ALINTILAR

“Davacı-karşı davalı kadın tarafından boşanma davası ile birlikte evlenirken düzenlenen mehir senedi nedeniyle 101 adet cumhuriyet altınının aynen olmadığı taktirde bedelinin iadesi talep edilmiş, davalı-karşı davacı erkek tarafından evlenirken taraflar arasında mehir senedi düzenlenmediği iddia edilmiştir. dava konusu mehir eşyalarının taraflar arasında senede bağlanmış olduğu öne sürülmesine karşın delil olarak sunulan senet imzalı değildir. Dolayısıyla kadın, erkeğin senette belirtilen yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini ve senede bağlı bir ziynet eşyası alacağı olduğunu ispatlamak zorundadır. Evlenme sırasında mehir senedi düzenlendiği konusunda kadının soyut tanık beyanlarının hükme esas alınması tek başına iddiayı ispata yeterli görülmemiştir” şeklindeki gerekçe ile mehir alacağı davasının reddine karar verilmiştir.”

  1. Hukuk Dairesi         2020/4902 E.  ,  2020/5437 K.

“Davacı,23.8.2002 tarihli mehir senedi başlıklı belgeye dayanmıştır. mehir senedi özellikle Anadolu’da yaygın bulunan bir nevi çeyiz senedi niteliğinde borç doğuran borcun varlığını gösterir bir belgedir. 23.8.2002 tarihli çeyiz senedinde “…herhangi bir ayrılık vuku halinde damat … tarafından gelin …’a 250 gr altın ödeneceği…” açıkça yazılmış ve senet … ve iki tanık tarafından imzalanmıştır. Bu belge boşanma şartına bağlı olarak düzenlenmiş, borç doğuran bir belgedir. Davalı tarafın senet altındaki imzaya itirazı bulunmamaktadır. Tarafların 1.2.2011 tarihinde kesinleşen ilam ile boşandıkları hususu dosyada mevcut nüfus kaydı ile sabittir. Böylece senette yazılı şart (boşanma) gerçekleşmiştir. Borç muaccel hale gelmiştir. Davacı kadına evlilik sırasında ya da evlilik içinde takıldığı kabul edilen bileziklerin davada dayanılan mehir senedinde yazılı altınlar olarak kabulü mümkün değildir. Zira mehir senedinde boşanma halinde verilecek altın(mehir) belirlenmiştir. Evlilik sırasında ya da evlilik içinde davacı kadına takılan (hediye edilen) ziynet eşyalarının bu senette yazılı altınlara karşılık verildiğinin kabulü doğru değildir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile istemin reddine karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.”

  1. Hukuk Dairesi         2012/14385 E.  ,  2013/7833 K.

 

 

Yazıyı paylaşın: