Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

çek ödeme yasağı

Çek Ödeme Yasağı Kararı Alınması

ÇEKİN ZAYİ OLMASI VE ÇEK ÖDEME YASAĞI 

Bu makale, kıymetli bir evrak olan çekin kaybolması durumunda atılması gereken adımlardan ilki ve en önemlisi olan tedbir niteliğindeki çek ödeme yasağı kararının nasıl alınacağını açıklamayı amaçlamaktadır. Finans dünyasında çekler, çeşitli işlemlerde çok önemli bir bileşen olarak hizmet eder. Ancak kıymetli evrakta hak ile senedin birbirinden ayrı ileri sürülememesi, senet kaybı durumunda alacaklı için önemli sorunlar teşkil edebilir. Bunun nedeni, senede sahip olmadan alacaklının üzerindeki hakkını ileri sürememesidir. Bir tedbir niteliğinde olan ödeme yasağının yanı sıra kalıcı bir çözüm olan ve hem lehtarın hem de borçlunun haklarını koruyan çekin iptaline ilişkin bilgilendirmenin yer aldığı yazımıza buradan ulaşabilirsiniz.

Kıymetli evraklar; doğal afetler, eskime, yıpranma, hırsızlık gibi çeşitli sebeplerle kaybolabilen, çalınabilen veya zarar görebilen önemli hukuki belgelerdir. Bu tür olaylar senet üzerindeki haklarını kaybedebilecekleri için belge sahibi açısından önemli sorunlar yaratabilmektedir.

Bu konuyu ele almak için, çek hakkında ödeme yasağı kararı alınmasını, çek iptalini ve iadesini kolaylaştıracak hukuki kurumlar oluşturulmuştur. Bu kurumlar, hak sahiplerinin haklarını korumayı, belge kaybolsa veya zarar görse bile belge üzerindeki haklarını kullanmaya devam edebilmelerini sağlamayı amaçlar.  Kıymetli bir evrakın zayi olması halinde başvurulacak prosedürler, sadece hamilin haklarını korumakla kalmaz, aynı zamanda yasal olarak geçerli bir ödeme seçeneği sunarak borçlunun haklarını da güvence altına alır. Bu sayede iptal işlemi, ödemenin sadece belgenin gerçek sahibine yapılmasını ve yetkisiz ödemelerden borçlunun sorumlu tutulmamasını sağlar.

Ayrıca bu kurumlar, finans dünyasında kıymetli evrakların bütünlüğünün ve güvenilirliğinin sağlanmasında önemli bir rol oynamaktadır.

ÇEKİN ZAYİ OLMASI HALİNDE ÖDEME YASAĞI KARARI NASIL ALINIR?

Çekin kaybolması veya çalınması, hamili için önemli zorluklar oluşturabilir. Bu gibi durumlarda, çek hamili, herhangi bir yetkisiz kişinin çekte yer alan hakka erişmesini ve hak talebinde bulunmasını önlemek için acil önlemler almalıdır. Ödeme yasağı, yetkisiz kişilerin senedi sunmasını ve hak iddia etmesini önlemek için tasarlanmıştır. Hak sahibi, bir ödeme yasağı kararı almak sureti ile haklarını koruyabilir ve zıyaın meydana getirdiği sorun çözülene kadar ödemenin kendi kontrolünde kalmasını sağlayabilecektir.

Nispi zayi halinde, hak sahibi yetkisiz herhangi bir kişinin senedi borçluya ibraz etmesini ve bunun içerdiği hakkı talep etmesini önlemek için mahkemeye başvurarak borçlunun ibraz edene hakkını ödemesini engellemek adına ivedilikle ödeme yasağı kararı almalıdır. Ödeme yasağı, borçlunun ödeme yükümlülüğünü doğrudan etkileyen çok önemli bir hukuki mekanizmadır. Ödemeyi yasaklayan bir mahkeme kararı olmadığında, yetkisiz bir kişinin belgeyi borçluya ibraz etme ve belgedeki hakkını talep etme riski her zaman vardır. Hak sahibi, böyle bir durumla karşılaşmamak için mahkemeden ödenmeme yasağı talep etmektedir.

