Bize Ulaşın +90 537 430 75 73

Boşanma Davası Nasıl Açılır?

Boşanma davası yetkili mahkemeye yazılı dilekçe ile başvurulurmak suretiyle açılır. Dilekçede boşanma sebepleri, ispat hususları, tanık bilgileri ve mahkemenin kurumlardan isteyeceği kayıtlar bulunmalıdır.

 

Anlaşmalı boşanma davalarında Türkiye’nin herhangi bir yerinde dava açılabilir. Yetkili mahkemelerden biri, eşlerden birinin ikamet ettiği yer mahkemesidir. Diğer yetkili mahkeme ise son altı aydır birlikte oturdukları yer mahkemesidir.

Görevli mahkeme  aile mahkemesidir, ancak yoksa asliye hukuk mahkemesine başvurulur.

 

Boşanma davası açma süreci, anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davaları arasında farklılık gösterir. Çekişmeli boşanma davasında deliller, anlaşmalı boşanma davasında ise protokol eklenir.

 

Davanın açılmasıyla birlikte mahkeme, taraflara bir tensip zaptı gönderir. Bu zaptta cevap süreleri, delil sunma tarihleri ve gerekli ihtarlar yer alır. Ön inceleme duruşması belirlenir ve hakim, dava şartlarını inceler. Eğer bir eksiklik yoksa duruşma yapılır ve davanın genişletilmesi yasağı başlar.

 

Tensip Zaptı ilgili detaylar ve Örnek Tensip Zaptı için yazımızı okuyabilirsiniz

 

Ön inceleme sonrası tahkikat aşamasına geçilir. Burada dava konusu olaylar, deliller ve şahitlikler toplanır. Hüküm duruşmasında hakim kararını açıklar ve karar taraflara tebliğ edilir. İstinaf ve temyiz süreçleri başladıktan sonra dava dosyası kapanır.

 

Çekişmeli boşanma davası, eşler arasındaki anlaşmazlık devam ettiğinde başvurulan bir yöntemdir. Eğer bir eş ayrılmak istemiyorsa veya ayrılık koşulları konusunda anlaşmazlık varsa, bu tür bir dava açılabilir.

Boşanma davası açma sürecinde ilk olarak boşanma dilekçesi hazırlanır, ardından yetkili aile mahkemesine sunulur ve gerekli harçlar ödenir. Bu adımlar tamamlandığında, boşanma davası resmen açılmış olur.

 

Çekişmeli Boşanma Davası ve Türleri ile ilgili detaylı yazımızı okuyabilirsiniz.

 

Dava sürecinde hakimin geniş takdir yetkisi bulunmaktadır. Bu, sunulan dilekçelerin ve delillerin serbestçe değerlendirilebileceği anlamına gelir. Dolayısıyla, dava sürecinin hazırlık aşaması son derece önemlidir.

Taraflar, iddialarını ve taleplerini belirlerken dikkatli olmalıdır. İlk dilekçelerin ardından iddia ve taleplerin genişletilmesi kısıtlanmıştır, bu yüzden tarafların iyi bir hazırlık yapması gereklidir.

 

Dava sürecinde ön inceleme duruşması ve tahkikat aşaması gerçekleşir. Bu duruşmalarda taraflar, dosyadaki eksiklikleri tamamlar ve tanıklarını dinletirler. Hakim, dosyayı değerlendirerek hüküm verir.

Ardından gerekçeli karar yazılır ve istinaf ve temyiz aşamaları başlar. Tüm hukuki süreçler tamamlandıktan veya süreler dolduktan sonra boşanma kararı kesinleşir.

 

Anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanmadan farklı bir süreç izler. Uzun süreli evliliklerde tercih edilebilir. Eşler, anlaşmalı boşanma için birlikte hareket ederler. Dilekçe ve protokol hazırlanır ve mahkemeye sunulur.

Mahkeme, gereken kontrolleri yapar ve duruşma tarihini belirler. Eğer her şey yasalara uygunsa, duruşmada tek celsede boşanma kararı alınır. Temyiz süreçleri tamamlandıktan sonra, boşanma kararı kesinleşir.

 

Anlaşmalı Boşanma Davası ile ilgili detaylı yazımızı okuyabilirsiniz.

Anlaşmalı Boşanma Protokolünün nasıl hazırlanacağı ile ilgili yazımızı okuyabilirsiniz.

 

”Boşanma Davası Nasıl Açılır” hususuyla ilgili bazı Yargıtay Kararları:


(…) Davacı kadın dava dilekçesi ile evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK md 166/1) hukuki sebebine dayalı olarak boşanma davası açmıştır. Dava dilekçesi ve tensip zaptının davalıya tebliğine ilişkin tebliğ mazbatasında tebliğ memurunun adı ve soyadı bulunmamaktadır. Bu haliyle davalıya dava dilekçesi ve ihtarlı tensip zaptının tebliği usulsüzdür (Tebligat K. md.23/9).

Davalı vekili ön inceleme duruşmasına gelerek davadan yeni haberdar olduğunu bildirdiğine ve bunun aksini kanıtlayan bir belge de dosyada bulunmadığına göre davalıya cevap ve delillerini bildirmek üzere süre verilmesi, gösterdiği taktirde delilleri toplanarak tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi neticesinde hasıl olacak sonucu uyarınca bir karar verilmesi gerekir.(…) 2HD, Esas: 2013/19416, Karar: 2014/901, Tarih: 20.01.2014

 


(…) Davalının 20.12.2010 tarihli cevap dilekçesinde karşı boşanma davası yoktur. 22.02.2011 tarihli oturumda “ben de karşılık dava açıyorum” şeklindeki beyanı cevap dilekçesine karşı dava dilekçesi niteliği kazandırmaz.

Usulüne uygun olarak açılmış bir karşı boşanma davasının bulunmadığı gözetilmeksizin mevcut olmayan karşı boşanma davasının kabulü ile tarafların boşanmalarına karar verilmesi kanuna açık aykırılık oluşturur (HMK md. 24/1) ve bozma sebebidir. Hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir.(…) 2HD, Esas: 2012/21531, Karar: 2013/7781, Tarih: 21.03.2013

 


(…) Protokol hakim tarafından tasdik edilmediğine göre geçerlilik kazanmamış, içerisinde yer alan gayrimenkul temlik taahhüdü resmi şekil vasfını almamıştır. O halde geçersiz bir temlik taahhüdüne istinaden taşınmazın 1/2 payının iptal ve tescili istenemez. Öyleyse davanın reddi gerekirken, bu husus nazara alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması doğru bulunmamıştır.(…) 2HD, Esas: 2014/2564, Karar: 2014/3993, Tarih: 26.02.2014

 


(…) Davacı Nazan’ın boşanma protokolündeki ve protokolü doğruladığı 05.02.2013 tarihli oturumdaki boşanma dava dosyasındaki beyanı, boşanmanın fer’i niteliğindeki mali konulara yönelik olup, mal rejiminin tasfiyesi dolayısı ile eldeki dava konusu yapılan malvarlığına ilişkin bir açıklama içermemektedir.

Mal rejiminin tasfiyesi boşanma davasının eki niteliğinde olmadığından; boşanmayla birlikte karara bağlanması zorunluluğu bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, mahkemece iddia ve savunma çerçevesinde taraf delilleri toplanarak tartışılması ve tüm deliller değerlendirildikten sonra talebin esası hakkında olumlu olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, protokolden ve mahkeme içi ikrardan hareketle yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması doğru olmamıştır (…) 2HD, Esas: 2014/24971, Karar: 2016/4701, Tarih: 15.03.2016

 


(…) Davacı kadın taraflar arasında meydana gelen olaylardan sonra Erzurum’a ‘ailesinin yanına’ dönerek Erzurum Aile Mahkemesinde boşanma davası açmıştır. Yerleşim yeri bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yerdir. (TMK.m.19/1)

Davacı kadın sürekli kalma niyetiyle Erzurum’a ‘ailesi yanına’ döndüğü ve kendi yerleşim yerinde boşanma davası açtığı gözetilmeden işin esasinin incelenmesi gerekirken, yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.(…) (Y2HD, 20.04.2006, 21518-5959)

 


(…) 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 137 ve 140. maddelerine göre ön inceleme duruşmasında gerekli usul işlemleri tamamlandıktan sonra, tahkikat duruşmasına geçilmelidir. Ancak, dosya üzerinden ön inceleme işlemlerinin yapılması ve davalının tahkikat duruşmasına çağrılmadan esas hakkında karar verilmesi, hukuki dinlenme hakkına aykırıdır (HMK. md. 27).

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıdaki sebeple BOZULMASINA, (…) (2HD) Esas: 2013/6744, Karar: 2013/18348, Tarih: 01.07.2013

 


(…) Davacı-davalı kadın 08.05.2013 tarihinde boşanma davasını açmış, dilekçeler aşaması, ön inceleme duruşması tamamlanarak tahkikata geçilmiş, bu davanın yargılaması devam ederken davalı-davacı erkeğin aynı mahkemede 2014/142 esas sayısı ile 25.3.2014 tarihinde açmış olduğu boşanma davası kadının ilk boşanma davası ile birleştirilmiştir.

Davalı-davacı erkeğin açmış olduğu birleşen dava yönünden Hukuk Muhakemeleri Kanunun’da öngörüldüğü şekilde usulüne uygun bir ön inceleme duruşması gerçekleştirilmemiştir.

Mahkemece taraflar usulüne uygun şekilde ön inceleme duruşmasına (HMK m. 139-142) davet edilip, tarafların iddia ve savunmaları çerçevesinde anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususların tespiti (HMK m. 140) taraflarca üzerinde anlaşılamayan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek çekişmeli vakıalar belirlenip, tahkikat aşamasına (HMK m. 147) geçilerek gösterilen deliller toplanıp bir sonuca ulaşılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA,(…) 2HD, Esas: 2015/2592, Karar: 2015/16006, Tarih: 16.09.2015


(…) Davalı-karşı davacı koca cevap dilekçesiyle birlikte karşı boşanma davası açmıştır. Cevap ve karşı dava dilekçesinde dokuz tanık ismi bildirmiştir.

Ayrıca, davacı-karşı davalının cevaba cevap dilekçesinin kendisine tebliğinden sonra verdiği ikinci cevap dilekçesinde, karşı davaya verilen cevap dilekçesinde ileri sürülen hususların ispatına ilişkin olduğunu belirterek beş tanık ismine daha yer vermiştir.

Delil, çekişmeli hususların ispatı için gösterilir. Çekişmeli hususlar ise ön inceleme duruşmasında tespit edilir. Tarafların anlaştıkları ve ayrıştıkları hususlar tespit edilmeden delil göstermeleri beklenemez. Dolayısıyla, taraflar kural olarak en geç tahkikatın başına kadar delil gösterebilir ve sunabilirler.(…) 2HD, Esas: 2014/20635, Karar: 2015/9686, Tarih: 11.05.2015

 


Bu konuda daha fazla yardım veya danışmanlık için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

 

Boşanma Davası Nasıl Açılır

 

Yazıyı paylaşın: