Türkiye’de Boşanma Türleri Nelerdir? | Av. Ozan Soylu
Türkiye’de boşanma için yasal çerçeve, öncelikle 2002 yılında Avrupa standartlarıyla daha uyumlu hale getirilen Türk Medeni Kanunu tarafından düzenlenmektedir. Türkiye’deki boşanma prosedürlerini anlamak, hem yasal temellere hem de bu yasaların işlediği kültürel bağlama aşinalık gerektirir.
Türkiye’nin boşanmaya yaklaşımı, laik hukuk ilkeleri ile ülkedeki aile dinamiklerini etkilemeye devam eden geleneksel değerlerin ilginç bir karışımını temsil etmektedir. Medeni Kanun, her iki eş için de eşit haklar belirler ve evliliğin sona ermesi için çeşitli sebepler sunar.
Türkiye’de yaşayan yabancılar ve gurbetçiler ya da Türk vatandaşlarıyla evli olanlar için, yetki sorunları ve uluslararası özel hukuk uygulaması nedeniyle bu sistemde gezinmek özellikle zorlayıcı olabilir.
Bu makale, Türk hukuku altında mevcut olan farklı boşanma türlerini, ilgili prosedürleri ve Türkiye’de boşanmayı düşünenler veya boşanma sürecinden geçenler için önemli hususları incelemektedir.
Türk Hukuk Sisteminde Boşanma Türleri
Türk hukuku iki ana boşanma kategorisini tanır: çekişmeli boşanma ve anlaşmalı boşanma. Bu kategoriler içinde birkaç özel sebep ve prosedür bulunmaktadır.
1. Anlaşmalı Boşanma
Anlaşmalı boşanma, karşılıklı rıza ile boşanma olarak da bilinir ve Türkiye’de evliliği sona erdirmenin en basit ve en hızlı yöntemidir. Bu süreç, her iki eşin de mal paylaşımı, nafaka, çocuk velayeti ve ziyaret hakları dahil olmak üzere boşanmanın tüm şartları üzerinde anlaşmasını gerektirir.
Prosedür, her iki tarafın da aile mahkemesine ortak bir dilekçe sunmasıyla başlar. Dilekçe, boşanmanın tüm yönlerini kapsayan ayrıntılı bir anlaşma protokolü içermelidir. Yasa teknik olarak mahkeme duruşması gerektirse de, anlaşma açıkça her iki tarafın ve ilgili çocukların çıkarlarını koruyorsa hakimler genellikle bu şarttan vazgeçerler.
Anlaşmalı boşanmalar bir ila üç ay gibi kısa sürede sonuçlandırılabilir, bu da onları dostane anlaşmalara varabilen çiftler için tercih edilen seçenek haline getirir. Mahkemenin birincil rolü, anlaşmanın adil olduğunu ve her iki tarafın da bunu zorlama olmaksızın kabul ettiğini doğrulamaktır.
2. Çekişmeli Boşanma
Eşler boşanma şartları üzerinde anlaşamadıklarında veya bir taraf boşanmaya tamamen karşı çıktığında, dava çekişmeli boşanma haline gelir. Türk hukuku, çekişmeli boşanma için birkaç özel sebep sunar:
Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması
Boşanma için en kapsamlı sebep, evlilik birliğinin temelinden sarsılmasıdır. Bu esnek hüküm, evlilik eşlerin birlikte yaşamaya devam etmelerinin makul bir şekilde beklenemeyeceği noktaya kadar bozulduğunda boşanmaya izin verir. Mahkemeler şu gibi çeşitli faktörleri dikkate alır:
Terk etme, evlilik yükümlülüklerini yerine getirmeme, bir arada yaşamayı imkansız kılan ciddi anlaşmazlıklar ve iletişim ve karşılıklı saygının bozulması.
Bu sebep, hakimlere evliliğin gerçekten geri dönülemez şekilde bozulup bozulmadığını belirlemede önemli bir takdir yetkisi verir. Evliliği kurtarma olasılığı görünüyorsa, mahkeme başlangıçta barışma girişiminde bulunabilir.
Zina
Zina, Türk hukuku altında açık bir boşanma sebebi oluşturur. Her iki eş de diğerinin zina işlediğini kanıtlayabilirse boşanma davası açabilir. İspat yükü, aldatmanın somut kanıtlarını sunması gereken suçlayan eşe aittir. Mahkemeler tipik olarak salt şüphe veya dolaylı kanıtların ötesinde önemli kanıt ister.
Zina kanıtlandığında, masum eş herhangi bir bekleme süresi olmadan boşanma hakkına sahiptir. Ancak bu hak, aldatmayı öğrendikten bir yıl sonra veya eylemin kendisinden on yıl sonra sona erer. Masum eş, aldatılan eşini açıkça veya aldatmadan haberdar olarak evliliği sürdürerek affetmişse, bu sebebi kullanma hakkını kaybedebilir.
Hayata Kast, Pek Kötü veya Onur Kırıcı Davranış veya Suç İşleme
Türk hukuku, hayatı tehdit eden davranış, zulüm veya ağır hakaret durumlarında anında boşanmaya izin verir. Bu sebep şunları kapsar:
Eşe veya yakın aile üyelerine karşı fiziksel şiddet veya tehditler, ciddi psikolojik istismar, onur ve haysiyete zarar veren kamusal aşağılama veya ciddi hakaretler ve eşin yaşamını, sağlığını veya güvenliğini riske atan her türlü davranış.
Diğer sebeplerin aksine, zulüm veya hayatı tehdit eden davranış için affetme sınırlama süresi yoktur. Mağdur eş, olaylar yıllar önce gerçekleşmiş olsa bile herhangi bir zamanda boşanma davası açabilir. Mahkemeler bu iddiaları çok ciddiye alır ve işlemler sırasında koruyucu tedbirler verebilir.
Suç İşleme veya Haysiyetsiz Hayat Sürme
Bir eş, partneri evliliği sürdürülemez hale getiren bir suç işlemişse veya toplum tarafından onursuz kabul edilen bir şekilde yaşıyorsa boşanma talep edebilir. Bu sebep şunları kapsar:
Cezai mahkumiyetler, özellikle ahlaki kötülük içeren suçlar için, aile hayatını bozan madde bağımlılığı sorunları, mali zorluk yaratan kumar bağımlılığı ve aileye kamusal utanç veya onursuzluk getiren davranışlar.
Mahkemeler bu durumları geçerli sosyal standartlara ve evlilik ilişkisi üzerindeki özel etkiye dayanarak değerlendirir. Hakim, davranışın masum eşin evliliği sürdürmesini beklemesinin makul olmadığı noktada olup olmadığını dikkate alır.
Terk
Terk, bir eş aile evini haklı sebep olmaksızın en az altı ay boyunca terk ettiğinde ve mahkeme emirlerine rağmen dönmeyi reddettiğinde boşanma sebebi oluşturur. Terk edilen eş şunları kanıtlamalıdır:
Ayrılmanın haksız olduğu, yokluk süresinin en az altı ay olduğu ve devamsız eşin geri dönmesi için yapılan resmi bildirimlere yanıt vermediği.
Bu sebep, evliliğin fiziksel varlık ve paylaşılan hayat gerektirdiğini kabul eder. Bir partner bu yükümlülüklerden kasıtlı ve ısrarlı bir şekilde kaçındığında, yasa terk edilen eşe rahatlama sağlar.
Akıl Hastalığı
Bir eş, sürdürülen evliliği dayanılmaz hale getiren bir akıl hastalığından muzdaripse ve tıbbi raporlar durumun iyileşmesinin muhtemel olmadığını doğrularsa boşanma verilebilir. Bu hüküm, akıl sağlığı durumları olanlar için şefkat ile evliliğin pratik gerçekleri arasında denge kurar.
Yasa şunları gerektirir:
Onaylı bir kurumdan resmi tıbbi teşhis, hastalığın normal evlilik hayatını imkansız kıldığına dair kanıt ve iyileşmenin öngörülebilir gelecekte olası olmadığına dair uzman görüşü.
Mahkemeler bu davalara hassasiyetle yaklaşır, genellikle işlemler sırasında akıl hastalığı olan eşin çıkarlarını korumak için yasal bir vasi atar.
Türkiye’de Boşanma Süreci
Dilekçenin Sunulması
Boşanma süreci, her iki eşin de ikamet ettiği bölgedeki aile mahkemesine bir dilekçe (dava dilekçesi) sunulmasıyla başlar. Bu belge, boşanma sebeplerini ve mal, destek ve çocuk velayeti ile ilgili yapılan özel talepleri açıkça belirtmelidir.
Anlaşmalı boşanmalar için, çiftler anlaşma protokolleriyle birlikte ortak dilekçe sunarlar. Çekişmeli davalarda, dilekçe veren eş iddialarını destekleyen ön kanıtlar sunmalıdır. Mahkeme daha sonra dilekçeyi karşı tarafa tebliğ eder ve cevap dilekçesi sunmak için iki hafta süre verilir.
İlk başvuru, boşanma davasının kapsamını belirler. Orijinal dilekçe veya cevap dilekçesinde yer almayan talepler daha sonra sunulması zor olabilir, bu nedenle kapsamlı hazırlık esastır. Birçok kişi dilekçelerinin kapsamlı olduğundan emin olmak için bu aşamada hukuki danışmanlık alır.
Mahkeme İşlemleri ve Kanıt
Türk boşanma işlemleri, her iki tarafın da kanıt ve argüman sunduğu bir dizi duruşma içerir. Mahkeme şunları yapabilir:
Eşlerden ve tanıklardan ifade dinlemek, belgesel kanıt ve uzman raporlarını incelemek, velayet anlaşmazlıklarında psikolojik değerlendirmeler emretmek, varlıkları değerlemek için mali uzmanlar atamak ve ikamet, destek ve çocuk velayeti ile ilgili geçici tedbirler uygulamak.
İspat yükü, iddia edilen boşanma sebeplerine bağlı olarak değişir. Zina veya zulüm durumlarında, iddia edilen davranışın özel kanıtı gereklidir. Evlilik birliğinin temelinden sarsılması iddiaları için, mahkeme evliliğin genel durumunu değerlendirmede daha fazla takdir yetkisine sahiptir.
İşlemler Sırasında Geçici Tedbirler
Bazen yıllarca sürebilen bekleyen boşanma davaları sırasında, mahkeme şunlarla ilgili geçici kararlar verebilir:
Mali istikrarı sağlamak için eş nafakası, çocuk velayeti ve ziyaret düzenlemeleri, evlilik evinin münhasır kullanımı, aile içi şiddet içeren davalarda koruyucu emirler ve varlıkların tüketilmesini önlemek için ortak varlıkların dondurulması.
Bu tedbirler, dava sürecinde savunmasız tarafların korunmasını sağlar ve bir eşin geciktirme taktikleri veya ekonomik baskı yoluyla haksız avantaj elde etmesini önler.
Arabuluculuk ve Barışma Girişimleri
Türk mahkemeleri genellikle çekişmeli bir boşanmaya geçmeden önce arabuluculuğu teşvik eder. Hakim, özellikle evlilik birliğinin temelinden sarsılması gerekçesiyle açılan davalarda zorunlu barışma girişimi emredebilir. Bu, yasanın mümkün olduğunda evlilikleri koruma ilgisini yansıtır.
Çift işlemler sırasında barışırsa, dava reddedilir. Barışma başarısız olursa, boşanma belirlenen gerekçelere göre ilerler. Pratikte, mahkeme müdahalesi yoluyla başarılı barışma nispeten nadirdir, ancak süreç bazen çiftlerin daha dostane şartlar müzakere etmesine yardımcı olabilir.
Boşanmanın Hukuki Sonuçları
Mal Paylaşımı
Türkiye, edinilmiş mallara katılma rejimine dayalı bir evlilik malı rejimini takip eder. Bu sistem altında:
Evlilik sırasında edinilen varlıklar eşit bölüşüme tabidir, evlilikten önce sahip olunan veya miras/hediye olarak alınan mülk ayrı kalır, bir eş önemli ölçüde katkıda bulunduysa ticari varlıklar farklı bölüştürülebilir ve emeklilik hakları ve emeklilik yardımları bölüşümde dikkate alınır.
Mal paylaşımı boşanma anında gerçekleşir ve daha sonra değiştirilemez, bu da tüm varlıkların işlemler sırasında uygun şekilde açıklanmasını ve değerlenmesini sağlamanın çok önemli olduğu anlamına gelir.
Nafaka ve Destek
Türk hukuku, boşanmayı takiben birkaç tür mali destek sağlar:
Eş Nafakası (Yoksulluk Nafakası)
Boşanma sonrası yoksullukla karşı karşıya kalacak eşe süresiz nafaka verilebilir. Birçok Batı ülkesinin aksine, Türk hukuku tarihsel olarak zaman sınırlamaları olmaksızın kalıcı nafakaya izin vermiş olsa da, son yasal tartışmalar zaman kısıtlamaları getirmeye odaklanmıştır.
Mahkeme şu gibi faktörleri dikkate alır:
Evliliğin süresi, eşin yaşı ve sağlığı, istihdam beklentileri ve kazanç kapasitesi, evliliğe katkılar ve evlilik sırasındaki yaşam standardı.
Destek yükümlülüğü, nafaka alan eş yeniden evlenirse veya başka bir partnerle evlilik benzeri bir ilişki içinde yaşamaya başlarsa sona erer.
Tazminat
Boşanma nedeniyle maddi veya manevi zarar gören eş, kusurlu taraftan tazminat talep edebilir. Bu şu durumlarda uygulanabilir:
Zina veya terk, aile içi şiddet veya zulüm, kamusal aşağılama ve sosyal statü veya itibar kaybı.
Verilen miktar, zararın ciddiyetine ve sorumlu eşin mali kapasitesine bağlıdır. Bu ödemeler tipik olarak devam eden ödemeler yerine toplu ödemeler olarak yapılır.
Çocuk Velayeti ve Nafakası
Velayet Düzenlemeleri
Türk mahkemeleri velayeti çocuğun üstün yararı ilkesine göre belirler. Tarihsel olarak, mahkemeler genellikle velayeti annelere, özellikle küçük çocuklar için vermiş olsa da, modern uygulama her iki ebeveynin katılımının önemini giderek daha fazla tanımaktadır.
Mahkeme şunları dikkate alır:
Çocuğun yaşı ve gelişim ihtiyaçları, her ebeveynin bakım sağlama kapasitesi, çocuğun her ebeveynle ilişkileri, çocuğun hayatında istikrar ve süreklilik ve aile içi şiddet veya istismar geçmişi.
Ortak yasal velayet daha yaygın hale geliyor, ancak bir ebeveyn tipik olarak birincil fiziksel veli olarak belirlenir.
Çocuk Nafakası
Velayetsiz ebeveyn, çocuk reşit olana veya yüksek öğreniminini tamamlayana kadar çocuk nafakası ödemek zorundadır. Miktar şunlara dayanır:
Çocuğun ihtiyaçları, ebeveynlerin mali kaynakları, evlilik devam etseydi çocuğun sahip olacağı yaşam standardı ve eğitim, sağlık veya gelişim için özel gereksinimler.
Koşullar önemli ölçüde değişirse çocuk nafakası kararları değiştirilebilir. Mahkeme, çocuğun ihtiyaçlarındaki veya ebeveynlerin mali durumlarındaki değişikliklere göre ödemeleri artırabilir veya azaltabilir.
Türkiye’de Boşanmanın Uluslararası Yönleri
Yetki ve Uygulanacak Hukuk
Yabancı uyrukluları veya yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarını içeren evlilikler için, yetki ve uygulanacak hukuk soruları çok önemli hale gelir. Türk mahkemeleri genellikle şu durumlarda yetkiye sahiptir:
Her iki eş de Türk vatandaşıysa, her iki eş de Türkiye’de ikamet ediyorsa veya evlilik Türkiye’de yapılmışsa.
Türk mahkemeleri uluslararası bir boşanma üzerinde yetkiye sahip olduğunda, boşanma işlemlerinin kendisine Türk hukuku uygularlar. Ancak, mal paylaşımı için, uluslararası özel hukuk ilkeleri altında çiftin evlilikten sonraki ilk mutad mesken hukuku uygulanabilir.
Yabancı Boşanmaların Tanınması
Türkiye genellikle aşağıdaki durumlarda yabancı boşanma kararlarını tanır:
Yabancı mahkeme uygun yetkiye sahipse, işlemler temel usul haklarını sağladıysa, boşanma Türk kamu düzenini ihlal etmiyorsa ve karar veren ülkenin yasalarına göre karar kesinleşmişse.
Yabancı boşanmalar, Türk makamlarının onlara yasal etki vermesinden önce bir tanıma prosedürü (tanıma) yoluyla resmi olarak tanınmalıdır. Bu süreç özellikle yeniden evlilik, mülkiyet hakları ve miras için önemlidir.
Karma Evlilikler İçin Özel Hususlar
Türk ve yabancı uyruklar arasındaki evlilikler, boşanma işlemlerinde benzersiz zorluklar sunar:
Türk olmayan eş için göçmenlik sonuçları, birden fazla ülkede varlıkları içeren karmaşık mülkiyet sorunları, uluslararası çocuk velayeti ve potansiyel yer değiştirme anlaşmazlıkları ve uluslararası sınırlar boyunca destek emirlerinin uygulanması.
Bu davalar genellikle uzmanlaşmış hukuki yardım gerektirir ve hem Türk mahkemelerini hem de yabancı eşin ülke mahkemelerini içerebilir.
Pratik Hususlar ve Son Gelişmeler
Yasal Temsil ve Maliyetler
Zorunlu olmasa da, Türk boşanma işlemlerinde yasal temsil son derece tavsiye edilir. Avukatlık ücretleri tipik olarak, davanın karmaşıklığına ve ilgili varlıklara bağlı olarak 50.000 ila 140.000 Türk Lirası (Mart 2025 döviz kurlarında yaklaşık 1.366-3.825 USD veya 1.251-3.505 EUR) arasında değişir.
Mahkeme harçları nispeten mütevazıdır ve dosyalama ücreti ile resmi belgeler ve bildirimler için küçük ücretlerden oluşur. Ancak, mülk değerleme veya psikolojik değerlendirmeler için bilirkişi ücretleri önemli olabilir. Prensipte, her taraf kendi yasal masraflarını karşılar, ancak mahkeme bazı çekişmeli davalarda kusurlu eşin ödemesini emredebilir.
Son Yasal Reformlar ve Tartışmalar
Türkiye’deki boşanma hukukunu etkileyen birkaç önemli reform ve devam eden tartışma:
Süresiz nafakayı evlilik süresine orantılı bir süre ile sınırlama önerileri, çocuk nafakası ve nafaka ödemelerini uygulama için geliştirilmiş mekanizmalar, aile içi şiddetin boşanma davalarında bir faktör olarak daha fazla tanınması, gerçek ortak velayet seçeneklerinin getirilmesi ile ilgili tartışmalar ve mal paylaşımı ve destek belirlemelerinde kusurun rolü ile ilgili tartışmalar.
Bu tartışmalar, çağdaş Türk toplumunda evlilik ve ailenin gelişen doğasını ve geleneksel değerleri modern gerçeklerle dengeleme girişimlerini yansıtır.
Alternatif Uyuşmazlık Çözümü
Türkiye yakın zamanda belirli aile hukuku anlaşmazlıkları için zorunlu arabuluculuk getirmiş olsa da, boşanmanın kendisi muaf tutulmaktadır. Birçok çift maliyetleri ve duygusal gerginliği azaltmak için gönüllü olarak arabuluculuğa başvurur.
Arabuluculuğun faydaları şunları içerir:
Daha dostane çözümler, azaltılmış yasal giderler, daha hızlı çözüm, daha fazla gizlilik, daha esnek ve özelleştirilmiş anlaşmalar ve özellikle ortak ebeveynlikte daha iyi boşanma sonrası işbirliği.
Aile mahkemeleri, çocukların ve mali açıdan savunmasız eşlerin çıkarlarını koruduğu sürece, arabuluculuk yoluyla ulaşılan anlaşmaları giderek daha fazla tanır ve uygular.
Sonuç
Türkiye’deki boşanma sistemi, geleneksel değerleri esneklik ve eşitlik için çağdaş ihtiyaçlarla dengeleyerek gelişmeye devam etmektedir. Farklı boşanma türlerini ve bunların sonuçlarını anlamak, bu zorlu süreci yöneten herkes için esastır.
Anlaşmalı boşanma, şartlar üzerinde anlaşabilen çiftler için nispeten basit bir yol sunarken, çekişmeli işlemler terk, zina, hayata kast, akıl hastalığı veya diğer ciddi evlilik suistimalleriyle karşı karşıya kalanlar için önemli korumalar sağlar. Mahkemeler, özellikle çocuklar ve ekonomik olarak savunmasız eşler ile ilgili olarak adil sonuçlar sağlamaya çalışır.
Türkiye’de boşanmayı düşünenler için, seçenekleri, gereksinimleri ve potansiyel sonuçları anlamak için erken hukuki danışmanlık tavsiye edilir. Uygun rehberlikle, süreç başarılı bir şekilde yönetilebilir ve bireylerin aile üyelerine karşı yasal ve etik yükümlülüklerini yerine getirirken hayatlarıyla ilerlemelerine izin verir.
Soylu Hukuk Hakkında
Soylu Hukuk, Türk boşanma işlemlerinin ve aile hukukunun tüm yönlerinde uzman hukuki danışmanlık sağlar. Türkiye ve uluslararası boşanma davalarını yürütme, sınır ötesi belgeleri yönetme ve apostil belgelendirmesinin karmaşıklıklarında gezinme konusunda uzmanlaşmıştır.
Ekibimiz, farklı yasal yetki alanlarında sorunsuz iletişim ve belgeleme iş akışları sağlayarak yabancı müşteriler için kapsamlı hukuki hizmetler sunar.
Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.