Mutlak zayi halinde ise senette yer alan hakkın bir başkası tarafından ileri sürülmesi mümkün olmadığından hak sahibinin ödeme yasağı talebine yer olmadığı gibi olası bir başvuru halinde bu talebin hukuki yarar yokluğundan reddedileceğini söylemek mümkündür.

KİMLER ÇEK ÖDEME YASAĞI TALEP EDEBİLİR? 

Çekin kaybolması veya çalınması halinde içeriğinde yer alan hakkın kaybedilmesi riski doğduğundan stresli ve endişe verici bir sürecin başlamasına neden olmakta bu hak sahibinin haklarını korumak adına önleyici bir tedbir niteliğindeki ödeme yasağı gündeme gelmektedir. Borçlunun senet ibraz edene ödemesini önlemek için hak sahibinin mahkeme kararı ile getirmiş olduğu bu koruma herkes tarafından talep edilemez.

Ödeme yasağı talebinde bulunulabilmesi için senet üzerinde hak sahibi olmak gerekmektedir. İşbu hak sahipliği çeki ödeme için borçluya ibraz etme yetkisine sahip olmak kriterine bağlı olarak değerlendirmek gerekirken senet zilyetliğinin meşru yollarla elde edilmiş olması gereğini de vurgulamak gerekmektedir.

Mahkeme ödemeyi yasaklama kararı vermeden önce, talepte bulunanın belgenin gerçek sahibi olup olmadığını ve belgenin rızası olmadan elden çıkarılıp çıkarılmadığını belirlemek için kapsamlı bir soruşturma yapacaktır. Bu kapsamda yürütülecek olan araştırmada belgenin gerçekliği, transfer geçmişi ve ilgili taraflarca sunulan ilgili kanıtlar gibi çeşitli faktörleri dikkate alınacaktır.

Bu kapsamda talebin hamil, vekil hamil ve aval veren tarafından yapılabileceğini söylemek mümkündür.

ÖDEME YASAĞI KARARI ALABİLMEK İÇİN TEMİNAT ÖDEME KONUSU 

Çek gibi değerli bir belgenin, hamilin rızası dışında kaybolması halinde, üçüncü kişilerin senetteki hakkı talep etmesini engelleyecek önleyici tedbir olan ödeme yasağı kararının alınması senedi iyi niyetle elde etmiş olan üçüncü kişilerin potansiyel olarak zarar görmesi sonucunu doğurabilmektedir. Dolayısıyla bu kişilerin olası zararlarını karşılamak için gerekli teminatın önemini ve hangi durumlarda teminat vermekten muaf tutulabileceklerini tespit etmek gerekmektedir.

Teminatın amacı, yukarıda da izah edildiği üzere önleyici bir tedbir sonucunda üçüncü şahıslara verilebilecek olası zararların önüne geçmek olup ödeme yasağı kararı verildiğinde, senedi iyi niyetle almış olsalar bile üçüncü kişinin zarar görmesi olası olup bunun önlenmesi adına davacıya belirli bir miktarın teminat olarak depo edilmesi yükümlülüğü getirilebilmektedir. Keza koşulların bir garanti gerektirmediğine dair yeterli kanıt varsa mahkeme, davacıyı teminat vermekten muaf tutabilmektedir. Yine adli yardımdan yararlanılmışsa teminat vermesine gerek yoktur.

ÇEK ÖDEME YASAĞI TALEBİ 

Hamilin mahkemeden ödeme yasağı kararı alabilmesi ancak yerine getirmesi gereken belirli şartlar ve koşullara bağlıdır. Mahkemenin kendiliğinden ödeme yasağı kararı alamayacağının anlaşılması önemlidir; buna yönelik bir talep olması gerekir. Dilekçe sahibi, ödeme yasağı talebinin gerekçesini ve senedin rızası dışında tasarruf edildiğini gösteren delilleri açıkça belirtmelidir.

Ayrıca mahkeme, tedbir nedeniyle üçüncü kişilerin uğrayabileceği olası zararları karşılamak için davacıdan teminat göstermesini isteyebilecek olup bu halde dosyaya karar verilen teminatın yatırılması davanın devamı için zorunludur.

Yine ödeme yasağı kararının akabinde çeki eline geçiren kişi öğrenildiği takdirde, mahkeme, dilekçe sahibine iade davası açması için uygun bir süre verecek olup dilekçe sahibi verilen süre içinde davayı açmazsa, mahkeme, muhatap hakkındaki ödeme yasağını kaldıracaktır.

Sonuç olarak, ödeme yasağı veya ödeme yasağı kararı belirli şartların ve şartların sağlanmasını gerektirmektedir. Hak sahibi bir dilekçe ile başvuracak; senedin meşru sahibi olduğuna ve rızası olmadan kaybolduğuna dair kanıt sunacak; mahkemenin, üçüncü şahıslara gelebilecek olası zararları karşılamak için bir teminat talep ettiği halde teminatı yatıracak ve senedi elinde bulunduran kişi tespit edildiği takdirde süresi içinde istirdat davası açacaktır.

ÖDEME YASAĞI ALINMASINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEME

İradesi dışında çek elinden çıkan kişi, ödeme veya hamilin yerleşim yerindeki asliye ticaret mahkemesinden, muhatabın çeki ödemekten men edilmesini isteyebilecektedir.

ÖDEME YASAĞI KARARI ALINMASINDA DEĞERLENDİRME 

Dilekçe sahibi, ödeme yasağı talebinde bulunurken, çekin gerçek sahibi olduğunu ve rızası dışında elden çıkarıldığını kanıtlamak için mahkemeye yeterli kanıt sunmalıdır. Tam kanıt gerekli olmamakla birlikte, hakimde sunulan kanıtlarla ikna edici bir görüş oluşturmalıdır. İddiaların kuvvetle muhtemel olması halinde mahkeme ödemenin yasaklanmasına karar verecektir.

Talepte bulunan kişi, çek elinde iken zıyaa uğradığını inandırıcı bir şekilde gösteren delilleri mahkemeye sağlamak ve senedin bir suretini ibraz etmek veya senedin esas içeriği hakkında bilgi vermekle yükümlüdür. Senedin bir kopyasının varsa dilekçeye eklenmesi faydalı olacakken yoksa çeke ilişkin temel unsurlarını belirlemek için mahkemeye yeterli bilginin sağlanması önem arz etmektedir.

Ödeme yasağı kararının sonucunda borçlu, senedi elinde bulunduran ancak hakkı olmayan kişiye borcunu öderse borcundan kurtulamaz ancak borçlu, yasağa rağmen öder ve talepte bulunanın hak sahibi olmadığını ispat ederse borcundan kurtulabilecektir. Bunu kanıtlayamazlarsa ikinci kez ödemek zorunda kalma riski ile karşı karşıya olacaktır.

Sonuç olarak, ödeme yasağı, davaya taraf olanların haklarını korumak için etkili bir önleyici tedbirdir. Kıymetli bir senedin gerçek sahibi, yeterli delilleri sunarak ve gerekli prosedürleri takip ederek borçlunun yanlış kişiye ödeme yapmasını engelleyebilecektir. Ödeme yasağı kararının sonuçları, hak sahibinin haklarını korurken borçlunun yanlış kişiye ödeme yapmamasını sağladığı için her iki tarafın da yararına olmaktadır.

ÇEK ÖDEME YASAĞI KARARINA İTİRAZ 

Mahkeme tarafından bir ödeme yasağı verildiğinde, ilgili tüm taraflar için önemli sonuçlar doğacağından karara karşı başvurulabilecek kanun yollarının anlaşılması esastır.

Ödeme yasağı kararları, ilgili tüm taraflar için önemli sonuçlar doğurabilir. Ancak, gerekli olması halinde bu tür kararlara karşı başvurulabilecek yasal yolların anlaşılması önemlidir. Kararla çıkarları ihlal edilen üçüncü kişilerin kararı veren mahkemeye itiraz hakkı vardır ve bu gibi durumlarda HMK’nın ilgili hükümleri uygulanır. İhtiyatî tedbir kararına yapılan itiraz üzerine verilen karara karşı başvurulması gereken kanun yolunun istinaf yolu olup bu kararlara karşı temyiz yolu kapalıdır.

Bu nedenle, yasal tavsiye almak ve gerektiğinde çıkarlarınızı korumak için uygun yasal işlemleri yapmak çok önemlidir.

Konu ile ilgili daha fazla bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yazıyı paylaşın: